Ukrayna krizi

Borrell, Ukrayna'daki can kayıplarına rağmen silah yardımına devam edeceklerini söyledi

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, AB'nin Ukrayna'daki insanların ölmesinden üzüntü duyduğunu, ancak birliğin ülkeye silah sağlamaya devam edeceğini söyledi.
Sitede oku
NATO Zirvesi’nin yapıldığı ABD'nin başkenti Washington’da katıldığı bir forumda konuşan Borrell, AB'nin Ukrayna'da insanların ölmesinden "üzüntü duyduğunu" belirtirken, buna rağmen Rusya'ya karşı koymak için çatışmaya askeri desteğin sürdürülmesi gerektiğine inandığını vurguladı.
Borrell, “Ukrayna'yı destekleyerek kendi güvenliğimizi koruyoruz” derken, barışa ulaşmanın tek yolunun bu olduğunu savunduğu konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
Hepimiz barış istiyoruz, en başta da Ukraynalılar... Ama ne tür bir barış istiyoruz? Savaşı nasıl sona erdireceğimizi biliyorum. Eğer Ukrayna'yı desteklemeyi bırakırsak, savaş çabucak sona erecektir. Çünkü Ukrayna bizim desteğimiz olmadan kendini savunamaz. Savaş bitecektir ama nasıl bir sonuçla? Ukrayna halkının kaderi ne olacak? İnsanların ölmesinden elbette üzüntü duyuyoruz ancak Ukraynalılar ülkelerini savundukları için savaşıyor ve ölüyorlar.
AB’nin sadece Ukrayna'nın egemenliğine saygı duyan ve güvenlik garantileri sağlayan bir barış istediğini savunan Borrell sözlerini "Barış sadece savaşın olmamasından daha fazladır. İşte bu yüzden birliğe ihtiyacımız var" diyerek tamamladı.
Borrell, savaşın ardından AB'nin savunma yatırımlarını artırmaya daha fazla önem vermeye başladığını aktararak, Avrupa'nın mühimmat üretim kapasitesinin geçen yıl 2 katına çıktığını ve yıl sonuna kadar 3 katına çıkacağını aktardı.
AB'nin Ukrayna'nın başkenti Kiev'de inovasyon ofisi açacağını söyleyen Borrell, "Ukraynalı girişimler ile AB savunma şirketleri arasındaki işbirliğini kolaylaştıracağız. En nihayetinde daha fazla endüstriyel kapasiteye ve daha iyi teknolojiye sahip olanlar galip gelecektir" şeklinde konuştu.
Rusya'nın Ukrayna'yı "ikinci bir Belarus'a dönüştürmesine izin verilmemesi" konusunda uyarıda bulunan Borrell, Ukrayna'nın desteklenmesinin Avrupa'nın güvenliği için elzem olduğunu ifade etti.

Rusya'yı ziyaret eden Macar lider Orban'a üstü kapalı yanıt

AB'nin dönem başkanlığını devraldıktan sonra Rusya'ya sürpriz ziyarette bulunan Macaristan Başbakanı Viktor Orban'ın bu ziyaretleri "barış" için gerçekleştirdiği sözlerine de üstü kapalı yanıt veren Borrell, şunları kaydetti:
Birisinin 'barış aradığını' söylediğini biliyorum. Aslında hepimiz barış istiyoruz, özellikle de Ukraynalılar. Barışı herkesten çok onlar istiyorlar. Ama ne tür bir barış? Savaşı nasıl bitireceğimizi biliyorum. Eğer Ukrayna'yı desteklemeyi bırakırsak savaş çok çabuk biter çünkü Ukrayna bizim desteğimiz olmadan kendini savunamaz. Böylelikle savaş duracaktır ama sürecin nihai sonucu nasıl olacak? Ukrayna halkının kaderi ne tür bir sonla bitecek?
Borrell süregelen savaşın tek suçlusunun Putin olduğunu savunarak, "Bu savaş için küresel güçleri suçlayanlar, bu savaşı başlatanları isimlendirmek ve suçlamak için yeterince cesur olmalıdır. Onların bir adı var ve bu, küresel güçler değil. Adı Putin" dedi.
Barış çabalarının da bu bilinçle yürütülmesi gerektiğini aktaran Borrell, "Barış arayışında olmak bize bir saldırgan ve bir de saldırılan olduğunu unutturamaz ve her ikisini de aynı kefeye koyamayız. Kimin saldırgan olduğunu biliyoruz. Her gün sivil hedeflere, Kiev'deki en büyük çocuk hastanesine füze fırlatan da aynı kişi" diye konuştu.
Fransa Dışişleri Bakanı Stephane Sejourne ve İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron, yakın zamanda The Telegraph gazetesi için kaleme aldıkları ortak makalede, Avrupa'yı uyararak, Rusya'nın Ukrayna'da zafer kazanması halinde 'hepimiz kaybederiz’ tezini savunmuştu.
Bölgeye yardımların artırılması gerektiğini vurgulayan Sejourne ve Cameron ortak makalelerinde, "Ukrayna kaybederse hepimiz kaybederiz. Ukrayna'yı desteklememenin bedeli, Putin'i püskürtmenin bedelinden çok daha fazla olacak" ifadesini kullandı.
Rusya'yı mağlup etmek için daha fazlasının yapılması gerektiğinin altını çizen ikili, "tüm dünyanın izlediğini ve Ukrayna'yı destekleme konusunda başarısız olunduğu takdirde (kendilerini) yargılayacağını" ifade etti.
Rusya'nın herhangi bir üyesine saldırı planladığına dair bir belirti olmadığını resmen duyuran NATO, bu açıklamalarına rağmen Ukrayna’daki çatışmalara daha fazla müdahale olduğunu gizlemezken, yakın zamanda NATO Genel Sekreteri Stoltenberg’den ‘son Ukraynalıya kadar savaşa devam’ niteliği taşıyan yeni itiraf gelmişti.
Brüksel'deki NATO Dışişleri Bakanları toplantısına çağrılan Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitriy Kuleba ile birlikte gazetecilere açıklama yapan Jens Stoltenberg, Ukrayna'daki çatışmanın NATO'nun güvenliği için gerekli olduğunu vurgularken, Kiev'e yapılan silah tedariklerinin ittifakın kendi güvenliğine yapılan bir yatırım olduğunu savundu.
NATO'nun Ukrayna’ya yaptığı ve yapmayı planladığı yardımlar hakkında konuşan Stoltenberg, “Yaptığımız şey NATO'nun güvenliği için çok gerekli. Ukrayna'yı desteklemek sadaka değil, NATO ülkelerinin kendi güvenliğine yapılan bir yatırımdır" ifadelerini kullandı.
Öte yandan savaş uzadıkça Ukrayna'da yaşanan can kayıplarına değinmekten kaçınan Stoltenberg, Ukrayna'nın silah sevkiyatlarını uzun vadeli zorunlu tedarik şeklinde alması gerektiğini söylerken, demecini, “Ukrayna'ya yapılan tüm askeri yardımların yüzde 99'u NATO ülkelerinden geliyor, ancak bunların ittifak ülkeleri arasında öngörülebilir ve adil bir şekilde dağıtılmasını sağlamamız gerekiyor” diye sonlandırdı.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rossiya 1 televizyonuna verdiği demeçte ABD ve bir dizi Avrupa ülkesinin Ukraynalılar eliyle Rusya ile savaşmaya devam etmek istediğini, bunun Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Ukrayna krizinin çözümüne yönelik yeni barış önerisine verdikleri olumsuz tepkiyle açıklanabileceğini söylemişti.
Ukrayna krizi
Peskov: ABD ve bazı AB ülkeleri Ukraynalılar eliyle Rusya ile savaşmak istiyor
Yorum yaz