Bu durumda NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in İsveç ve Hollanda’ya makul olma ve sağlıksız gidişata son verme çağrısında bulunmak yerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirmesi dikkat çekiyor.
Hazar Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Genel Direktörü ve askeri uzman İgor Korotçenko’nun görüşüne göre bu, Türkiye’ye, halkına ve liderine yönelik saygısızlığın ve nefretin yansıması olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Bu durumda açıkça belirtmek gerekir ki, yapılan açıklamalar ve en önemlisi Kuran, Türkiye, Müslümanlar ve şahsen Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret dolusu eylemler, onun sembolik infazının tasvir edilmesi, NATO’ya üye ve aday bir dizi ülkelerin Türkiye’ye saygısızlığı ve nefretinin bir yansımasından başka bir şey değil. Bu tür şeyler affedilemez. Rusya olarak biz, hem Müslümanların kutsal kitabı Kuran'a yapılan saygısızlığı hem de Türkiye'ye ve dünyanın önde gelen liderlerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik hakaretleri şiddetle kınıyoruz.”
Erdoğan’ın Ukrayna’daki krizin çözümüne yönelik diplomatik adımlarına dikkat çeken uzmana göre, Türkiye’ye yönelik gösteriş biçiminde yapılan saygısızlık bir kaza değil, sert karşılık gerektiren bilinçli politika:
"NATO’nun Türkiye’ye, Müslümanlara ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bu kadar saygısız davranması tesadüf değil. Bu, Batı’nın bilinçli bir politikası. Batı, Türkiye'nin yükselişinden, Erdoğan’ın bugün uluslararası bir politikacı olmasından memnun değil. Bu eylemlere izin veren AB ülkeleri, bunun hesabını vermeli. Bu bağlamda, Türkiye’nin sadece İsveç değil, Finlandiya’nın da NATO’ya girmesini engelleme kararının kesinlikle meşru olacağına inanıyorum. Bu noktada Türkiye’nin son derece sert tepki göstermesi gerekiyor. Kendine, milletine ve cumhurbaşkanına yönelik yapılan bu hakaretleri yutarsa kendini rezil etmiş olur. Türkiye gibi güçlü bir ülke, haysiyetinin aşağılamasına ve halkının temel değerlerinin ayaklar altına alınmasına izin veremez. Bu nedenle Türkiye; İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya katılım sürecini süresiz olarak engelleyerek ittifaka mutlaka ders verecek ve haddini bildirecek. Ankara böylece bu tür kaba oyunların kabul edilemez olduğunu göstermiş olacak.”