OKAN ASLAN İLE GÜN ORTASI

Aytun Çıray: Türkiye’de normalleşmenin iki türlü faktörü var

Okan Aslan'la Gün Ortası programına konuk olan 27. Dönem Milletvekili Aytun Çıray, gündemdeki gelişmelere dair değerlendirmelerde bulundu. Çıray, "Türkiye’de normalleşmenin iki türlü faktörü var. Biri16 Nisan Anayasası’ndan geri dönülmesi. Diğeri de Suriye ile eskiden olduğu gibi bir barış ortamı sağlamak." dedi.
Sitede oku
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) 27. Dönem Milletvekili Aytun Çıray, Radyo Sputnik’te yayımlanan Gün Ortası programında Okan Aslan’ın konuğu olarak gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi.
Bugün başlayan Sinan Ateş cinayeti davasını değerlendiren Aytun Çıray, “Eğer bu ülkede hukukun üstünlüğü gerçekten tam olarak yaşanıyor olsaydı ve adalete güven olsaydı, bugün Ateş davasında siyasiler orada olmazdı. Adaleti dağıtmak hakim ve savcıların işidir. Ama hiç olmadığı kadar siyaset, hukuka ve hukukçulara müdahil. Bu yeni 16 Nisan Anayasasıdır. 16 Nisan Anayasası, cumhurbaşkanına o kadar büyük yetkiler verdi ki yargı konusunda, artık özgür, tarafsız bir yargıdan söz etmek adeta imkansız hale geldi. Türkiye’nin başındaki en büyük dert 16 Nisan, tek insan rejimidir” dedi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in açıklamalarına değinen Çıray, şöyle konuştu:
“Türkiye’yi 22 yıl yönettikten sonra, ülkeyi devraldıkları o kritik dönemden daha geriye götürdüler. Bugün Türkiye’nin içine girdiği ekonomik kriz, 2001 ekonomik krizinden daha ağır. Çünkü 2001’deki daha çok bir finans kriziydi, bu krizse doğrudan doğruya halkı etkileyen bir kriz. Artık açlık sınırının 20 bin lira civarına çıktığı, yoksulluk sınırının 45 bin liraya yaklaştığı bir Türkiye’de yaşıyoruz. Bütün bu beyanlar güzel, öyle anlıyorum ki bu ekonomik program konusunda halkı psikolojik olarak hazırlamak istiyorlar ama gerçekten halk bunun sonuçlarını hissetmeden bu lafların hiçbirine inanmayacak.”
Türkiye’nin gri listeden çıkışını değerlendiren Çıray, “Türkiye’yi gri listeye kim soktu? Adalet ve Kalkınma Partisi” dedi ve şöyle devam etti:
“Ben bir vatandaş olarak, Türkiye için utanç kaynağı olan ve vizeleri vs. birçok şeyi etkileyen gri listeden çıkılmasından memnunum. Ama başka bir iktidar değildi ki, siz vardınız. Bu anlamda gri listeden çıkmayı çok olumlu karşılıyorum ancak Türk milleti asla bizi gri listeye sokan siyasi sorumluları unutmamalı. Çünkü gri listeye girmemiz sadece vizeleri zorlaştırmadı aynı zamanda yurt dışından aldığımız borç faizlerimizi de çok yükseltti.”
AK Parti’nin Kızılcahamam’daki kampını ve kabinede değişiklik olup olmayacağını değerlendiren Çıray, şunları söyledi:
“Buna kabine demek ne kadar doğru bilmiyorum çünkü 16 Nisan Anayasasında değişiklikler yapılırken kabine veya hükümet kavramları Anayasa’dan kaldırıldı ancak bu kurulun tarifi yok Anayasa’da. Bu bile başlı başına bir skandal. Bu konuda da muhalefeti eleştiriyorum. Anayasa eleştirisi konusunda olağanüstü zayıflar ve bazen de sessiz kalarak büyük bir destek olmuş oluyorlar. Bakanların içerisinde büyük ihtimalle birkaç tanesi değişecektir. Çok yıpranmış bir iktidar var. Bu yıpranmadan en çok payı alan kişi de Tayyip Bey. Liderler yıprandıkları zaman kendilerini değiştiremeyecekleri için etraflarını değiştirirler. Tayyip Bey de topluma bir değişim hissiyatı vermek için hem bakanlar kurulunda hem de parti yönetiminde değişiklikler yapmak zorunda kalacak. Buna mecbur çünkü bu ekonomik tedbirlerin kışın daha ağır etkileri olacak. Vatandaş daha ağır bir ekonomik zorluk yaşayacak.”
“Konuşulduğu gibi Sağlık Bakanı’nı değiştirebilir, belki Milli Eğitim Bakanı da değiştirilebilir” diyen Çıray, şöyle ekledi:
“Turizm Bakanı’nı değiştireceğini çok düşünmüyorum. Çünkü turizm mevsimindeyiz ve Turizm Bakanı hakkındaki bütün olumsuz iddialara rağmen elindeki turizmden anlayan tek kişi bence şu anda. Dolayısıyla bu tür ufak tefek değişiklikler olacaktır. Önemli olan partide ne yapacağıdır. Normalleşme tartışması, bir zamanki Kürt sorunu tartışmasına döndü. Ben bir zamanlar demiştim ki, ‘Yarın sabah uyandığınızda Kürt sorunu çözülmüş olduğunda ne olacak?’ Ben bu soruya cevap bulamadım. Normalleşme için de aynı soruyu soruyorum.”
“Türkiye’de normalleşmenin iki türlü faktörü var” diyen Çıray, şu ifadeleri kullandı:
“Bir tanesi 16 Nisan Anayasası’ndan geri dönülerek, çağa uygun hale getirilerek parlamenter sisteme tekrar geçmek, demokratik, laik cumhuriyeti tam anlamıyla oturtmak. Diğeri de Suriye ile eskiden olduğu gibi bir barış ortamı sağlamak. Çünkü Suriye ile barış ortamı demek, Türkiye’nin toprak bütünlüğü, Türkiye’nin çıkarları demektir. Türkiye’de pahalılık ve ekonomiden sonra en çok şikayet edilen Suriyeli sığınmacılardır. Sen barış ortamını sağlarsın, Suriyeli vatandaşlar da ülkelerine güvenle dönerler. Bu iki hadise olmadan Türkiye normalleşmiş olamaz.”
Yorum yaz