Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in nükleer doktrinin güncellenmesi için hazırlanan taslak belgenin hasım ülkelere bir mesaj olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Güncellenecek nükleer doktrinin Batılı ülkelerin Rusya'ya gerek konvansiyonel gerekse de nükleer silahlarla saldırmaları durumunda ortaya çıkacak sonuçlar hakkında Batı'ya bir uyarı gönderdiğini belirten Peskov, tüm dünyanın Rusya'nın nükleer potansiyelini ve onun caydırıcı rolünü çok iyi bildiğini kaydetti.
Kremlin Sözcüsü, Rusya'nın nükleer üçlüsünün nükleer caydırıcılığın mutlak garantisi olduğunun da altını çizerek Moskova'nın şu anda nükleer cephaneliği genişletme planı bulunmadığını bildirdi.
Peskov, nükleer doktrindeki güncellemelerin Rusya'nın sınırlarındaki gerilim dikkate alınarak yapıldığının altını çizdi.
Batılı aklıselim sahibi siyasetçilerin Putin'in nükleer caydırıcılıkla ilgili açıklamalarına daha önce ciddiyetle yaklaştıklarını anımsatan Peskov, nükleer güçler de dahil Batılı ülkelerin Ukrayna'daki çatışmaya doğrudan müdahil olmasıyla tetiklenen eşi görülmemiş cepheleşme söz konusuyken dünkü açıklamaların da ciddiye alınacağını düşündüğünü vurguladı.
Peskov, Rusya'nın nükleer doktrinin güncellenmesi sırasında nükleer testlerle ilgili moratoryumdan vazgeçmeyi tartışıp tartışmadığının sorulması üzerine, bu konuda açıklama yapamayacağını, metnin yayınlanmasına karar verilmesi halinde bunu kamuoyuyla paylaşacaklarını söyledi.
Rusya Güvenlik Konseyi'nin nükleer caydırıcılıkla ilgili daimi toplantısında konuşan Devlet Başkanı Putin, Rusya Federasyonu'nun nükleer caydırıcılık alanındaki devlet politikasının temellerinin güncellenmesinin tartışılması önerisinde bulunmuştu.
Putin, Rusya'nın nükleer silah kullanma koşullarının netleştirilmesi gerektiğini belirterek, “Belgenin güncellenmiş versiyonunda (Nükleer Caydırıcılık Alanında Devlet Politikasının Temelleri), nükleer olmayan herhangi bir devletin, nükleer bir devletin katılımı veya desteğiyle Rusya'ya yönelik saldırısının, Rusya Federasyonu'na karşı ortak saldırı olarak değerlendiriyor” diye konuşmuştu.
Rus lider, Moskova’nın, konvansiyonel silahlarla dahi olsa, düşmanın saldırısının kritik bir tehdit oluşturması durumunda nükleer silah kullanma hakkını saklı tuttuğu uyarısında bulunmuştu.
Rus lider, Rusya'nın, füzeler ve insansız hava araçları da dahil olmak üzere çok sayıda hava saldırı silahının fırlatıldığı ve bunların Rusya Federasyonu devlet sınırını geçtiğine ilişkin kesin veriler alması halinde nükleer silah kullanma konusunu değerlendireceğini belirtmişti.
Güncellenecek nükleer doktrinin Batılı ülkelerin Rusya'ya gerek konvansiyonel gerekse de nükleer silahlarla saldırmaları durumunda ortaya çıkacak sonuçlar hakkında Batı'ya bir uyarı gönderdiğini belirten Peskov, tüm dünyanın Rusya'nın nükleer potansiyelini ve onun caydırıcı rolünü çok iyi bildiğini kaydetti.
Kremlin Sözcüsü, Rusya'nın nükleer üçlüsünün nükleer caydırıcılığın mutlak garantisi olduğunun da altını çizerek Moskova'nın şu anda nükleer cephaneliği genişletme planı bulunmadığını bildirdi.
Peskov, nükleer doktrindeki güncellemelerin Rusya'nın sınırlarındaki gerilim dikkate alınarak yapıldığının altını çizdi.
Batılı aklıselim sahibi siyasetçilerin Putin'in nükleer caydırıcılıkla ilgili açıklamalarına daha önce ciddiyetle yaklaştıklarını anımsatan Peskov, nükleer güçler de dahil Batılı ülkelerin Ukrayna'daki çatışmaya doğrudan müdahil olmasıyla tetiklenen eşi görülmemiş cepheleşme söz konusuyken dünkü açıklamaların da ciddiye alınacağını düşündüğünü vurguladı.
Peskov, Rusya'nın nükleer doktrinin güncellenmesi sırasında nükleer testlerle ilgili moratoryumdan vazgeçmeyi tartışıp tartışmadığının sorulması üzerine, bu konuda açıklama yapamayacağını, metnin yayınlanmasına karar verilmesi halinde bunu kamuoyuyla paylaşacaklarını söyledi.
Rusya Güvenlik Konseyi'nin nükleer caydırıcılıkla ilgili daimi toplantısında konuşan Devlet Başkanı Putin, Rusya Federasyonu'nun nükleer caydırıcılık alanındaki devlet politikasının temellerinin güncellenmesinin tartışılması önerisinde bulunmuştu.
Putin, Rusya'nın nükleer silah kullanma koşullarının netleştirilmesi gerektiğini belirterek, “Belgenin güncellenmiş versiyonunda (Nükleer Caydırıcılık Alanında Devlet Politikasının Temelleri), nükleer olmayan herhangi bir devletin, nükleer bir devletin katılımı veya desteğiyle Rusya'ya yönelik saldırısının, Rusya Federasyonu'na karşı ortak saldırı olarak değerlendiriyor” diye konuşmuştu.
Rus lider, Moskova’nın, konvansiyonel silahlarla dahi olsa, düşmanın saldırısının kritik bir tehdit oluşturması durumunda nükleer silah kullanma hakkını saklı tuttuğu uyarısında bulunmuştu.
Rus lider, Rusya'nın, füzeler ve insansız hava araçları da dahil olmak üzere çok sayıda hava saldırı silahının fırlatıldığı ve bunların Rusya Federasyonu devlet sınırını geçtiğine ilişkin kesin veriler alması halinde nükleer silah kullanma konusunu değerlendireceğini belirtmişti.