‘Erdoğan-Çipras görüşmesiyle ilgili aşırı beklenti olmamalı’

Mevcut Yunan hükümetinin süresinin birkaç ay sonra dolacağının (Çipras'ın mayısta erken seçim ilan etmesi bekleniyor), açık ikili sorunların çözümünde önemli ilerlemenin sağlanması karşısında engelleyici faktör olduğunu ifade eden Sirigos, Sputnik'e açıklamasında, "Bu koşullarda görüşmeye gidiyorsanız çözüm bulma şansı kısıtlı oluyor. Bu durumda Yunan tarafı, görüşmelerde varılabilecek anlaşmaların hayata geçirileceğini garanti edemez. Buna rağmen bu tür görüşmelere ihtiyaç var çünkü diyalog her zaman ortak dil bulmaya yardımcı oluyor" dedi.

'ERDOĞAN'IN 2017 ATİNA ZİYARETİ FİYASKOYLA SONUÇLANMIŞTI'

Görüşmelerin olumsuz senaryoya göre gelişebileceği riskinin de dışlanmaması gerektiğini söyleyen uzman, "Daha önce bu tür ziyaretlerle ilgili kötü deneyime sahibiz. Erdoğan'ın 2017 Aralık ayındaki Atina ziyareti fiyaskoyla sonuçlanmıştı. Bu tekrarlanmamalı, çünkü bu tür şeyler Türk-Yunan ilişkilerinde kötü iklim oluşturuyor. Üst politik düzeyde yapılan görüşmeler çıkmaza girmemeli" dedi.

Tarafların, Ege Denizi'ndeki gerilimi azaltacak çözümler bulma olasılığıyla ilgili soruya temkinli yaklaşan Sirigos, tarafların Karşılıklı Güven Anlaşması'nı (1988) yenileme kararı almasını umduğunu belirtti.

Türk Akımı doğalgaz boru hattının uzatılması bağlamında, iki ülkenin enerji sektöründeki işbirliği olasılığını da değerlendiren uzman, "Enerji, ortaklığı geliştirebileceğimiz bir alan" diyerek enerji işbirliği konusunun, Çipras'ın geçtiğimiz Aralık ayındaki Moskova ziyareti sırasında, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmede de temel maddelerden biri olduğunu hatırlattı.