Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Moskova ve Pekin'in Ukrayna krizinin çözümünü zamanında ve gizli bir şekilde görüştüklerini söyledi.
Zaharova, Çin'in Ukrayna'daki olaylar bağlamında dengeli bir tutum izlediğini zira tarihi ve jeopolitik nedenleri anladığını vurgulayarak Moskova ve Pekin'in ortak bir görüşe sahip olduğunu hatırlattı.
Rusya'nın pozisyonunu dikkate almadan herhangi bir uluslararası çözüm önerisinin boşuna olduğunun altını çizen Zaharova, "Bu konuda ortaklarımızla yakın temas halinde olmaya devam ediyoruz ve bu alandaki temel gelişmeleri zamanında ve gizli bir şekilde ele alıyoruz" dedi.
'İngiltere ve Fransa ne tür bir İtilaf Devletleri'nden bahsettiği açıklamalı'
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, yenilenmiş bir İtilaf Devletleri'nden söz eden İngiltere ve Fransa temsilcilerinin, Rusya'yı da kapsayan İtilaf Devletleri'nden mi yoksa Rusya İç Savaşı sırasında müdahalede bulunan İtilaftan mı söz ettiklerine karar vermeleri gerektiğini söyledi.
Zaharova açıklamasında, "Benim bir karşı sorum var: Rusya'yı da içeren ilk döneme ait yeni bir İtilaf Devletleri mi yaratacaklar yoksa İtilaf Devletleri'nin Rusya topraklarına müdahale ettiği ikinci döneme ait bir ittifak mı yaratacaklar?" sorusunu sordu.
Zaharova, Fransa ve İngiltere temsilcilerinin aslında İtilaf Devletleri'nin ne olduğunu hatırlamıyor olabileceklerini belirterek Paris ve Londra'nın 'tam olarak neden bahsettiklerini' açıklamaları gerektiğini kaydetti.
İngiliz ve Fransız Dışişleri Bakanları David Cameron ve Stephane Sejourne, Telegraph gazetesi için kaleme aldıkları makalede Ukrayna'nın kazanması gerektiğini ve Kiev'in Rusya ile çatışmada yenilmesinin Batı için bir yenilgi olarak görülebileceğini kaleme almıştılar. Makalenin yazarları, Fransız-İngiliz Antantı'nın yenilendiğini göstermek için İngiltere ve Fransa liderlerinin birlikte çalışarak dünya sahnesindeki diğer aktörleri, Ukrayna ve diğer sorunların çözümüne katılmaya teşvik etmelerinin önemli olduğunu savunmuştu.
'Avrupa Birliği'nin Ermenistan-Azerbaycan diyaloğuna müdahil olması bölgedeki durumu istikrarsızlaştırma girişimi'
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Rusya'nın Ermenistan ve Azerbaycan'ı 'savaş' söylemlerinin dozunu azaltmaya çağırdığını ve bölgedeki durumu istikrarsızlaştırmak için kirli bir oyun başlatan Batı'nın tehlikeli rolü konusunda uyardığını söyledi.
Zaharova açıklamasında, "Bakü ve Erivan arasındaki tüm toprak anlaşmazlıkları ve karşılıklı iddialar yalnızca siyasi ve diplomatik yöntemlerle çözülmelidir. Tarafları azami itidal göstermeye ve savaş retoriğinin hararetini azaltmaya çağırıyoruz" dedi.
Avrupa Birliği'nin Ermenistan-Azerbaycan diyaloğuna müdahil olmasının arabuluculuk değil, bölgedeki durumu istikrarsızlaştırma girişimi olduğunu da sözlerine ekleyen Zaharova, "Biz orada arabuluculuktan bahsetmiyoruz. Orada ilk olarak durumu istikrarsızlaştırma girişimlerinden bahsediyoruz. İkincisi ise vaziyetin bölge tarihinin en kötü dönemlerine geri dönmesi. Bir sonraki nokta ise elbette bölge barışı lehine değil, bölge ülkelerine karşı kendi amaçları doğrultusunda bilgi toplanmasıdır" dedi.
'Fransa'dan Ukrayna'ya asker gönderme planları hakkında açıklama istemiyoruz'
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Rusya Dışişleri Bakanlığı'nın Fransa'dan Ukrayna'ya asker gönderme planları konusunda açıklama istemediğini söyledi
Fransız yetkililerin Ukrayna'ya asker gönderme planlarına ilişkin açıklamaları konusunda Rusya Dışişleri Bakanlığı'nın Paris'ten diplomatik kanallar aracılığıyla açıklama talep etmediğini söyleyen Zaharova, "Herhangi bir açıklama talep etmedik. Bunu yapmayacağız da. Bu agresif açıklamaları dikkate alıyoruz, olayların her türlü gelişmesine hazırız. Pozisyonumuzu ana hatlarıyla belirttik" cümlelerini dile getirdi.
'ABD-Japonya-Avustralya-Filipinler ortak tatbikatı NATO'nun yayılmasını sağlama amacına hizmet ediyor'
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, ABD'nin Japonya, Avustralya ve Filipinler ile olası ortak askeri tatbikatlarının amacının NATO'nun dünyanın diğer bölgelerine yayılmasını sağlamak olduğunu ve bölgedeki güvenliği güçlendiremeyeceğini söyledi.
Zaharova bu tatbikatın amacına yönelik yaptığı açıklamasında şu cümleleri kaydetti:
Amaç NATO'nun dünyanın diğer bölgeleri de dahil olmak üzere genişlemesi konusunda konuştuğumuz şeyle aynı. Herkes ne yazık ki güvenliği sağlamaya, güçlendirmeye ya da mevcut sorunları çözmeye yönelik hiçbir fikrin, adımın ya da eylemin Batılıların saydığım türden bir amacı hedeflemediğini anlıyor.
Zaharova Batı'nın politikası 'mevcut çelişkileri körüklemeyi ve çatışma durumlarını kaos yaratmak için kullanmayı' amaçladığının altını çizdi.
'Vilnius'taki saldırılar resmi bakamlarım Rus düşmanlığı politikasının bir sonucu'
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Moskova'nın Vilnius'taki Rus Büyükelçiliğine yapılan saldırıya ilişkin tarafsız bir soruşturma yürütülmesini ve Litvanya makamlarının Rusofobik politikasının bir sonucu olarak gerçekleşen bu olayın sorumlularının cezalandırılmasını talep ettiğini söyledi.
Daha önce Litvanya polis departmanı, kimliği belirsiz kişilerin Pazar gecesi ve Pazartesi günü Vilnius'taki Rusya Büyükelçiliği binasına molotof kokteyli attığını ve binanın duvarının hasar gördüğünü bildirmişti. Litvanya Radyo ve Televizyonu bildirdiğine göre şüpheli daha sonra gözaltına alınmıştı.
Zaharova bir basın brifinginde yaptığı açıklamada, "Yaşananların Vilnius'taki resmi makamların maksatlı Rus düşmanlığı politikasının ve Rusya karşıtı söylemlerin eşi benzeri görülmemiş bir şekilde alevlenmesinin bir sonucu olduğunu düşünüyoruz" dedi.
Rus tarafının Litvanyalı kolluk kuvvetlerinden suçun tarafsız bir şekilde soruşturulmasını ve elçiliğin güvenliğinin sağlanmasını talep ettiğini de sözlerine ekleyen Zaharova, "Bu saldırıya karışan herkes bulunup cezalandırılmalı ve Rus diplomatik misyon binasına verilen zarar tazmin edilmelidir" dedi.
'Batılı ülkelerin Ukrayna'da adalete ihtiyacı yok'
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Kiev'den Zaporojye Nükleer Güç Santrali'ne yönelik bombardıman ve saldırıların durdurulmasının talep edilmemesinin, Batılı ülkelerin Ukrayna'da adalete ihtiyaç duymadığını gösterdiğini söyledi.
Zaharova açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
Bu yıl 2 Nisan'da yayımlanan Lahey Deklarasyonunda nedense Kiev'den Donetsk, Belgorod, Kursk, Voronej ve diğer şehirlerimizdeki yerleşim alanlarına yönelik toplu bombardımanı derhal durdurması yönünde bir talep göremiyoruz. Zaporojye Nükleer Güç Santrali hakkında da hiçbir şey yok. Rusya topraklarındaki kanlı terör saldırıları ve cinayetler hakkında hiçbir şey yok. Bu da Batı'nın Ukrayna'da adalete ihtiyacı olmadığını gösteriyor.
Zaharova, Batılı ülkelerin tam tersine bu adaleti yeniden tesis etme girişimleriyle mücadele ettiklerini vurgulayarak, "Yukarıda bahsi geçen bildiri gibi propaganda eylemlerinin amacı budur. Ancak bu propaganda değil, yalan propagandasıdır" dedi.
'Kiev ve Batı, çocuk meselesini tartışma konusunda alaycı davranıyor'
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Ukraynalı çocukların iadesine ilişkin uluslararası koalisyonun yaklaşan toplantısına ilişkin yaptığı açıklamada, Ukrayna ve Batı'nın 'çocuk meselesini' istismar etmeye devam ettiğini söyledi.
Zaharova konuşmasında şu cümleleri dile getirdi:
Bu projenin yaratıcılarının alaycılığı hayret verici. Ukraynalı çocukları var olmayan bir Rus tehlikesinden kurtarma ihtiyacını tüm dünyaya duyuruyorlar ama aynı zamanda Ukraynalı ailelerin Avrupa'da karşılaştıkları gerçek sorunları dikkatle gizliyorlar.
Zaharova, Avrupa sosyal hizmetlerinin 'Ukraynalı çocukları çeşitli bahanelerle ve kelimenin tam anlamıyla çaldığını, onları hayatta ve sağlıklı ebeveynlerinden zorla kopardığını' da sözlerine ekledi.
Kiev cuntası ve Batılı yöneticilerinin herhangi bir pişmanlık duymadan çocuk konusunu istismar etmeye devam ettiklerini vurgulayaran Zaharova, çocuklar konusunun 'sözde asil bir görevi çözme kisvesi altında, mümkün olduğunca çok sayıda devleti dahil etmek ve ardından bunu kötü şöhretli 'Zelensky formülünün' uygulanmasına yönelik çalışmaların başlangıcı ve tüm koalisyon üyeleri tarafından desteklendiğinin kanıtı olarak sunmak amacıyla bir yem olarak kullanıldığını kaydetti.