Doğu Akdeniz’deki tırmanan gerilim, Türkiye ile Avrupa Birliği’ni bir kez daha karşı karşıya getirdi. Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, Avrupa Konseyi toplantısında ana gündem maddesinin Türkiye'nin Yunanistan ve Güney Kıbrıs ile yaşadığı gerilim olacağını söyledi. Toplantıda, Türkiye'ye dönük yaptırımlar da masaya yatırılacak.
‘Kısa vadede yaptırım kararı çıkması düşük ihtimal’
Toplantıdan yaptırım çıkıp çıkmayacağını ve Türkiye’nin buna karşılık hangi adımları atması gerektiğini DSJOURNAL Genel Koordinatörü Nurettin Taşar, Sputnik’e değerlendirdi. Taşar’a göre, AB’den Türkiye’ye kısa vadede yaptırım kararı çıkması düşük bir ihtimal:
“İlk olarak AB'nin Türkiye'ye yaptırım uygulayabilmesi için üye ülkelerin tamamı bu konuda hemfikir olması gerekiyor. İtalya, Malta, İspanya ve Bulgaristan'ın bu konuda kısa vadede Türkiye'ye yaptırımlar konusunda ikna edilmesi zor.”
‘Yaptırım gelirse Türkiye, Doğu Akdeniz ve Ege’de sert güç unsurlarını ön plana çıkarır’
Taşar, Türkiye’nin olası bir yaptırım karşısında atacağı olası adımları da “Farz edelim Türkiye’ye yaptırım kararı alındı. Türkiye’nin buna karşı hamlesi 3 başlıkta şekillenebilir: Göçmenler konusunda AB ile işbirliğine tamamen son vermesi, Türkiye’nin Doğu Akdeniz ve Ege’de sert güç unsurlarını daha fazla ön plana çıkarması, Kıbrıs konusunda ise daha proaktif adımlar atması” diye aktardı.
‘Girit’in doğusunda sondaj ve sismik araştırmalar başlayabilir’
Taşar sözlerine “İlk olarak Avrupa Birliği ile Türkiye arasındaki göçmen anlaşmasını tamamen askıya alabilir. Fakat AB için bu durumun caydırıcı olacağı kanısında değilim. Asıl önemli olan Doğu Akdeniz’deki gelişmeler. Türkiye Libya ile imzaladığı deniz yetki alanları anlaşmasına göre deniz yetki alanları içerisinde kalan Girit’in doğusundaki deniz alanlarında sondaj ya da sismik bir faaliyette bulunmadı. Şayet ambargo kararı alınınca Türkiye bu bölgede de sondaj ve sismik araştırma faaliyetlerine başlayabilir” diye devam etti.
‘Türkiye, Kıbrıs’ı dünyaya tanıtma diplomasisine başlayabilir’
Uzman Taşar “Kıbrıs özelinde ise kısa zaman içerisinde gerçekleşecek genel seçimler Türk karar vericiler için belirleyici olacak. Türkiye ile işbirliğine daha yatkın bir adayın Kıbrıs’ta seçimleri kazanması ile Türkiye’nin Kıbrıs’ı dünyaya tanıtma diplomasisi başlayabilir. Fakat başta da dediğim gibi Türkiye’ye yaptırımların söylem düzeyinde kalacağı ya da yaptırım uygulanacak alanların göstermelik olacağı kanısındayım” dedi.