Estonya'dan bugün devraldığı AB Dönem Başkanlığını 30 Haziran 2018'e kadar yürütecek olan Bulgaristan'ın programına göre, AB'de ekonomi ve sosyal uyum konularına öncelik verilecek. Ayrıca, AB içerisinde ekonomik ve parasal birliğin daha fazla derinleştirilmesi hedeflenecek.
Bulgaristan, AB'deki düşük siyasi ağırlığı ve birliğin içindeki en düşük gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYİH) göstergesine rağmen ülkelerin arasında uzlaşı bulmanın yollarını arayacak. Diğer yandan AB ülkeleri arasında yolsuzlukların en çok baş gösterdiği ülke olan Bulgaristan'ın bu konumu da, ülkenin birliğin içindeki otoritesini baltalıyor.
Sofya Yönetimi'nin 6 aylık çalışma programında Batı Balkan ülkelerinin adaylık süreçleri, göç sorunu, güvenlik ve dijital ekonomi başlıkları öne çıkıyor.
Programa göre Batı Balkanlar'daki aday ülkelerden Arnavutluk, Bosna Hersek, Makedonya, Karadağ ve Sırbistan'ın, ayrıca Kosova'nın da katılım reformları desteklenecek ve bölge ülkelerine daha fazla destek verilecek.
Sofya yönetimi ayrıca bu ülkelerin AB ile ulaşım altyapısını geliştirmeyi, ortak bir enerji, dijital ve eğitim altyapısı geliştirmeyi planlıyor.
AB'nin dış sınırlarının güvenliğinin artırılması, daha etkin bir göç yönetimi ve üye ülkeler arasında savunma alanında iş birliğini daimi hale getirmeyi öngören Yapılandırılmış Daimi İşbirliği (PESCO) projesinin uygulanması sağlanacak.
Ancak bilindiği üzere 2015'te yaşanan göç krizinde AB ülkeleri arasında başlayan bölünme, hala sürüyor. Polonya, Çek Cumhuriyeti, Slovakya ve Macaristan, AB'nin diğer ülkelerine gelen sığınmacıların kabulü için zorunlu kota uygulamasına kararlı bir şekilde karşı çıkıyor.
Diğer yandan AB'nin pek çok ülkesi, Avrupa Komisyonu (AK) ve Avrupa Parlamentosu (AP), zorunlu kotalara destek veriyor.
Ayrıca İngiltere'nin AB'den ayrılması (Brexit) konusunun da Bulgaristan'ın AB'ye başkanlık edeceği yılın ilk 6 ayna damga vurması bekleniyor.