Foreign Policy (FP) dergisinde yer alan haberde "NATO, olası bir Rus saldırısından korunmak için yeni planlar geliştiriyor. Ancak yeterli asker bulmakta zorlanıyor" dendi.
Finlandiya ve İsveç'in İttifak'a üye olmasına rağmen NATO'nun kuzeyde güçlü bir askeri güce ulaşamadığının altı çizilen haberde, bu sorunun İttifak'ın tarihinin büyük bir bölümünde sıkıntı yarattığı anımsatılarak "Örneğin 2014 yılına doğru Avrupa'da yalnızca 30 bin civarında ABD askeri bulunuyordu. Ancak Pentagon o dönemde 10 kat daha fazla asker bulunduğu izlenimini nasıl yaratacağını düşünüyordu" ifadelerine yer verildi.
FP'ye konuşan NATO üyesi ülkeden bir diplomat, İttifak'ın bir dönem silahlı kuvvetlerini arka plana ittiğini ve sonrasında mevcut askeri gücün büyük bir kriz için yeterli olmadığının anlaşıldığını belirtti.
Son yıllarda Rusya, batı sınırlarında benzeri görülmemiş bir NATO etkinliği görüldüğünü vurguluyor. Rusya'ya yakın bölgede girişimleri genişleten İttifak, bunu 'Rus saldırganlığının caydırılması' bahanesiyle perdeliyor.
Moskova, Avrupa'da İttifak güçlerinin artmasıyla ilgili endişelerini defalarca dile getirdi. Kremlin, Rusya'nın kimseyi tehdit etmediğinin ancak kendi çıkarları için tehlikeli olabilecek eylemleri de göz ardı etmeyeceğinin altını defaatle çizdi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD'li gazeteci Tucker Carlson'a verdiği röportajda, Batılı siyasetçilerin kendi halklarını Rus tehdidiyle korkutup dikkatleri iç sorunlardan uzaklaştırdığına dikkat çekerken Moskova'nın başta Polonya, Letonya ve diğer Baltık ülkeleri olmak üzere hiçbir NATO ülkesine saldırmayı planlamadığını açık bir şekilde vurgulamıştı.
Rus lider ayrıca, 2008 yılında NATO ülkelerinin İttifak'ın kapılarını Kiev'e açtığını ancak Rusya'nın Ukrayna'nın İttifak'ta yer almasını hiçbir zaman kabul etmediğini anımsatmıştı.
Putin, Washington'un NATO'nun Ukrayna ve Gürcistan'ı da kapsayacak şekilde genişletilmesi fikrini teşvik ederek İttifak'ın diğer ülkeleri üzerinde baskı kurduğunu belirtmişti.