Rusya tarafının memnuniyetle görüyoruz ki bu konuda çok istekli ve yapıcı açık bir tavırları var. Birçok konuda işbirliği yapabileceğimizi söylüyorlar. Tabii ki biz Rusya kadar hızlı hareket edemiyoruz çünkü yeni bir kurumuz bir de Türkiye kendi stratejisi gereği önceliklerini tespit ediyor ona göre hareket ediyor. Ancak Rusya tarafından memnuniyet verici bir işbirliği talebiyle karşı karşıyayız. Bunun en somut çalışması Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) gönderilecek olan Türk insanı ile ilgili oluyor. Burada zaten son safhadayız, iki seçenek kaldı ya ABD’nin ilgili kurumları ya da Roscosmos’un Soyuz aracı ile ISS’e bir Türk’ü göndereceğiz. Bu ikisi arasında çok yakın bir zamanda karar verilecek. Son teklifler alınıyor.
‘2 kişi eğitilecek 1 kişi gönderilecek’
Henüz gidecek isimler belli olmadı. 2 kişi eğitilecek 1 kişi gönderilecek. Bu eğitimi verecek kurumların seçme kriterlerinde söz sahibi olmasını istediğimiz için nihai olarak kiminle çalışacağımızı belirlemeden seçim faaliyetlerine başlamadık. Çok da büyük bir ilgi olduğunu görüyoruz. Herkes heyecanla bunu bekliyor. Bu ayın sonuna kadar kiminle çalışacağımızı sonuçlandırmayı düşünüyoruz. Bu karar verildikten sonra seçilen ajansla astronot kriterlerinin belirlenmesi ve bunun seçiminin yapılması konusunda da işbirliği yapacağız. Neticede eğitimi verecek kurumun kriterlerine göre seçim yapacağız. Henüz bir isim yok ama aşağı yukarı profil belli, bilim altyapısı olan ama aynı zamanda uzayın zor şartlarına tahammül edecek, fiziki ve psikolojik şartlara sahip adayları seçeceğiz.
‘Rusya ve Çin’in Uluslararası Ay Araştırma İstasyonu misyonunda ortak çalışabiliriz’
Memnuniyetle görüyorum ki imalat sanayisinden Ay misyonundaki çalışmalara yani bizim Ay misyonumuz ve Rusya’nın Çin’le birlikte yürüttüğü Uluslararası Ay Araştırma İstasyonu (ILRS) misyonu dahil olmak üzere birçok alanda ortak çalışma yapabileceğimizi gördük. Bunların ilerletilmesi için komisyon oluşturularak çalışma kararına da aldık. Bunun dışında fırlatma ile ilgili Rusya’nın güzel teklifleri var. Hedeflerimiz arasında bir uzay limanı kurulması da var. Bunu Türkiye’nin lokasyonu çok uygun olmadığından farklı bir yerde uluslararası işbirliği ile yapmak istiyoruz. Rusya da buna alternatif olarak denizden fırlatma (sea launch) yapılabilir şeklinde güzel bir teklif getirdi. Bunu da değerlenmeye aldık. Burada muhtemel bir işbirliği söz konusu olabilir.
‘Türkiye, Kazakistan ve Rusya’nın üçlü işbirliğiyle Baykonur’dan istifade edebiliriz’
Avrupa Uzay Ajansı’nın (ESA) kullanmakta olduğu Fransız Guyanası’ndaki üssü de yine Roscosmos’la beraber işletiliyor. Rusya bu üssün hem hazırlanmasında görev aldı hem de fırlatmalarda bulunuyor. Kendileri de bu üssü kullanıyor. Dolayısıyla Baykonur olmasına rağmen bunu kullanıyorlar. Türkiye’nin ihtiyacı Ekvator’a yakın bir bölgeden fırlatma yapmaktır. O yüzden Baykonur ticari uydular açısından çok uygun değil. Ancak Türkiye, Kazakistan ve Rusya’nın üçlü işbirliğiyle Baykonur’dan istifade edebiliriz. Ama bizim önceliğimiz Ekvator yakınından ticari fırlatma yapmak olduğu için Roscosmos’un da denizden fırlatma teklifi oldu.
‘Türkiye-Rusya uzay işbirliği anlaşması hükümetler arası bir anlaşma olacak’
DAG teleskobu 2022’de ilk ışığı alacak
4 metre ayna çapı var ve sadece optik spektrumda değil, kızılötesi spektrumda da görüntü alabilecek yüksek teknoloji kullanan önemli bir gözlemevi kuruyoruz. Bunun 4 metre çapındaki aynası Avrupa’da hazırlandıktan sonra Rusya’ya gönderildi, orada parlatma ve kaplama işlemleri yapıldı. Daha sonra da ülkemize getirildi. Teleskop daha önceden Avrupa’dan getirilerek montajı tamamlanmıştı ancak aynanın gelmesi kış dönemine denk geldiği için montaj işlemleri bekletiliyor. Uygun şartlar oluştuktan sonra aynanın montajı yapılacak, testlerin ardından ışık almaya başlayacak. Zamanı tam net olmamakla birlikte 2022 yılında ilk ışığı alacağız.
‘Hiçbir yere angaje olmuş değiliz’
Türksat 5A ve Türksat 5B uydularının SpaceX tarafından fırlatılması aslında bir paketle oldu. Onları imal eden Airbus firmasının kararıydı, paket halinde satın alınmış bir iş oldu. Bizim şu an gündemimizde İMECE ve Türksat 6A uydularının fırlatılması var. Bu konuda da herkesten teklif alındı. Buradaki öncelik şartlar oluyor, kim daha iyi şartları sunuyorsa onunla yapacağız. Bu sadece para değil zaman da önemlidir. Müşterek bir fırlatma mı münhasır bir fırlatma mı gibi çeşitli faktörler devrede oluyor değerlendirmede. Özetle bizim herhangi bir kurumla angajmanımız yok. Her fırlatmada herkese açık bir şekilde bu çalışmalarımızı yapıyoruz. SpaceX yeniden kullanılabilir birinci kademe unsurlarıyla ciddi bir maliyet düşüşü sağladı o yüzden bütün dünyada öne geçmiş durumda.
Döviz kuru uzay çalışmalarını nasıl etkiledi?
Uzay çalışmaları, ülkenin ekonomik durumundan bağımsız olarak mutlaka yatırım yapılması gereken çalışmalardır. Dolar artsa da düşse de bizim çalışmalarımız devam edecek. Şu ana kadar bizi etkilemediğini söyleyebilirim. İleride de etkilemesini beklemiyorum. Maliyetler artıyor evet bu zaten hep böyledir. Dünyadaki şartlar değiştiği zaman çalışmalar da bundan da etkilenir. Evet son süreçte maliyetlerimiz artmış olabilir ama Türkiye’nin altından kalkamayacağı şeyler değil. Bizim çalışmalarımıza öncelik verildiğini de memnuniyetle görüyorum.