ANLAT BANA

Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı: Depremle olduğu gibi kuraklıkla da yaşamaya alışmalıyız

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi Suiçmez, “2019 yılından beri ciddi bir kuraklık yaşıyoruz. Ürettiğimiz 20 milyon ton buğday miktarımı 17.6 milyona düştü. Bizim depremle yaşamaya alışmak gibi kuraklıkla yaşamaya alışmalı, gıda arz açığımızı iç tüketimle karşılayıp dışarıya bağımlılığı azaltmalıyız” dedi.
Sitede oku
Radyo Sputnik’te yayınlanan Meliha Okur’la Anlat Bana programına konuk olan TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi Suiçmez, tarım politikasını değerlendirdi. Suiçmez, “Kuru tarım yapılan hububat, buğday, arpa, bakliyat, nohut, mercimek ekilen alanlarda 2019 yılından beri ciddi bir kuraklık yaşıyoruz. Bunun etkileri nedeniyle örneğin 20 milyon ton olan buğday miktarımız 17.6 milyona düştü. Geçen yıl kar yağışını bekledik, belli dönemlerde yağışlar vardı ancak ülkemizde iklim değişikliği diyebileceğimiz, özellikle içinde bulunduğumuz Akdeniz Havzasında İspanya ve İtalya’yı bizden daha çok etkileyen iklim koşullarının zorlaştığı ortamda biz 2021’de, 2022’de ve hatta 2023 yılının kışlık ekimlerinin yapılacağı bu süreçte malesef ciddi bir kuraklık sorunu yaşamaktayız. Bizim depremle yaşamaya alışmak gibi kuraklıkla yaşamaya, kuraklık ortamında bitkisel, hayvansal ve temel ürünlerde üretimimizi artırarak gıda arz açığımızı iç tüketimle karşılayıp dışarıya bağımlı olmadan tüketicimize ucuz, sağlıklı ve yeterli gıdayı nasıl sağlarız; bunun planlarını günübirlik değil uzun vadeli destekleme politikaları ile birlikte değerlendirmemiz gerekir” dedi.
Buğdayda rekolte tartışması sorununa da değinen Suiçmez, “70’li yıllarda 20 milyon ton buğday kendimize yeterliyken eğer biz bugün TÜİK’in ikinci tahminiyle bu yıl içinde 19.5 milyon ton üretim yapacaksak ve bunu da ‘kendimize yeterliyiz’ diyorsak, burada birileri doğruyu söylemiyor demektir. Tarım Bakanlığı’nın web sitesine girilirse, 2019-2020 sezonunda bizim buğdayda kendimize yeterlilik oranımız yüzde 89.5. Daha sonraki yılda kuraklık etkisiyle 17.6 milyon tona düştüğünde kendimize yeterliliğimizin ne kadar azaldığını resmi sayfalarda şu anda göremiyoruz. O nedenle artan nüfusu dikkate aldığımızda bizim stratejik rakamımız 20 milyon ton olmamalı. Bizim ekmek için gerekli buğdayı bile yurt dışından aldığımızı malesef resmi otoriteler açıklamıyor. Buğday ekim alanımız 2000 yılında 9.4 milyon hektar iken 2021’de 6 milyon hektara düştü. Yani yüzde 30’a yakın kayıp var. Bunu sadece kuraklığa bağlayamayız. Bunun çözümünü yanlı ve yanlış tarım politikalarında aramak gerekiyor. Bugün girdi maliyetlerinin çok arttığı, mazotun, gübrenin yüzde 200’ler üzerinde arttığı bir ortamda, kuraklık olmasa bile bu maliyetler nedeniyle buğday üreticisi üretim alanından çekiliyor” sözlerini dile getirdi.
Yorum yaz