‘EN BÜYÜK ÜZÜNTÜM İŞİNDEN OLANLAR İÇİN…'
"Gazeteden yana üzüntüm yok. Üzüntüm gazeteciler yüzünden. Büyük bir cesaretle gazeteyi kuran arkadaşların işsiz kalması üzücü. Bir gazetenin kapanmasındaki en kötü şey bu arkadaşların durumu. Bağımsız gazetecilik artık çok mevcut bir şey değil. Biz iyi gazetecilik yapma çabası içinde olduk. Buna imkanımızın fazla olduğu zamanlar oldu, az olduğu zamanlar oldu. Oradaki 200 gazeteci ve matbaa elemanı vardı. Onların önemli bir bölümü işsiz. Bu ne ilk ne de son kapanan gazete olacak. O arkadaşların durumundan dolayı sıkıntılıyım.
Beş ayrı gazeteden oluşan bir gazete yaptık. Başka bir boyut ve kağıt türü, farklı mizanpaj yaptık. Hürriyet gazetelerinde yapılan yazı işleri toplantılarında 10 bin satıp kapatırlar yazık harcanan paralara diyorlardı. O zaman Sabah gazetesini alan matbaalar güzelim biz alırız bunları diyorlardı. Ben çok satarız dediğimde gülüyorlardı. İlk günümüzde 250 bin satışta başladık ve yükselttik. Birinci senenin sonunda 450 bin satışlarına geldik.
Hızlı bir tiraj artışı oldu. Kamuoyu araştırmalarında etkinlikte Hürriyet ile birlikte zirveyi paylaşıyordu. Sonrasında olanlar malum. Ben bırakmak zorunda kaldım. Gelişmeler öyle gerektirdi. Zaten Turgay bey ile anlaşmam 5 yıllıktı. Heyecanım kaybolmamıştı ama bırakmak daha doğru olacaktı. Sonrasında gelen arkadaşlar başka bir habercilik yaptılar. Ama ekonomik koşullar izin vermedi. Biz bunu çıkardığımız zaman kağıdın tonu 600 dolar civarındaydı. Gazete bir liraydı. Bugün gazete hala 1 lira, kağıt 700 dolar ve dolar 4 kat pahalı. Dağıtımda adalet yok. 2000'de reklam piyasasının yüzde 60'ı gazetelerdeyken bugün yüzde 14'ü orada. Dağıtım bozuldu. Reklamlar başka saiklerle veriliyor. Habertürk kapanırken ne tek bir kuruş borcu var ne tek bir kuruş kredi kullanılmış.
‘DÜNYANIN HER YERİNDE MEDYA-SİYASET İLİŞKİSİ SORUNLU'
Cemaatin medya üstünde kurduğu baskıda gazete patronları da sıkıştı. Yargıyı kontrol altına almış FETÖ gerçeği, adaletten başka bir mekanizmaya dönüşmüş olması karşısında pek çok dostumuz direnmeye çalıştı ama bunu kıramadık. Benimle ilgili bir sürü bant çıktı. Buna ne kadar direnmeye çalıştık. Medyayı suçlayanlar aynı suçlama kendilerine gelse onlar bizim patronlar kadar direnebilir miydi? Evine kaçak bir balkon yapmak için neler yapıyor insanlar.
Hukuk yoksa veya bağımsız değilse patronların mesleğini değiştirmeleri çözüm değil. Sözcü'nün sahibinin gazetecilik dışında işi yok. Peki sahibi nerede? Çünkü hakkında kimsenin doğru diyemediği açılmış bir dava ve tutuklama kararı var. Şimdi siz Sözcü gazetesi sahibinin medya dışı işleri nedeniyle mi orada olduğunu düşünüyorsunuz? Diyelim ki bir muhalif internet sitesi kurdunuz. Adalet olmadığı için erişim yasağı getirilebilir. Bağımsız yargıdan başka bir şey değil demokrasi.
ABD'de Trump'ın yaptıklarını görüyorsunuz ve bağımsız yargı koruyor ülkeyi. Hepimizin ne iş yaparsak yapalım güvendiğimiz şey yargı. İşadamının da, vatandaşın da gazetecinin de ihtiyacı olan şey yargı. Miras davasından basit ticaret davasına kadar ihtiyacımız olan şey yargı."