Ermenistan'ın başkenti Erivan'da yeniden başlayan hükümet karşıtı eylemlerde 100’den fazla protestocunun yaralandığı kaydedilirken, Paşinyan’ın sınır köylerini Azerbaycan'a bırakma kararını protesto eden halk, başbakanın istifasını istiyor.
Geçtiğimiz haftalarda Başbakan Nikol Paşinyan'ın konutu önünde gerçekleşen ve gözaltı sayısının 240'ı aştığı protestolar, parlamento binası önünde tekrarlanırken, Başbakan Paşinyan'ın istifasını talep etmek üzere parlamento binasını bloke etmeye çalışan muhalif aktivistlerle kolluk kuvvetleri arasında çıkan arbedenin ardından polis şok bombası kullanmaya başladı.
Yaralananlar arasında protestocular ve polis memurları da bulunurken, 85 kişinin ilk yardımın ardından taburcu edildiği, geri kalanların ise hastaneye kaldırıldığı açıklandı.
100’e yakın kişinin de gözaltına alındığı eklendi.
Karabağ gerilimi sonrası iç siyasette iplerin giderek gerildiği Erivan’da dün düzenlenen parlamento oturumunda iktidar grubu temsilcileri ile muhalefet üyeleri arasında kavga çıkarken, muhalefetin Paşinyan'ın Azerbaycan’la yaşanan gerilim sırasında ülkeyi terkeden bazı muhalif milletvekillerini ‘korkak asker kaçakları’ olarak tanımlamasından sonra tartışmaların başladığı ifade edildi.
Protestolarla geçen mayıs ayında neler yaşanmıştı?
Ermeni Kilisesinin örgütlediği bazı vatandaşlar ve politikacılar, 4 Mayıs'tan bu yana Tavuş ve Şirak bölgelerinden başkente yürüyüş başlatmıştı.
Başpiskopos Galstanyan'ın organizasyonunda yapılan "Vatan İçin Tavuş" adını taşıyan yürüyüşe katılanlar ile Erivan'dan gelenler, mayıs ayı boyunca Cumhuriyet Meydanı'nda mitingler yapmıştı.
Galstanyan ve mitinge katılanlar, Başbakan Nikol Paşinyan'ın istifasını talep etmiş ve ülke çapında yol kapatma eylemleri gerçekleştirmişti.
Emniyet güçlerinin şimdiye kadar gözaltına aldığı eylemcilerden 25'i hakkında cezai soruşturma başlatılmış, 10'u tutuklanmıştı.
Öte yandan Paşinyan, 24 Mayıs'ta halka hitaben yaptığı konuşmada, halkın iki defa seçimle kendisini yetkilendirdiğini hatırlatarak istifa etmeyeceğinin sinyalini vermişti.
27 Mayıs’ta ise Başpiskopos Bagrat Galstanyan'ın başını çektiği hükümet karşıtı gruplar, sabah erken saatlerden itibaren Erivan'daki bazı caddeleri trafiğe kapatmıştı.
Emniyet güçleri ile muhalif milletvekillerinin de bulunduğu eylemciler arasında zaman zaman arbede yaşandığı belirtilmiş, çok sayıda eylemcinin polis tarafından güç kullanılarak gözaltına alındığı, gözaltı sayısının 240'ı aştığı kaydedilmişti.
Karabağ ve KGAÖ
Karabağ konusunda Rusya'dan beklediği desteği alamayan Paşinyan, ülkesinin Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütünden (KGAÖ) çıkacağı sinyali vermiş, “Tüm bunların sorumlusu, üyeleri bize ve Azerbaycan'a karşı savaş planlayan bu ittifakı kuranlardır” diye konuşmuştu.
Paşinyan, Ulusal Meclis'te yapılan ve milletvekillerinin sorularını yanıtladığı toplantıda, Ermenistan'ın, yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle KGAÖ'den çıkacağını ve geri dönmeyeceklerini açıkladı.
Öte yandan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan ise Başbakan'ın sözlerinin Ermenistan'ın şu anda KGAÖ'den ayrılma kararı aldığı anlamına gelmediğini kaydederek, "Ermenistan Başbakanı ne zaman ayrılacağımıza karar vereceğimizi ancak geri dönmeyeceğimizi söyledi. Ne eksik ne de fazla. Eğer birileri, Ermenistan Başbakanı'nın Ermenistan'ın KGAÖ'den ayrıldığını söylediğini iddia ediyorsa yanılıyordur ve bunu kanıtlamak çok kolay" ifadelerini kullandı.
Paşinyan, 12 Mart'ta, KGAÖ ile ilişkilerini dondurduklarını, faaliyetlerine katılmadıklarını ve KGAÖ Genel Sekreteri Yardımcısı pozisyonuna halen atama yapmadıklarını, bunun sebebinin KGAÖ'nün Ermenistan'daki sorumluluk bölgesine dair soruya yanıt vermemesi olduğunu kaydetmişti.