Sigortacılık sektörü, en büyük sorunlarından kayıt dışı çalışmanın artık son bulmasını istiyor.
Dünya’dan Talip Öztürk’ün haberine göre çantacılar, Türkiye genelinde 15 bin acente ile 250 bin kişiye istihdam sağlayan ve her yıl ülke ekonomisine yüzde 3 katkı sunan, sektörün kanayan yarası haline geldi. Sorunu anlatan sektör temsilcileri, son bulması için önerilerini aktardı.
'Gaziantep’te 272 kayıtlı, 400’e yakın kayıt dışı acente var'
Gaziantep Sigorta Acenteleri Derneği (GASAD) Başkanı İhsan Yiğit, sektörün birçok sorunu bulunduğunu ancak en büyüğünün kayıt dışı çalışmak olduğunu söyledi.
Gaziantep’te GASAD ve Gaziantep Ticaret Odası Sigorta Acenteleri Meslek Komitesi’ne bağlı Nizip hariç diğer ilçelerle beraber toplamda 272 sigorta acentesi bulunduğu bilgisini paylaşan Yiğit, buna karşılık en az 400’e yakın kayıt dışı acentenin olduğunu belirtti.
'Gayri resmi poliçe satın alıyorlar'
GTO meslek komitesi ile birlikte kentte 35’e yakın firmanın önünde yazan sigorta ibaresini kaldırttıklarını anlatan Yiğit, ancak sigorta yerine müşavir yazdığında herhangi bir yaptırım yapamadıklarını belirtti.
Kayıt dışı çalışanların, bazı acentelerden ekran paylaşımı ya da gayri resmi bir şekilde poliçe satın alarak, sadece komisyonculuk yaptıklarını anlatan Yiğit, şöyle konuştu:
“İstanbul’da devasa büyüklükte ki brokerler bile bu işe destek veriyor. Bunların ülke ekonomisine hiçbir katkısı yoktur. Çünkü SGK, vergi ve stopaj ödemiyor, istihdam sağlamıyor. Kestikleri poliçe sayısı azımsanmayacak kadar yüksek. GASAD’ın bunlar hakkında yasal bir işlem ve yaptırım uygulama yetkisini bulunmuyor. Kayıt dışını önlemek için devlet kurumların bu duruma el atmasını ve ciddi adımların atılmasını bekliyoruz. Dernek olarak, yaptırımların biraz daha ağır olmasını istiyoruz, cezai müeyyidelerin sadece kayıt dışı çalışanların değil, bunun yanında kayıt dışı çalışanları destekleyenleri kapsaması lazım. GTO Sigorta Acenteleri Meslek Komitesi’ne, gerek GASAD’a yaptırım yetkisi verilmesini istiyoruz.”
'Herkes kendi alanına çalışsın'
GTO Sigorta Acenteleri Meslek Komitesi Başkanı Hakan Sözmen de sektörün birden fazla sorunla mücadele içinde olduğunu aktardı. Sektörün kanayan bir diğer yarasının da banka ve plazalar olduğunu bildiren Sözmen, şunları kaydetti:
“Geçmişte bankalardan bankacılık hizmeti alırdınız. Biraz amaç dışına çıktılar. Birçoğunun sigorta şirketi var olmayanlar da bizler gibi farklı farklı sigorta şirketlerinden acentelikler alıyor. Ama bizim kurallarımızın hiçbirine uymuyorlar. Ben acente olarak kapıma başka bir iş yaptığıma dair bir levha asamam. Bu adreste sadece sigortacılık yapabilirim. Ama bir bankanın çatısı altında her türlü tahsilatı yapıyorlar. Rekabet edemiyoruz. Bir de bankalarda sigorta poliçesi düzenleyenlerin bilgi eksikliğinden dolayı eksik veya yanlış poliçeler sunuluyor. İnternet üzerinden de satış yapan birçok site var. Acenteler olarak hem internet satışlarına hem de bankalar ve plazaların satışlarına taraf değiliz. İstiyoruz ki bu işler tamamen acenteler aracılığıyla yapılsın. Diğer firmalar da kendi işlerini yapsınlar. Herkes kendi alanında çalışsın.”
'Ticaret Odası memuruna müfettiş yetkisi verilsin'
GTO Meclis Üyesi Hasan Ali Gözükara, acentelerin böyle bir duruma imkan vermelerinin meslek etik kurallarına uymadığını belirterek, mücadele noktasında ki yetersizliğe de dikkati çekti.
Yaptırım yetkisi bulunan Sigorta Acenteleri İcra Komitesi’nin Türkiye genelinde bu konuyla ilgili sadece 3 müfettişinin bulunduğunu paylaşan Gözükara, bu sayının yetersiz olduğunu dile getirerek, şu ifadeleri kullandı:
“Biz bir ihbarda bulunuyoruz o konunun incelenmesi için 3-4 ay beklemememiz gerekiyor. Bu da sorunun çözümü geciktiriyor. Bununla alakalı iki önerimiz var. Ya müfettiş sayısı artırılmalı ya da müfettişlerin yetkilerinin bir kısmı kentteki meslek komitesine aktarılmalı. Meslek komitesi ya da ticaret odası memuru müfettişlerin yetkilerine sahip olursa hızlı çözümler alınır. Sigortacılık sadece bir poliçe kesmekten ibaret değil. Hasar vuku bulduğunda sigortalının mağduriyet yaşamaması için teminatların doğru verilmiş olması gerekiyor. Olaya sadece bir trafik sigortası olarak bakmamalıyız.”