SAĞLIK

Uzmanı açıkladı: Depresyon vakalarının yüzde 60'ı teşhis edilemiyor, hastalar tedavi olmuyor

Türkiye'de depresyon görülme yaygınlığı yüzde 9 civarında ama hastaların neredeyse yüzde 60'ı teşhis edilmiyor. Edilenlerin büyük bir kısmı ise 'toplumsal damgalanma' korkusuyla tedavilerini yarım bırakıyor.
Sitede oku
Türkiye'de depresyon görülme sıklığının artığını belirten Psikiyatri Bilimleri ve Araştırmaları Derneği (PİBAD) Başkanı Prof. Dr. Oğuz Karamustafalıoğlu, "Dünya genelinde 280 milyon insan depresyonla mücadele ediyor. Kadınlarda görülme oranı erkeklere göre iki kat daha fazla. Türkiye’de depresyon yaygınlığı yaklaşık yüzde 9 oranında. Vakaların yüzde 60’ının ise teşhis edilmediği tahmin ediliyor" dedi. Peki depresyon nedir? Depresyonda risk faktörleri nelerdir? Depresyon belirtileri neler?

Depresyon hastaları için 'Hayata Varım' Projesi hayata geçiriliyor

Türkiye'de ve dünyada en sık görülen ruhsal hastalıklar arasında yer alan depresyonda en büyük sorunlardan biri de toplumsal damgalanma nedeniyle yardım almamak. Oysa ki dünyada depresyon yaygınlığı kadınlarda yüzde 6, erkeklerde ise yüzde 4 civarında. Yaş ilerledikçe bu oranlar da yükseliyor. Türkiye'de ise oran daha yüksek yüzde 9'ları buluyor. Uzmanlar depresyonun 'bir beyin hastalığı' olduğunu belirtirken insanların hayatlarını etkileyen bu hastalıkla ilgili yardım almaktan kaçındıklarını vurguluyor. Hastalıkla ilgili farkındalığı artırmak için hayata geçirilen 'Hayata Varım' projesi hakkında konuşan Psikiyatri Bilimleri ve Araştırmaları Derneği (PİBAD) Başkanı Prof. Dr. Oğuz Karamustafalıoğlu, "Tedavilerin başarı oranları çok yüksek. Bunun bir hastalık olduğunu insanların anlaması gerekiyor" vurgusu yaptı.

Kadınlarda görülme sıklığı erkeklere göre iki kat daha fazla

Bu projenin amacının ruh sağlığına gereken önemin verildiği bir toplumun oluşturulması ve bireylerin gerekli profesyonel desteği çekinmeden aramaları için güçlendirmek olduğunu belirten Prof. Dr. Karamustafalioğlu şu bilgileri paylaştı:

“Sosyo-ekonomik koşullar, önemli yaşam olayları ve stres faktörleri bu artışa katkıda bulunmuştur. Dünya Sağlık Örgütü, dünya genelinde 280 milyon insanın depresyonla mücadele ettiğini bildiriyor. Özellikle depresyonun görülme sıklığı kadınlarda erkeklere göre iki kat daha fazla. Türkiye’de depresyonun yaygınlığının yaklaşık yüzde 9 oranında olduğu, vakaların yüzde 60’ının ise teşhis edilmediği tahmin ediliyor. Yani her iki kişiden biri tedavi arayışına girmiyor. Yaş ilerledikçe görülme sıklığı artıyor”

Tedaviden kaçmayın uyarısı

Prof. Dr. Karamustafaoğlu, depresyon tedavilerinin başarılı sonuçlar verdiğini belirtirken Prof. Dr. Karamustafaalioğlu "Bunun bir hastalık olduğunu insanların bilmesi gerekiyor. Tadavisi başarısız olan depresyon hastası yoktur. Ama Türkiye'de ilacı bırakma oranı çok yüksek. İyi oldum diyerek ya da çevresinden gelen tepkiler üzerine insanlar ilaç kullanmayı bırakıyor. Tedaviye gelme konusunda her 10 kadından 8'i her 10 erkekten sadece ikisi tedaviye geliyor. Kadınlar bu konuda daha bilinçli" diye konuştu.

Depresyon nedir? Depresyon risk faktörleri hangileri?

Depresyon, sürekli üzüntü, karamsarlık ve mutsuzluk, herhangi bir şeyden zevk alamama gibi ilgi kaybının yaşandığı ruhsal çöküntü ile karakterize duygudurum bozukluğu olarak tanımlanıyor. Depresyonda olan kişilerde uyku ve iştah sorunları yanı sıra düşünme ve hafıza sorunları da yaşanır. Depresyon, karamsarlık, mutsuzluk, suçluluk duyma gibi belirtilerle ortaya çıkar.
Türkiye Psikiyatri Derneği bilgilerine göre, depresyonu, erken ebeveyn kaybı, kadın olmak, düşük sosyoekonomik düzey, işsizlik, yakın zamanda yaşanan olaylar, stres, madde ve alkol kötü kullanımı, anksiyete bozuklukları, kişilik yapısı, tıbbı hastalıklar, hormonal değişiklikler ve bazı ilaçlar tetikleyebiliyor.

Depresyon belirtileri neler?

Sürekli üzgün, mutsuz ve umutsuz hissetmek, hayata karşı ilgi ve beklenti kaybı, uyku bozukluğu, iştahta artış ya da azalma, özgüven kaybı ve değersizlik hissi depresyonun fiziksel ve zihinsel belirtileridir.
Depresyonu işaret eden belirtiler şunlardır:
Üzgün ve mutsuz hissetme
Keder ve umutsuzluk içinde olma
Depresif ruh hali
İlgi duyulan ve zevk alınan aktivitelere karşı istek kaybı
Uyku sorunları yaşama(uykuya dalamama, sık uyanma)
İştahta artış ya da azalma
Her şeyi ağırdan alarak yapmaya başlama
Konsantrasyon eksikliği
Başkalarına karşı sinirli olma ve hoşgörüsüz davranma
Kendini değersiz hissetme
Cinsel istekte azalma
Enerji düşüklüğü
İntihar gibi kendisine zarar verme düşüncelerine sahip olma
Rutin olarak yapılan işleri yerine getirmeme
YAŞAM
Umutsuzluk, karamsarlık, mutsuzluk ruhsal hastalıkları artırıyor, 'damgalanma korkusu' ise teşhisi zorlaştırıyor
Yorum yaz