GÖRÜŞ

Rus uzman: Avrupa’nın en güçlü ordusu Türkiye’de

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Türkiye’nin İsrail’e ‘girebileceği’ yönündeki sözlerine gelen tepkileri değerlendiren Rus uzman Balmasov, Türk liderin açıklamalarının ciddiye alınması gerektiğini belirtti. Balmasov aynı zamanda böyle bir şeyin yakın gelecekte olma ihtimalinin düşük olduğunu ifade etti.
Sitede oku
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rize’deki konuşmasında İsrail’e yönelik, “Biz nasıl Karabağ’a girdiysek, nasıl Libya’ya girdiysek bunun benzerini aynen onlara da yaparız” ifadelerini kullanmıştı. Hollandalı aşırı sağcı siyasetçi Geert Wilders ise bu açıklamaların ardından Türkiye’nin ‘NATO’dan çıkarılması gerektiğini’ savundu.
Rusya Bilimler Akademisi Şarkiyat Enstitüsü ve Kriz Toplumu Araştırma Merkezi uzmanlarından Sergey Balmasov, Sputnik’e demecinde Türkiye, İsrail ve NATO ülkeleri arasındaki ilişkilerde yaşanan iniş ve çıkışları anlattı.
Türk liderin açıklamalarının ciddiye alınması gerektiğini, çünkü Türkiye’nin kendi pozisyonunu savunma hakkına sahip olduğunu vurgulayan Balmasov, ancak böyle bir şeyin yakın gelecekte olma ihtimalinin düşük olduğunu ifade etti.
Balmasov, “Bu tür açıklamalar ağırlıklı olarak yerli Türk dinleyicilere yönelik yapılıyor. Türk ekonomisinde özelikle Batı yaptırımlarının da yol açtığı zor durumu göz önünde bulunduran Türkiye Cumhurbaşkanı, söyleminde kastettiğinden biraz daha yüksek sesli ifadeler seçiyor. Elbette burada bir de dış politika bileşeni var; yani Türkiye’nin bölgede kendi çıkarları, risk durumunda gerekirse askeri yollarla savunmaya hazır olduğu kendi pozisyonu olan büyük, güçlü bir bölgesel devlet olması anlamında” diye konuştu.
Türkiye-İsrail ilişkileri tarihinde daha kötü sayfaların da açıldığını, bu nedenle şu anda sorunun askeri yollardan çözülmeme ihtimalinin yüksek olduğunu vurgulayan Balmasov, şunları söyledi:

Genel olarak, Erdoğan’ın İsrail’e ‘girmesine’ ilişkin sözlerinden aşırı derecede paniğe kapılanları rahatlatmak isterim. İstihbarat işbirliği olduğu ve ticaret durmadığı sürece askeri yollarla ani bir gelişme beklenemez. Üstelik Türkiye-İsrail ilişkilerinin tarihinde çok daha üzücü sayfalar da vardı. 14 yıl önce Gazze Şeridi’ne insani yardım taşıyan gemilerin İsrail askerleri tarafından ele geçirilmesi sırasında 9 Türk vatandaşının öldürüldüğü ‘Özgürlük Filosunu’ hatırlamak yeterli. Bu çok ciddi bir çatışmaydı, fakat siyasi irade sayesinde aşılmıştı. Şimdi de politikacıların anlaşmaya varabilmelerini umacağız.

Rus uzman, Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerin hiçbir şekilde NATO ülkelerini ilgilendirmediğine, bu nedenle Türkiye’nin İttifak üyeliğinin sonlanmayacağına dikkat çekti.
Balmasov, “Türkiye’nin güya NATO’dan çıkarılması gerektiği söylemi başlı başına alakasız. Türkiye’nin İsrail’le ilişkileri NATO’yu hiç ilgilendirmemeli. Bu ülkelerden birinin Türkiye’ye saldırmış olsaydı, NATO’yu ilgilendirirdi. Burada NATO’nun ilkelerine değinilmiyor, İttifak bu konuda omuz silkebiliyor fakat hukuki alanda hiçbir şey yapamaz. Avrupalı ​​siyasetçilerin tüm sert açıklamalarına rağmen Türkiye’den vazgeçemedikleri gibi. Sonuçta Türkiye şu anda Avrupa kıtasının en büyük ordusuna, NATO’nun ikinci ordusuna sahip. Türkiye şu anda askeri anlamda en güçlü ülkelerden biri, dünyanın en güçlü 10 ordusu arasında yer alıyor” ifadelerini kullandı.
GÖRÜŞ
Rus uzman: İsrail, ABD’nin Ortadoğu'daki yumruğudur
Yorum yaz