"Ülkelerin tek başına hareket etmesi yetmiyor"
"Artan şehirleşme, sürdürülebilir olmayan üretim ve tüketim modelleri, karbon ayak izimizin oranını ne yazık ki her geçen gün artırıyor. Bugün yüzde 55 oranında olan kentli nüfusun, 2050'lerde yüzde 70'lere çıkacağı öngörüsü, karbon emisyonunun azaltılması yolunda acil çözümlerin gerekliliğine işaret ediyor. Dünyanın geleceğini tehdit eden bu büyük mesele karşısında, ülkelerin tek başına hareket etmesi yetmiyor. Küresel bir eylem planının, ivedilikle hayata geçmesi gerekiyor. Yarın çok geç olabilir. Küresel ısınma ile ilgili gidişata yön verecek son nesil olduğumuzu unutmamalıyız. Yeşil enerji, döngüsel ekonomi, temiz teknoloji gibi çözüm metotlarını aktif hale getirmeliyiz. Şehirlerimizi çevre dostu bir bilinçle yönetmeli ve tasarlamalıyız."
'El birliği yapmaya hazırız'
"Küresel çapta da hükümetimizle, sivil toplumumuzla, iş dünyamızla iklim değişikliğinin etkilerini azaltacak her türlü çevre çalışması için el birliği yapmaya hazırız. Son BM Genel Kurulunda, Sayın Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği üzere, Paris Anlaşması da Meclis'imizde oylamaya sunulacak. Çevre ve iklim krizi, elbette hükümetlerin, uluslararası organizasyonların olduğu gibi bireylerin de sorumluluğunda bir konu. Zira, bu mesele ancak bireysel davranışların değişmesi ile köklü çözüme kavuşabilir. Bizi çevre ile yeniden dost kılacak bir zihinsel dönüşüme ihtiyacımız var. Çevrenin bize verilmiş bir emanet olduğunu hiç unutmadan, bireyden endüstriye uzanan bir bilinç hareketi gerçekleştirmeliyiz."