Hürriyet'ten Oya Armutçu'nun haberine göre, davacı erkek O.Z.Y, karısı B.Y’yi, Konya’ya ailesinin evine gönderdi ve Konya 3. Aile Mahkemesi’nde boşanma davası açtı. Davacı kocanın vekili, davalı kadının “Eşine ve eşinin ailesine hakaret ettiğini, onlarla görüşmeyi reddettiğini, annesinin evliliğe sürekli müdahale ettiğini, hamileyken ve bebek doğduktan sonra kendisini odaya kilitlediğini, kendisine ve bebeğe zarar vereceğini söylediğini, değişik zamanlarda evi habersizce terk ettiğini” öne sürdü. Davalı kadının psikolojisinin ve ruh hâlinin çocuğa bakabilecek düzeyde olmadığı için velayetin de babaya verilmesi istendi.
DAVANIN REDDİNİ İSTEDİLER
Davalı kadın aksi halde, kendisi için bin, çocuğu için 750 lira nafaka, 50 bin lira maddi ve 50 bin lira manevi olmak üzere 100 bin lira tazminat talep etti.
'EŞİT KUSURLULAR' KARARI
Mahkeme, velayeti anneye verirken, davalı kadının yeterli geliri olduğu için nafaka talebinin, eşit kusur belirlenmesi nedeniyle de maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verdi.
MAHKEME DİRENDİ
Temyizde, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, yaşanan bu olayları evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesiyle boşanmaya yeterli görmedi ve kararı bozdu.
Kurul, diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyayı yeniden Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’ne gönderdi.