"Bu, Türkiye’nin eski duruşunun teyidi. Bu, Ankara’nın işine geliyor, çünkü bunu ABD ve Avrupa Birliği talep ediyor. Bildiğiniz gibi Türkiye’nin bu ülkelerle ilişkileri zor dönemden geçiyor. Bu bağlamda, Rusya’nın Kırım üzerindeki egemenliğini tanımak ciddi politik riskler taşıyor."
İkinci sebebin, ABD gizli servisler ve Kırım Tatar diasporası arasındaki yakın ilişkileri gösteren Markov, "Belki böylelikle Erdoğan, ABD’nin gönlünü almaya çalışıyor. Bu, tehlikeli bir politika. Eğer Erdoğan politik başarı elde etmek istiyorsa KırımTatar diasporası içinde, Türkiye’nin düşmanı olan ABD gizli servisiyle bağlantısı olan politik güçleri ezmesi gerekiyor. Onlar bu diasporayı, Kırım halkını Kiev’deki iktidarı ele geçiren radikal cuntaya karşı koruyan Rusya’ya karşı koymaya teşvik ediyor" ifadelerini kullandı.
"Maalesef Türk politikacılar Kırım Tatarlarının haklarını çok az koruyor. Çünkü onlar için en kötü koruma, (Kırım Tatar Meclisi'nin liderlerinden Mustafa) Cemilev’in üst düzeyde kabul edilmesi. Çünkü aslında bu adam bir terörist. Türkiye, Kırım’ın Rusya’nın bir parçası olduğunu tanımalı ve Rus yönetimiyle işbirliğini ve Rusya’ya entegre olan Kırım Tatar topluluğuyla doğrudan işbirliğini maksimum geliştirmeli."