GÖRÜŞ

Lübnanlı akademisyen: Avrupa utanmadan mülteci sayısını azaltma politikasını sürdürüyor

CHP’nin düzenlediği Uluslararası Suriye Konferansı için geldiği İstanbul’da Sputnik’in sorularını yanıtlayan Yrd. Doç Nasser Yassin “Mülteciler, büyük devletlerin çıkarı için kullanıldı. Lübnan, Ürdün para istedi, Türkiye ise konumunu güçlendirmek... Avrupa’ya gelince o da mültecileri sınırlarına sokmama siyasetini utanmadan sürdürdü” dedi.
Sitede oku

Kılıçdaroğlu, CHP'nin 'Suriye Konferansı'nda konuştu: 90 yıllık dış politikamız perişan edildi
Issam Fares Kamu Yönetimi ve Uluslararası İlişkileri Enstitüsü Müdürü ve Beyrut Amerikan Üniversitesi öğretim görevlisi Yrd. Doç Nasser Yassin “ Suriye’de kurumsal yapıyı yeniden oluşturacak bir siyasi çözüm olmadan, mülteci sorununa çözüm bulmak mümkün olmaz” dedi. Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) düzenlediği Uluslararası Suriye Konferansı: Barışa Açılan Kapı isimli konferansa katılmak üzere geldiği İstanbul’da Sputnik’in sorularını yanıtlayan Yassin “Her ne kadar yakın zamanda böyle bir kapsamlı çözüme ilişkin ümidim olmasa da, Anayasa Komitesi’nin kurulması önemli bir başlangıç  Bu olursa, Suriye’de yeniden inşa süreci başlar. Ve insanlar ancak o zaman evlerine döner. Çünkü ancak ekonomik canlanma bu sürecin tetikleyici olacaktır” ifadelerini kullandı. 

‘SURİYE’DEN KAÇAN MÜLTECİLERİN YÜZDE 89’U ÜLKESİNE DÖNMEK İSTİYOR’

Suriye’deki çözümün farklı yapıları temsil eden bir hükümetin kurulmasından geçtiğine işaret eden Yassin “Savaş sebebiyle yurtdışına çıkmak zorunda kalan Suriyelilerin yüzde 89'u dönmek istiyor. Astana süreci, çatışmaları azaltmak için başlatılan bir süreçti. Çalışma şekli daha çok askeri ve güvenlikçiydi. Astana süreci, bir çeşit ateşkes sağladı, bazı bölgelerde çatışmaları durdurdu ve bazı yerlerde kısmi bazı çözümlerin bulunulmasını sağladı. Bunlar Ancak bunun Cenevre sürecine evrilmesi şart. Tabii, bu çözüm sürecine Suriye diasporasının dahil edilmesi de…Özellikle Avrupa'da bulunan Suriye diasporası, artık bu siyasi çözümün parçası olmalı. Bu maalesef eksik” dedi.

'Başka bir ülkenin toprağında toplu konut projeleri yapmak, ciddi meşruiyet sorgulaması yaratır'

‘BÜYÜK ÜLKELER MÜLTECİ SORUNUNU KENDİ KONUMLARINI İYİLEŞTİRMEK İÇİN KULLANDI’

Türkiye'nin Suriyeli sığınmacı siyasetinin çeşitli aşamalardan geçtiğine işaret eden Yassin “İlk aşamada misafir olarak karşılandılar, daha sonra Avrupa'daki müzakerelerde daha iyi

konum elde etmek için kullanıldılar. Lübnan ve Ürdün, yalnızca para isterken, Türkiye mülteci farklı çıkarlar sağlamaya çalıştı.Türkiye bu kartı masada güçlü olmak için kullandı. Suriye konusunu kullanarak bölgede, Avrupa’da ve Rusya ve İran’a karşı güçlü bir oyuncu olmak istedi. Türkiye’nin siyaseti sadece mültecilere yardım etmekten daha derin ve daha çok fazlası isteyen bir siyaset olduğu çok açık” dedi. 

‘AVRUPA MÜLTECİ SİYASETİNDE UTANMADAN ISRARCI’

Sözlerinde Avrupa’yı da eleştiren Yassin “2015 krizinin  ardından Avrupa siyaseti daha çok sınırları kapatmak ve Arap dünyasında ayaklanmalardan önce sayılara geri dönmekten ibaret oldu. Avrupa'nın siyaseti şu anda özellikle hiçbir mülteciyi almamaya veya eski sayıları yakalamak yönündedir. Bunun nedeni de Avrupa'da artık sağ yükselişte oluşu. Avrupa Suriyeli mültecilerinin yüzde 6'sini kabul etti. Üstelik Avrupa bu siyasetinden utanmıyor. ‘Bizim siyasetimiz mülteci sayısında  2011 önceki sayılara dönmek’ diyor. Bunun meşru yanı yok. İtalya’da gördüğümüz örnekleri düşünün. Avrupa her zaman 'siz mültecileri tutun, biz size maddi yardım ve destek de bulunuruz'dan ibaret bir politika güttü” dedi.  

Yorum yaz