4 sayfalık telefon mesajı, hem Hitler’in ölümüyle ilgili ayrıntılara, hem de can çekişen Nazi Almanyası’ndaki siyasi duruma ışık tutuyor.
Sputnik ilk kez bu benzersiz belgenin tam metnini yayınladı.
ÖNEMLİ PARLAMENTERLER
Nazi ordusundan (Wehrmacht) beyaz bayraklı bir grup subay, 1 Mayıs saat 8.00'de, Sovyetler Birliği’nin 8. Muhafız Ordusu'nun karşısına çıktı. Parlamenter gruba öncülük eden Kara Kuvvetleri Komutanı General Hans Krebs, Ordu Komutanı Vasili Çuykov’a önemli ve ivedi bir mesaj aktarması gerektiğini bildirerek, görüşme talep etti.
Hitler’in özel sekreteri Martin Bormann ve en sadık yandaşı Joseph Goebbels tarafından imzalanan mesajda, Stalin’e Adolf Hitler’in 30 Nisan 1945’te saat 15.50’de intihar ettiği bildiriliyordu.
General Krebs’in görevi sadece Sovyetler liderine Hitler’in ölümünü bildirmekten ibaret değildi. Köşeye sıkışan Naziler, barış müzakereleriyle savaşı sonlandırmanın bir yolunu arıyordu. Krebs, Nazi Almanyası’yla Sovyetler Birliği arasında ‘savaşta en büyük kayıpları yaşayan iki halkın yararına hizmet edecek bir barışın temellerini atmanın ne derece mümkün olduğunu netleştirmek üzere’ Stalin’le bizzat görüşmek üzere yetkili olduğunu belirtmişti.
Çuykov ve Krebs’in görüşmesi yaklaşık 5 saat sürdü. Krebs, Hitler’in Berlin’de intihar ettiğini, cesedininse vasiyetine uygun olarak yakıldığını bildirdi.
NAZİ ALMANYASI’NDAKİ ENTRİKALAR
Görüşmede, can çekişen Nazi elitlerinin arasındaki bölünme ile ilgili ilginç ayrıntılar da ortaya çıktı. Örneğin Goebbels’in Alman halkına Hitler’in ölümünün duyurulup duyurulmayacağı yönündeki soruya Krebs, şu yanıtı verdi:
“Hitler’in intiharını ve vasiyetini şimdilik duyurmayacağız, zira (Üçüncü Reich'ın önde gelen devlet adamlarından, Alman istihbaratı SS’in başkomutanı Heinrich) Himmler bunu öğrenirse, bu durumdan kendi hükümetini kurmak için faydalanmaya çalışır.”
Krebs’in misyonu tamamen başarısız oldu. Sovyet komutası müzakere etmeyi reddetti ve sadece koşulsuz teslimiyet söz konusu olabileceğini belirtti.
ÖNDERSİZ KALAN NAZİ YÖNETİMİ
1 Mayıs'ta Sovyetler Birliği Birinci Belarus Cephesi'nin komuta merkezine, Goebbels'in Berlin garnizonunun teslim olmayı reddettiği yönündeki mesajı ulaştı. Akşam saat 10.00’da Goebbels ve eşi Magda, daha önce 6 çocuğunu öldürerek intihar ettiler.
Neredeyse aynı zamanda General Krebs, Hitler’in sığınağında kaldığı odasında intihar etti. Martin Bormann, kuşatmayı kırarak kaçma girişimi sırasında öldürüldü. Bu arada cesedine hiçbir şekilde ulaşılamadığı için Nürnberg Uluslararası Askerî Ceza Mahkemesi tarafından gıyabında ölüm cezasına çarptırıldı.
Heinrich Himmler ise 23 Mayıs 1945’e kadar hayatta kaldı, fakat çavuş Heinrich Hitzinger adına düzenlenen sahte belgelerle getirildiği İngiliz esir kampında sorgudayken zehir alarak hayatına son verdi. Bir varsayıma göre gizli görüşmelerle ilgili bilgilerin ortaya çıkmasını istemeyen İngilizler, Himmler’e ‘son yolculuğuna’ çıkmasına yardım etti.
Telefon mesajıysa muhtemelen bir formalite icabı olarak düzenlendi, zira General Krebs Sovyet komuta merkezine ulaşır ulaşmaz Stalin, Hitler’in ölümü konusunda derhal telefonla bilgilendirildi.
Sovyet lider başlıca düşmanının intihar ettiği yönündeki haberi şüpheyle karşıladı. 2 Mayıs 1945'teyse tüm dünya, Alman radyosunun ‘Führer'in elinde silahla Berlin'i savunurken öldürüldüğünü’ bildirmesiyle Hitler’in ölümünü duymuş oldu. Önde gelen dünya basın kuruluşları haberi büyük bir coşkuyla karşıladı.
Moskova ise farklı bir tutum sergiledi. Sovyetler Birliği Telgraf Ajansı, 2 Mayıs 1945 yayınında, “Söz konusu haberler Almanların yeni bir oyunudur, Alman faşistlerin, Hitler’in ölümü ile ilgili iddiaları yayarak Hitler’e sahneden inerek yasadışı duruma geçme imkânı vermeyi umdukları ortada” ifadelerine yer verildi.