Mustafa Sarıgül, son zamanlarda gündeme gelen üniversite öğrencilerinin 'na (KYK) olan borç faizlerinin silinmesiyle ilgili hükümete çağrıda bulundu. İktidara gelmeleri durumunda ilk olarak eğitimde fırsat eşitliğini sağlayacaklarını dile getiren Sarıgül, "Düşünün ay başı geliyor; üniversiteye giden bir evladımıza, Kredi Yurtlar Kurumu Müdürü diyor ki; 'Evladım, senin bu ay aidatın yatmadı'. Bunu dediği zaman, o evladımız inanın ki; o Kredi Yurtlar Kurumu'nda mahcup ve üzüntülü vaziyette kalıyor. İnanın ki; ders çalışma konsantrasyonu dahi kayboluyor. O nedenle güçlü devletler, evlatlarını yetiştiren devletlerdir. Bursa'dan söz veriyorum; hiçbir evladımız üniversiteye gittiği zaman Kredi Yurtlar Kurumu'nda ödeme yapmayacak. Niye ödeme yapmayacak biliyor musunuz? O evlatlarımız o kadar iyi eğitimler alacaklar ki, o kadar yeni projelere imza atacaklar ki, bir evladımızın bulacağı bir proje Türkiye'mize milyarlarca lira rakamlar kazandıracak" dedi.
Cezaevinde bulunan bazı tutukluların aftan yararlanması gerektiğini dile getiren Sarıgül, "Bu af çağrımıza bütün siyasi partilerin destek vermesini önemle bekliyorum. Çünkü Türkiye Değişim Partisi'nin af talebi, siyasi bir talep değil; vicdani bir taleptir. Türkiye Değişim Partisi'nin af talebi, toplumsal barış affıdır. Kardeşlik hukukunun yeni baştan tahsis etmesi affıdır ve bu aftan yararlanacak olan 250 bin kader mahkumuna da dışarıya çıktıktan sonra onlara iş imkanları ve sosyal destek sağlamalıyız. Onlara ekonomik destek vermeliyiz. 250 bin kader mahkumunu toplumla buluşturmalıyız. 6,5 milyon mülteciye bakan benim cennet vatanım, 250 bin evladına da en iyi şekilde kucak açacaktır" ifadelerini kullandı.
2023 yılında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Sarıgül, "Seçimlere şu an itibarıyla 11 ay var. Erken verilen kararlar, doğru kararlar olmaz. Siyasette her zaman iki, iki daha dört etmez. Mesele, siyasetin becerisi iki ikiyi, beş yapabilmek. Beş yapabiliyorsanız o zaman başarı vardır. Ama iki ikiyi, üç yaparsanız başarı olmaz. Türkiye Cumhuriyeti büyük bir ülkedir. Biz büyük bir devletiz. Türkiye iki ittifaka mahkum olmayacak kadar da son derece büyük bir ülkedir. Partiler arasında iş birliği ve güç birliği her zaman yapılmalıdır. Türkiye Değişim Partisi, Demokratik Parlamenter sistemden yana olan bir siyasi partidir. Evrensel hukuk kurallarının uygulandığı bir siyasi yapıyı son derece arzu ediyoruz" diye konuştu.