Vuhan Viroloji Enstitüsü'nden uzman Shi Zhengli, Sars-CoV-2’nin akrabalarının da dahil olduğu bu virüslerin muhtemelen Çin dışında, Güney Asya ülkelerinde yaygın olduğunu belirtti.
Zhengli, yarasaların koronavirüslerin ilk taşıyıcısı olmalarına rağmen, Sars-CoV-2'nin önce bir ‘ara’ hayvana, sonra da insanlara bulaştığını ve bu ara taşıyıcının tespit edilmesi gerektiğini kaydetti.
Prof. Edward Holmes, Vuhanlı meslektaşı ile koronavirüsün uzun bir süre ara taşıyıcıda bulunmuş olabileceği konusunda hemfikir olduğunu belirterek, tespit edilmeden önce insanlar arasında birkaç ay dolaşmış olma ihtimalinin bulunduğunu belirtti.
Holmes, virüsün hayvandan insana bulaşma sürecinin Vuhan'da ve hatta Hubey eyaletinde gerçekleşmemiş olabileceğini vurguladı.
Zhengli ve bir grup bilim insanı, Hubey'de test ettikleri çiftlik hayvanlarında Sars-CoV-2'ye rastlamadı.
'İlk bulaş kaynağı Çin dışında aranmalı'
Uzman, virüsün bulaşmasında ara halkanın yarasa tarafından enfekte edilen bir pangolin olabileceğini, bunun da pangolinlerin Hindistan ve diğer Asya bölgelerinden ülkeye kaçak yollarla sokulması nedeniyle ilk bulaş kaynağının Çin dışında aranması gerektiği anlamına geldiğini kaydetti.
Ancak, Glasgow Üniversitesi'nden Prof. David Robertson, araştırmaların özellikle Çin'e odaklanması gerektiğine inanıyor. Robertson’a göre, insanlara bulaşır hale gelen Sars-CoV-2'deki mutasyonların çoğu, virüs yarasalarda bulunduğu sırada meydana geldi.
Geçen yıl, Shi Zhengli öncülüğündeki bir grup bilim insanı, Çin'in özellikle güney ve güneybatısında benzer Sars-CoV-2 koronavirüslerinin yüksek genetik çeşitlilik ve dolayısıyla yüksek mutasyon kapasitesi gösteren ‘sıcak noktalar’ olduğunu bildirmişti.
Bilim insanları tarafından ekim ayında yayınlanan bir araştırma, bu koronavirüslerin bazılarının insan hücrelerine girme yeteneğine sahip olduğunu göstermişti.