İntegral Yatırım Araştırma Direktörü Tuncay Turşucu, Türkiye ekonomisinin 2017 performansını, yüksek büyümeyi destekleyen unsurları ve 2018 beklentilerini RS FM'de değerlendirdi.
'TÜRKİYE EKONOMİSİ TÜKETİM HARCAMALARI İLE YÜKSEK BÜYÜME ELDE ETTİ'
2017'ye ilişkin beklentinin yüzde 7-7.5 aralığında olduğunu hatırlatan Tuncay Turşucu, yüzde 7.4'lük büyümenin sürpriz olmadığını ve bu nedenle de piyasalar üzerinde belirleyici bir etkisi olmadığını söyledi.
Türkiye ekonomisinin, sanayi-imalat ve tüketim harcamaları yani hizmetler sektörü ile büyüdüğünü ifade eden analist, 2017'de de büyümeyi sırtlayanın tüketim harcamaları olduğunun altını çizdi:
"2017'de sanayi sektöründe yüzde 9.2'lik bir yükseliş var, hizmetlerde ise bu oran 10.7. Bunlar miktarsal olarak büyümenin içerisinde önemli bir ağırlığa sahip. Yine tüketmişiz, harcamalarla öne çıkan bir ekonomik büyüme görüyoruz. Tabi biz daha çok üretimle büyüyen bir ekonomi olmak istiyoruz. Ancak dünyadaki pekçok ekonomi, ABD de bunun içerisinde, hizmetlerle yani tüketim harcamalarıyla öne çıkmış ekonomiler."
Finansal analist Tuncay Turşucu, 2017 yılındaki yüksek büyümeye devlet desteği, sektörel teşviklerin katkısının olduğunu da belirtti.
Devlet harcamalarında büyük artışlar olmamasına karşın alınan tedbirlerin ekonomiye etkileri olduğunun altını çizen Turşucu, son çeyrekte sanayideki yükselişi örnekledi: "Sanki bir itici güç var. Neredeyse durma noktasında olan sanayide tekrar hareketlilik yaşandı, ekonominin canlanması sağlandı. Burada örneğin Kredi Garanti Fonu'nun etkileri olduğunu düşünüyoruz. Faiz oranlarının yüzde 14 seviyelerinde olduğu bir süreçte yüzde 7,4'lük bir büyüme de bize teşviklerin katkısını gösteiyor."
'TEŞVİKLERLE SÜREN BÜYÜME, YÜKSEK CARİ AÇIK VE TL'DE KIRILGANLIĞI BERABERİNDE GETİRİR'
Tuncay Turşucu, yüzde 7.4'lük bir büyüme oranının dünya sıralamasında Türkiye'yi yukarı taşıyan güzel bir veri olduğunu ifade ederken, bazı risklere de dikkat çekti. Turşucu, teşviklerle elde edilen bu büyümenin faturasının, yüksek cari işlemler açığı, Türk Lirası'nda kırılganlık ve yüksek enflasyon olarak karşımıza çıktığına vurgu yaptı.
Analist, yüksek büyümeye ilişkin temponun 2018'de ise devam etmeyeceğini öngördü: "Cari açığın yükselmesi TL'nin daha fazla değer kaybetmesine neden olur, bu da bize yüksek enflasyon ve yüksek faiz olarak yansır. Bu temponun 2018'de süreceğini sanmıyoruz, yüzde 7'lerde bir büyüme beklemiyoruz. Beklentimiz yüzde 4-5 aralığında bir büyüme."