Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, kadına yönelik şiddetle mücadelede önleyici ve koruyucu politikaları güçlendirdiklerini belirterek, bugüne kadar 6,7 milyon kişiye verilen eğitim ve seminerlerle toplumsal farkındalığın artırıldığını açıkladı.
'Kadına yönelik şiddetle mücadelede güçlü bir yasal altyapı oluşturuldu'
Göktaş, 2026-2030 dönemini kapsayan 5. Ulusal Eylem Planı için hazırlıkların sürdüğünü ve bu planla kadına yönelik şiddetle mücadelede güçlü bir strateji kurmayı hedeflediklerini söyledi.
Son 23 yılda hayata geçirilen kadın politikalarının Türkiye’de toplumsal dönüşümü hızlandıran dönüm noktaları olduğuna değinen Bakan Göktaş, kadınların her alanda daha etkin rol üstlenmesini sağlayan kazanımların ve “sıfır tolerans” ilkesinin, Türkiye’nin uluslararası platformlarda öncü bir konuma gelmesine katkı sunduğunu ifade etti.
Siyaset üstü bir yaklaşımla kadına yönelik şiddetle mücadelede güçlü bir yasal altyapı oluşturulduğunu vurgulayan Göktaş, 6284 sayılı kanun ve Türk Ceza Kanunu’ndaki düzenlemelerle etkin mekanizmaların hayata geçirildiğini aktardı. Bugüne kadar dört ulusal eylem planının uygulandığını, bu planlarla önleyici, koruyucu ve destekleyici hizmetlerin güçlendiğini söyleyen Göktaş şu ifadeleri kullandı:
Sayısını 85'e çıkardığımız Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM), şiddet mağdurlarının tüm şehirlerimizde hızlı, güvenli ve bütüncül hizmetlere erişimini sağlayan en önemli destek birimlerimizdir. Psikososyal destek, hukuki danışmanlık ve güçlendirme çalışmalarımızın odağında yer alan bu merkezler, mağdurlar için bir güvenli liman niteliği taşımaktadır.
'Şiddet uygulayanlara psikososyal müdahale modelleri gündemde'
432 Şiddetle Mücadele İrtibat Noktası, 112 kadın konukevi ve mağdurlara sunulan barınma ve güçlendirme hizmetleri hakkında bilgi veren Bakan, Hizmet Standartları ve Öz Değerlendirme Rehberleri ile kadın hizmet kuruluşlarında nitelikli hizmetin güvence altına alındığını dile getirdi.
ALO 183 hattı, KADES uygulaması ve elektronik kelepçe sistemi gibi araçlarla şiddet vakalarına hızlı müdahale kapasitesinin artırıldığını belirten Göktaş, Adalet, İçişleri ve Sağlık bakanlıklarıyla veri entegrasyon sistemi kurularak güçlü bir teknoloji altyapısı oluşturulduğunu söyledi. TÜBİTAK destekli projeler, şiddet uygulayanlara yönelik psikososyal müdahale modelleri ve ihtisaslaşmış konukevleri gibi yenilikçi adımların da gündemde olduğunu ekledi.
29 ülkenin örnek uygulamaları incelendi
“Kadına yönelik şiddetle mücadele, kararlılık ve süreklilik gerektiren bir süreçtir” diyen Göktaş, 5. Ulusal Eylem Planı’nı bilimsel, yenilikçi ve katılımcı bir vizyonla hazırladıklarını, 29 ülkenin örnek uygulamalarının ve uluslararası belgelerin incelendiğini, kamu kurumları, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve uluslararası örgütlerden 437 paydaşın görüşünün alındığını belirtti.
Kadına yönelik şiddetin aileye ve topluma zarar veren ciddi bir insan hakları ihlali olduğuna dikkati çeken Göktaş, “Mücadelemizin temeli, şiddet başlamadan önce önlemektir. Bunu da ancak toplumu harekete geçirerek başarabiliriz. Amacımız şiddet döngüsünü kalıcı olarak kırmaktır” dedi.