Yazdığı senaryo hikayeleri ve oyunculuğu ile tanınan Gülizar Irmak, “Engelli Koşu - Bir Senaryo Hikayesi” adlı kitabına ilişkin konuştu.
Yaşamın zorluklarıyla başa çıkmaya çalışan bir genç kadının iç dünyasını anlatan kitap, okuyuculara derinlemesine bir bakış açısı sunuyor. Kitap, okuyuculara gerçeklerle nasıl başa çıkacaklarına dair ilham verirken, karakterin yaşadığı zorluklara içsel bir yolculuk yapma şansı sunuyor. Karakterlerin deneyimlediği duygusal ve zihinsel zorluklar, okuyucularda empati duygusu uyandırıyor.
Senaryolarının ekrana uyarlanırken dönüşüme uğradığını kaydeden Gülizar Irmak, şunları söyledi:
“Yazdığım senaryo hikâyeleri, ekranla buluşma aşamasında, sayfalarımdaki gibi özgün kalamadı, dönüşüme uğrayarak izleyiciyle buluştu... İstedim ki, baskılanmış korkuların yıkımını işlediğim Engelli Koşu senaryo hikâyesi, bana ait olarak okuyanla buluşsun...”
Yan karakterlerin önemine vurgu yapan Irmak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Karakterleri yaratırken, asal karakterin yanında yan karakterin ve hikayenin içinde yer alan bütün karakterlerin en az asal karakter kadar derin, hikayesinin en az diğerleri kadar olması gerektiğine inanıyorum. Ve senaryoyu öyle yazıyorum. Hikayenin içinde yer alan karakterler, bu hikayede neden varlar sorusunu sorduğumda, bu soru, bana o karakterlerin geçmişini getirir. Çünkü sadece asal karakteri anlatıp yan karakteri beslemezseniz, ana karakterin besleneceği damarlari tıkanmış olursunuz. Çünkü hikayenin içinde, insan başkaları ile var oluyor. Yan karakterler çok sağlam olmalı ki asıl karakteri de taşıyabilsin.”