CHP lideri Özel: Kemal Bey çokça tweet atıyor, önceki genel başkanlarımızın tercih etmediği bir yol izliyor
CHP Genel Başkanı Özel, eski CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun çokça tweet attığını söyleyerek başkanlığı bırakan önceki genel başkanlardan farklı bir yol tercih ettiğini belirtti.
Sitede okuCHP Genel Başkanı Özgür Özel, TV100 canlı yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
TBMM yasama yılı açılışı dolayısıyla Genel Kurul salonuna giren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı CHP Grubu milletvekillerinin de ayağa kalkarak karşılamasıyla ilgili değerlendirmede bulunması istenen Özel, kendisinden öncekilerin yaptıklarını aynen sürdürmek üzere genel başkanlık yapacak olsa bu akışı değiştirmeyeceğini, fakat partisi 47 yıl sonra birinci parti olduysa farklı şeyler yaptığı için olduğunu söyledi.
Özel "Bu kararım makama saygı çünkü Cumhurbaşkanlığı makamına saygıyı halk bekliyor. Ben de Cumhurbaşkanlığı makamına saygılı davranacağımı söylemiştim, devam ediyorum ama bir kelime eksik muhalefet yapmıyorum" şeklinde konuştu.
'Kimseyi zorlamadık, tehdit etmedik'
Ayağa kalkarak karşılamanın bir grup kararı olmadığını dile getiren Özel, bu konuda kendisinden önceki üç genel başkan; Altan Öymen, Murat Karayalçın ve Hikmet Çetin'den görüş aldığını söyledi ve şu açıklamayı yaptı:
"Birlikte tüzük çalıştığımız bir toplantıda dedim ki '1 Ekim'de böyle bir niyetim var, ne dersiniz?' Üçü de 'Kesin kalkmalısınız, doğru olur.' dediler. Ondan sonra tabii tuhaf tartışmaların içinde oluyor bazen parti. Önceden bu söylense, kamuoyuna yansısa birkaç gün önceden tartışma başka bir yere götürebilir, bizi zorlayabilir. Biz iki saat kala grubumuza bu görüşümüzü söyledik ama kimseyi zorlamadık, tehdit etmedik, yakışmazdı. Kalkan arkadaşlar tabii ki bazıları için de zor olmuştur, bunu görmek lazım ama kalkmayan arkadaşlara da kötü bir şey demem, o da bana yakışmaz."
Özel, Ecevit'in 1970'lerde bambaşka bir siyasi hat oturtarak girdiği iki genel, iki yerel seçimden partiyi birinci çıkardığını ifade ederek şunları söyledi:
"Ben de 'Yapacağım.' dedim, ilk sözümü tuttum. İkinci sözüm partinin genel seçimde iktidar olması. İlk genel seçimde partimi birinci parti ve iktidar yapmazsam ertesi gün istifa ediyorum, dönmemek üzere. Bu kadar netim. CHP'li ve muhalif seçmen beni tanıyor. Benim hani Anadolu deyimiyle abdestimden şüphem yok ki namazımdan olsun. Nasıl bir mücadeleden geldiğimi biliyorlar ama ben bu partiyi iktidar yapan genel başkan olmak istiyorum. Onun yolu da her zamanki ezberlerin biraz dışına çıkmak. Bunları cesaretle yapmayı sürdürüyorum ve bundan partinin toplamda fayda gördüğünü görüyorum."
Kemal Kılıçdaroğlu'nun milletvekillerinin ayağa kalkmasına yönelik eleştirileriyle ilgili soru yöneltilen Özel şu değerlendirmeyi yaptı:
"Kemal Bey çokça tweet atıyor. Önceki genel başkanlarımızın genel başkanlığı bıraktıktan sonra tercih etmedikleri, İsmet Başkan'ın, Altan Öymen'in, Hikmet Çetin'in, Deniz Baykal'ın tercih etmediği bir yol izliyor. Onu eleştirmek veya buna bir şey söylemek benim hakkım değil, haddim de değil. Benim görevim önceki genel başkanlara kusursuz saygı. Ben Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na saygıda kusur etmedim, hiçbir zaman da etmeyeceğim. Onun için de böyle tartışmalara, polemiklere girmeyeceğim."
'Ben doğru bildiğimi söylerim ama saygıda kusur etmem'
Özel, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile diyaloglarının sorulması üzerine şunları ifade etti:
"Ben dün çok ağır sözler söylemiş olmasına rağmen bütün herkesin elini sıktığım gibi gittim Sayın Bahçeli'nin de elini sıktım. Orada da hatırını sordum yaşına ve makamına hürmeten. Sonra Meclis resepsiyonuna girerken gazeteciler Sayın Bahçeli'nin gündüzki açıklamalarını sorunca da oldukça sert ve kendisini eleştiren bir yanıt verdim. O da şu; o dört gazeteciyi hedef göstermişti, 'Onların kılına zarar gelirse sizden biliriz. Bunu yanınıza bırakmayız. Bu doğru bir davranış değil. Siyasi hayatınızın en ayıplı cümlelerini kurdunuz.' dedim. Çünkü dört gazeteciyi tehdit etti, beni tehdit etti, Sinan Ateş'in ailesini tehdit etti, hedef gösterdi. Benden yana bir şey yok, bana vız gelir tırıs gider ama Sinan Ateş'in ailesi ki bugün de bir saldırıya uğradılar ve o dört gazeteci arkadaşımızı öyle tehdit etmesi çok yanlış. Sonra akşam -Sayın Davutoğlu'na da çok ağır eleştirilerde bulunuyordu- Sayın Davutoğlu'yla da bir araya gelmiş. Sayın Bahçeli'yle göz göze geldik, bana doğru yöneldi, çıkıyoruz salondan. Öyle olunca ben de gittim ve bu diyalog, orada bir tek alt yazıda şu eksik, 'Dostumuz Celal Adan bilir çünkü o meclis başkanı.' dedi, dediğim şu; 'Ben doğru bildiğimi söylerim ama saygıda kusur etmem.' Benim yıllardır yaptığım bu."
'Cumhurbaşkanı adayı olabilecek mi, olamazsa kim olacak tartışmasının içinde bizi tutmaya çalışan bir akıl var'
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun YSK üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla ilgili davanın neticesinde siyasi yasak alması halinde parti olarak ne yapacaklarını konuştuklarını belirten Özel, "Bence siyasi yasak İstinafta onanacak ama Yargıtay aşamasında kalacak. Bizi 'Acaba Ekrem İmamoğlu'na siyasi yasak gelecek mi, cumhurbaşkanı adayı olabilecek mi, olamazsa kim olacak, olursa o mu olacak?' tartışmasının içinde tutmaya çalışan bir akıl var. Bu oyuna gelmeyelim" ifadelerini kullandı.
Özel, CHP'nin cumhurbaşkanı adayı belirlenirken üyelerden kendi adının çıkması durumunda ne olacağının sorulması üzerine de "Ben üyelerden böyle bir şey istemem. Ben seçimin kazanılmasının teminatıyım. Kendim iddia koyarsam o işin içine kendi hırslarım, heveslerim, kıskançlıklarım, beni kıskananların kötü duyguları girer ki işte bu bize seçimi kaybettirir. Ben burada en doğru adayın en geniş mutabakat ve en ortak akılla belirlenmesinin teminatıyım." diye konuştu.
'Yeni anayasa yapalım diyorlar, mevcuda uy'
Özel, yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili "Mevcut anayasaya uysunlar, yeni anayasayı gelip konuşsunlar. Can Atalay içeride, Gezi'den arkadaşlarımız içeride. AİHM kararlarına uymuyorlar. Anayasa Mahkemesini tanımıyorlar, 'kapatacağız' diyorlar. Sonra dönüyorlar gelip 'Yeni anayasa yapalım.' diyorlar. Mevcuda uy." diye konuştu.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'dan randevu talebiyle ilgili soruya karşılık, kendilerine gün bildirilmesini beklediklerini söyledi ve "Esad ile görüşmeyle ilgili arka kapı diplomasisiyle sorduk. 'Olumlu bakıyoruz, resmi talepte bulunun, cevaplayalım.' dediler. Resmi yazımızı yolladık" dedi.