ExxonMobil kıdemli Başkan Yardımcısı Neil Chapman, Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nicos Anastasiades ile yaptıkları görüşmesinin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada yılın son çeyreğinde Kıbrıs adası açıklarında doğalgaz arama çalışmalarına başlayacaklarını duyurdu.
'HÜKÜMETLER ARASINDA TARTIŞILIP ÇÖZÜLECEK BİR KONU'
Chapman, ExxonMobil ve ortağı Katar Petrol'ün Kıbrıs'ın güneybatısındaki 10. blokta hidrokarbon araştırmasına odaklanacaklarını belirtti, ancak şirketin Kuzey Kıbrıs hükümetinin perşembe günü blokta sondaj ruhsatı için yaptığı davetin detaylarına henüz bakmadığını kaydetti.
Chapman ayrıca Türkiye'nin Kıbrıs'taki doğalgaz arama çalışmalarıyla ilgili uyarılarının "hükümetler arasında tartışılıp çözülecek" bir konu olduğunu söyledi.
Kıbrıs Cumhuriyeti Enerji Bakanı Yorgos Lakotripis, çarşamba günü 7'nci parselle ilgilenen çeşitli enerji şirketlerine ruhsat başvurusu için davet yaptıklarını söylemişti.
Geçen Pazar günü ise Kıbrıs Cumhuriyeti yetkililerinden yapılan açıklamada, İtalyan şirketi Eni'den kiralanan doğalgaz arama gemisinin ada açıklarında yapacağı sondaj çalışmasının, Türk askeri gemileri tarafından engellendiğini duyurmuştu.
Kıbrıs Cumhuriyeti geçen kasım ayında, Fransız Total ve İtalyan Eni enerji şirketleriyle vardığı mutabakat sonucu ada açıklarında bir blokta ortaklaşa doğalgaz aramaya başlayacaklarını duyurmuştu.
Şirketler daha önce çalışma yaptıkları 11 sayılı bloktan iyi sonuçlar alamamış olmamasına rağmen, altı numaralı blokta çalışmaya devam edeceklerini belirtmişti.
Eni, 2016'nın aralık ayından altı numaralı bloğun işletme hakkını, Total ile yüzde 50 ortaklık koşuluyla almıştı.
Total, işletmecisi olduğu 11 numaralı bloğun işletmesini ise yüzde 50 pay karşılığında Eni'ye vermişti.
Kıbrıs Cumhuriyeti yönetiminin, Kuzey Kıbrıs'a danışılmadan alınan tek taraflı kararı endişeyle karşıladığını belirten Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, Türkiye'nin hiçbir yabancı ülke, şirket veya geminin Doğu Akdeniz'deki yetki alanlarında izinsiz hidrokarbon arama faaliyetlerinde bulunmasına fırsat vermeyeceği bildirildi.
Kararın aynı zamanda Türkiye'nin bölgedeki kıta sahanlığında uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarını ihlal ettiği vurgulanan açıklamada, söz konusu sahanın önemli bir bölümün Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki kıta sahanlığının BM nezdinde de kayda geçirilen dış sınırlarının içinde yer aldığını duyurdu.