DÜNYA

AB Bakanı Çelik: Sığınmacı anlaşmasına devam etmenin hiçbir sebebi yok

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, AB ile yapılan göçmen anlaşmasını devam ettirmenin hiçbir sebebi olmadığını söyledi. Çelik, AB'nin Türkiye'ye verdiği sözleri de tutmadığını dile getirdi.
Sitede oku

Schulz'dan Merkel'e: Erdoğan’ın bizi parmağında oynatmasını daha ne kadar izleyeceksiniz?
Reuters'a konuşan Çelik, AB ile yapılan göç anlaşmasıyla ilgili olarak "Teknik olarak Türkiye'nin bu anlaşmayı sürdürmesi için hiçbir sebep yok" dedi ve şu ifadeleri kullandı:

"Sadece meseleyi göçmen anlaşmasında 3+3 milyar euronun gelmesine indirgiyorlar. O mekanizma da çok sağlıklı işlemiyor zaten. Türkiye'ye verdiğiniz sözleri tutuyor musunuz denildiğinde Türkiye'ye yapılan mali yardımdan ya da bununla ilgili sözleşmelerden bahsediyorlar. Peki bu anlaşmanın diğer maddeleri dediğimizde, o konuda herhangi bir şeyleri yok…Mesela Gümrük Birliği ve fasılların açılması meselesi? Avrupa gönüllü yerleştirme konusunda bir mesafe alabilmiş midir? Maalesef bunlar ilerlemiyor" diye konuştu.

'GÖÇMEN ANLAŞMASINDAN ÇEKİLİYOR MUSUNUZ?'

Almanya'daki koalisyon protokolünde Türkiye ile fasılların açılmayacağının belirtildiğini ve Avrupa Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu komiseri Johannes Hahn'ın da yeni fasıllar açılmayacağı açıklamasını hatırlatan Çelik, "Almanya'ya ve Hahn'a sormak lazım, 18 Mart anlaşmasından çekiliyor musunuz?" diye sordu.

Merkel ve Schulz düelloda Türkiye'yi tartıştı: Sığınmacı anlaşması doğruydu
Türkiye ile AB arasında 18 Mart 2016'da imzalanan göç anlaşması, Türkiye üzerinden AB'ye giden kaçak göçmenlerin Türkiye'ye geri gönderilerek resmi yollardan AB'ye yerleştirilmesini, bunun karşılığında Türkiye'ye mali yardımlar yapılmasını, Türk vatandaşlarına vize serbestisi sağlanmasını ve yeni fasılların açılması sürecinde ilerleme sağlanmasını öngörüyordu.

'UTANÇ VERİCİ BİR YAKLAŞIM'

Çelik, AB tarafından gelen 'imtiyazlı anlaşma' açıklamalarına da sert tepki göstererek şunları söyledi:

"Diyorlar ki 'tam üyelik müzakereleri ilerlemiyor. Onun yerine biz Türkiye'nin AB ile daha yoğun ilişki içinde olduğu bir anlaşma imzalayalım. Ya da Türk halkı ile AB arasında yoğun ilişkiler kuralım.' Bu utanç verici bir yaklaşım" diyen Çelik sözlerini, "İmtiyazlı ortaklık ve benzeri yaklaşımların hiçbirini ciddiye almıyoruz. Türkiye'ye böyle bir şey teklif edilemez…" 

Macron AB üyeliğine kapıyı kapadı
'TÜRKİYE, ANLAŞMANIN İÇİNDE NE VAR DİYE BAKMAYACAK BİLE'

Çelik, "'Türkiye ile tam üyelik müzakerelerini keseriz ama Türkiye'ye bir anlaşma öneririz, işte göçmen konusunda para veririz, terörle mücadele konusunda işbirliği yaparız' gibisinden bir yaklaşımla ister adına imtiyazlı ortaklık denilsin, ister başka bir şey denilsin Türkiye o anlaşmanın içinde ne var diye bile bakmayacaktır, kapağını açmadan geri gönderecektir. O teklif AB'ye aynen iade edilecektir" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 2018'in ilk yurt dışı ziyaretini 5 Ocak'ta Fransa'ya gerçekleştirmiş, ziyarette düzenlenen basın toplantısında Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron Türkiye'nin "Avrupa çapası" korunmakla birlikte belki de ilişkilerde üyelik dışında bir "ortaklık ya da işbirliğini" düşünmek gerektiğini söylemişti. AB'nin etkili ülkelerinden Almanya'da da muhafazakarlar ile sosyal demokratlar arasında ele alınan koalisyon protokolünde de Türkiye ile hiçbir faslın açılmayacağı ya da kapatılmayacağı ifadesine yer vermişti.

'BU DURUM BÖYLE SÜRDÜRÜLEMEZ'

2018'da herhangi bir fasıl açılmaması ya da Türkiye-AB liderler zirvesi yapılması, vize serbestisi ya da Gümrük Birliği süreçleri gibi Türkiye'nin istediği alanlarda ilerleme olmaması halinde Türkiye'nin nasıl bir yol izleyeceği sorulan Çelik şunları söyledi:

AB, Türkiye ile 'gerçekçi ilişki' istiyor: Sadece tatlı sözle olmaz
"Türkiye hiçbir müzakere masasından kalkmıyor, kalkmadı. Müzakere masasından kalkmak tezinizin zayıflığını, bundan vazgeçtiğinizi gösterir. Biz müzakere masasına oturun müzakere edelim diyoruz, onlar 'fasılları açmayalım, AB zirvesi yapmayalım' diyerek müzakere masasından kaçmaya çalışıyor. Öyle basın üzerinden konuşmakla, dolaylı yollarla bunlara karar verilemez. Oturacağız göreceğiz…Türkiye açısından durum şudur: Bu durum böyle sürdürülemez. Dolayısıyla net bir şey söylenmesi lazım."

'YAPILMASI GEREKEN TÜRKİYE-AB ZİRVESİ'

"Şu anda esasında yapılması gereken ilk iş Türkiye ile AB arasında bir devlet başkanları zirvesi düzenlenmesi" diyen Çelik, "Bulgaristan dönem başkanlığı buna sıcak bakıyor ama Komisyon Başkanı Juncker 'Yapabilir miyiz, yapamaz mıyız bundan emin değilim' gibisinden bir açıklama yaptı. Bu meseleler konuşulmalıdır" dedi.

Die Welt: Almanya ve Türkiye masaya oturuyor
Son olarak geçen yıl Temmuz ayında Brüksel'e giderek AB yetkilileri ile temaslarda bulunan Çelik, önümüzdeki hafta da Brüksel'e giderek hem zirve konusunu hem de ilişkilerin diğer boyutlarını görüşeceğini açıkladı.

Bulgaristan'ın ardından 1 Temmuz'da dönem başkanlığını Türkiye'nin AB üyeliğine ciddi muhalefeti ile tanınan Avusturya devralacak.

'AVUSTURYA DÖNEM BAŞKANLIĞINI YOK SAYARIZ'

Çelik, "Eğer tutumları bu şekilde devam ederse, şu andaki mesajları vermeyi sürdürürlerse Avusturya dönem başkanlığını yok hükmünde sayacağız. Ben herhangi ülke dönem başkanı olmadan ya da olduğunda hemen ziyaret ederim, ama tutumları bu şekilde devam ederse Avusturya ile böyle bir ziyaretimiz olmayacak. Daha pozitif bir tavra dönerlerse tabii ki bizden de aynı pozitif tutumu göreceklerdir" dedi.

Schulz: Alman tutuklular serbest bırakılmazsa, Gümrük Birliği genişletilmemeli
GÜMRÜK BİRLİĞİ'NİN GÜNCELLENMESİ VE VİZE SERBESTİSİ SÜRECİ

2018 yılında Gümrük Birliği'nin (GB) güncellenmesi ve vize serbestisi sürecinde bir ilerleme bekleyip beklemediği sorulan Çelik şunları söyledi:

"Gümrük Birliği meselesinde Almanya'nın yaklaşımın çok yanlış olduğunu düşünüyorum. Serbest ticaret bu kadar tartışılıyor, GB de teknik bir süreç. Ama ilk defa teknik bir süreci siyasi bir mesele haline getiriyor AB ve Almanya bunu yapıyor. Üstelik güncelleme AB'nin öncelikle teklifiydi. Şu andaki halinden ileri gitmek istemiyorlarsa kendileri bilir."

Göç anlaşmasının maddeleri arasında yer alan vize serbestisi sürecinde gerekli kriterlerin yerine getirilmesi konusunda Türkiye'nin hazırladığı teklifin 'epeyce olgunlaştığını' belirten ve Başbakan Binali Yıldırım ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın onayı alındıktan sonra AB'ye sunulacağını belirten Çelik, "Bu sürecin hızlı işleyeceğini düşünüyorum" dedi.

'TERÖRLE MÜCADELEDEKİ DEĞİŞİKLİK ANA PERSPEKTİFİMİZİ DEĞİŞTİRMEYECEK'

Ancak Çelik, "Biz çok önemli bir terörle mücadele yürütüyoruz. Yapacağımız değişiklikler, eğer olacaksa bile, terörle mücadele konusundaki ana perspektifimizi değiştirmeyen, herhangi bir şekilde zaafa uğratmayan teklifler olacaktır" ifadelerini de kullandı.

AB vize serbestisi için yerine getirilmesi gereken kriterler bağlamında Türkiye'nin terörle mücadele kanununda değişiklik yapmasını talep etmiş, Ankara'nın bu talebi karşılamaması nedeniyle süreç tıkanmıştı.

Afrin harekat planının detayları belli oldu
'AB BU KONUDA NE DİYOR MERAK EDİYORUM'

Türkiye'nin terörle mücadelesi konusunda AB'den daha aktif destek beklediğini belirten Çelik, "Bakın Suriye'nin kuzeyindeki terör unsurlarından Türkiye'ye taciz atışları yapılıyor. AB bu konuda ne diyor duymak istiyorum. Niye Türkiye'nin yanında olduğunu ifade etmiyor? Teröre karşı mücadelesinde Türkiye'nin sınırlarının korunması için AB önemli bir aday ülke ile ilgili olarak niye tavrını ortaya koymuyor?" ifadelerini kullandı. 

Yorum yaz