Binali Yıldırım, Tunceli Öğretmenevi'nde düzenlenen AK Parti Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, her şeyin değiştiğini ama muhalefetin değişmediğini ve ezberleri bozmadığını söyledi.
Muhalefetin memleketin ihtiyaçları ve beklentilerinden haberi olmadığını ifade eden Yıldırım, "Fanus içinde siyaset budur. Halkın arasına inin. Halen yol ihtiyacı olan yok mu var, olacak. Ömür biter, yol bitmez. Ne diyor Halil Rıfat Paşa, 'Gidemediğin yer senin değildir.' İşte bu topraklar, bu Munzur Dağları, bu Munzur dereleri, bu Pülümür Çayı, keşişler, bu harika coğrafya yıllardır ne canlar aldı. Bu güzel coğrafyamız maalesef kendi irademizi de kullanamaz hale geldi." diye konuştu.
Yıldırım, Tunceli'de terörün kol gezdiği ve can güvenliğinin olmadığı yılları gördüklerini belirterek, bunun zararını yörede yaşayan halkın yaşadığına işaret etti.
'Terörün kökünü kazıyacağız'
Terör nedeniyle ilin kalkınmasının ve yollarının yapılmasının geciktiğini aktaran Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Eğitim, sağlık ve hayatın birçok alanında hak ettiği hizmeti vaktinde alamadı. Peki burada yaşayan buna müstahak mı? Burada ay yıldızlı bayrağı dalgalandıran, ocağını tüttüren, ecdadının, atasının, dedesinin hatıralarını yaşatan vatandaşlarımıza bu reva mı, elbette değil. Bu coğrafyanın 780 bin kilometrekarelik vatan toprağının her karışına ayak basacağız, her yerinde var olacağız, ay yıldızlı bayrağımızı dalgalandıracağız, terörün kökünü kazıyacağız. Yaptık mı, şimdi Munzur'un dağlarında çiçekler açıyor mu, Munzur'un dağları şenlendi mi, Munzur'un ovaları, dereleri şırıl şırıl akıyor mu, akın akın insanlar gelip ziyaret ediyor mu? Daha çok gelecek."
Tunceli'ye son 2 yılda tersine göç başladığını anlatan Yıldırım, can ve mal güvenliğinin olmadığı yerde insanların durmadığına dikkati çekti.
'Bütün yabancılar kendi topraklarına dönecek'
Düzensiz göçmen konusuna da değinen Yıldırım, şunları kaydetti:
"Efendim niye göçmenler, sığınmacılar burada? Bu insanlar, durup dururken rahatını bozmak için mi geldi? Kim vatanını, evini, barkını, hatıralarını terk edip başka yere gider? Ancak can güvenliği olmayanlar gider. Dolayısıyla sığınmacılar, mülteciler deyince aklı izan ile hareket etmek lazım. İnsafla hareket etmek lazım. Biliyoruz ki şartlar iyileştiğinde, orada can ve mal güvenliği tam sağlandığında burada geçici korumayla bulunan bütün yabancılar kendi topraklarına dönecek, dönmeye de başladı. Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekatlarını da bunun için yaptık. Niye sınırlarımızın güneyinde 900 kilometrelik bir alanda terör odaklarını daha sınırlarımıza gelmeden temizledik?"
AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, şimdi sınırdaki bu bölgelere Suriye’deki iç savaştan canını kurtarmak için gelen sığınmacılara evler, okullar yaptıklarını ve oraya yerleştirdiklerini ifade ederek, sığınmacıların güvenli bir şekilde hayatlarının devam etmesini sağladıklarını belirtti.
Karadeniz'de 540 milyar metreküp doğal gaz olduğunu söyleyen Yıldırım, şunları aktardı:
"Bu daha başlangıç, arkası da gelecek. Karadeniz dünyanın ihtiyacını 45 yıl boyunca karşılayacak enerji stokuna sahip. Büyük bir servetin üzerindeyiz ve Karadeniz'in sahili boyunca büyük enerji yataklarına sahibiz. İşte bunlar Türkiye'nin gelecekteki mukayese üstünlüğüdür. Bunu bilenler, Türkiye'nin bu gücünü görenler, 'ne yapalım edelim de ülkeyi istikrarsız hale getirelim' bunun planlarını tek tek uygulamaya çalışıyorlar. Biz de 20 yıldır bu mücadeleyi beraber veriyoruz."