Tavas ilçesi Kayaca Mahallesi yakınlarındaki alanda, Kültür ve Turizm Bakanlığı koordinasyonunda, Denizli Müze Müdürlüğü başkanlığında, Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Antropoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet İhsan Aytek'in bilimsel danışmanlığında 2022 yılında başlatılan kazı çalışmaları sürüyor.
Kazılarda çeşitli üniversitelerden paleoantropolog, paleontolog, jeolog ve öğrenciler görev alıyor. Gün ışığına kavuşturulan fosiller, uzmanlar tarafından laboratuvar ortamında incelemeye alınıyor.
Her yıl 3 haftalık periyotta sürdürülen kazılarda, 9 milyon yıl önce yaşadığı sanılan hayvan fosillerine rastlandı.
Çalışmalarda bulunan fosil sayısı 500'e ulaştı
Kazıların bilimsel danışmanı Doç. Dr. Aytek, bugüne kadar bölgede yaptıkları araştırmalarda birçok hayvan fosiline ulaştıklarını söyledi.
Daha önce fil, timsah, zürafa, kedigiller ailesinden bir tür, oklu kirpi ve kuş fosilleri bulduklarını anımsatan Aytek, "Almanya'daki Eberhard Karls Üniversitesi ile ortaklaşa gerçekleştirdiğimiz kazılarda 2022 ve 2023 yıllarında 25 hayvana ait 400 fosil bulmuştuk. Bu yıl da bugüne kadar bu sayıyı şu anda 500'e çıkarttık. Önceki yılda hayvanlarımızın çoğunluğunu memeliler oluşturuyordu, zürafa, fil, gergedan, at, boynuzlugillere ait hayvanlar, sırtlan, kedigiller, karınca yiyen gibi hayvanlarımız vardı. İki farklı kuş türümüzü yine önceki yıllarda bulmuştuk. İki farklı da sürüngenimiz vardı ki bunlar biri kaplumbağa biri de timsahtı" diye konuştu.
'Dünyadaki ilk örneği olacak'
Aytek, bu yılki çalışmalarda şu ana kadar iki yeni boynuzlu tür bulduklarını, böylece bölgede bulunan boynuzlu sayısını yediye çıkardıklarını anlatarak, şunları kaydetti:
"Onun dışında birkaç yeni kuş fosilimiz daha var. Belki iki olan türümüzü de yine kuşlarla ilgili üçe çıkaracağız. Bu yıl en önemli gördüğümüz keşfimiz, daha önceki yıllarda uzun kemiklerini bulduğumuz kedigillere ait hayvanlardan birinin kafatasını bulmamız. Neredeyse tamamı olan kafatasının, Anadolu'daki hatta belki dünyadaki en iyi korunmuş örneklerden biri olduğunu düşünüyoruz. Detaylı çalışma yaptıktan sonra türü tespit edeceğiz ama ilk gözlemlerimiz kılıç dişli kedilerin erken formlarından biri olduğu yönünde. Literatüre baktığımızda Anadolu'daki ilk örnek olduğunu şu an için söyleyebiliriz. Hatta bu fosilin yeni bir türe ait olma ihtimali de mevcut. Öyle ise bu türün dünyadaki ilk örneği olacak. Diğer kedimize ait de bir köpek dişi bulduk. Bu da bize türü tanımlamada önemli bir avantaj sağlayacak."
Bölgenin fosil bakımından çok verimli olduğunu belirten Aytek, daha önce alanın 7-9 milyon yıl arası bir tarihe sahip olduğunu düşündüklerini ancak bu yıl bulunan fosillerle tarihi 9 milyona doğru çektiklerini sözlerine ekledi.