"Bir akşam bir haber patlıyor, ABD ile Türkiye arasında vize krizi deniyor. Bütün radyo ve TV'ler bu konuyu birkaç gün ele alıp sonra kriz çözüldü diyor. Sonra konuyu kadük oldu diye bırakıyor. Bugün başlayan kriz meselesi aslında yeni değil. Biz Türk-ABD ilişkilerinde bu krizi yıllardır yaşıyoruz. Çözemediğimiz için tekrar paketlenip karşımıza çıkıyor. Bu mevzu bir ay sonra gündemden düşünce tekrar göreceğiz. Eğer Donald Trump değil de başka bir başkan olsaydı bu sorunun cevabı tarih boyunca başka bir hadise yaşamadık, yaşanması da muhtemel değil derdim. Ama Trump ile ilgili şöyle bir mevzu var: ABD karar alma sistemi ciddi filtrelerden geçer. Trump'ta böyle bir filtreleme yok. Tak diye Tweet atıyor. Dışişleri de buradan öğreniyor. Konvansiyonel uluslararası sistemden farklı bir bakışla karşı karşıyayız.
NATO'nun alternatifi Türkiye için Şangay beşlisi değildir. Türkiye'nin NATO ile ittifak yapmasının tarihsel sebepleri var. Türkiye arayış içinde olamaz. Dünyada ABD ve Rusya'nın olduğu parametrelerden farklı yerdeyiz. Bugün Rusya ile iyiyiz ama üç gün önce uçak krizi yüzünden büyük sorunlar yaşamıştık. Önce rahip meselesi krizmiş gibi yapalım. Buna Pence ve seçmen kitlesi açısından baktık. ABD Türkiye'ye karşı yaptırımlar uyguluyoruz dedi. Rahip normalde suçsuz olarak salınsa da şu anda şaibe altına girdi. İlki ülkenin tansiyonu yükseltecek ilk açıklamalardan kaçınması lazım. Mesajlar atıldı. Kongrede kararlar ilerliyor. Beyaz Saray'dan herhangi resmi bir açıklama gelmedi. Bu açıklamanın ne olacağını görmemiz lazım. Trump'ın bu tarz attığı tweetlerin yüzde kaçı hayata geçmiş? Kaçında iş ilerlemiş?