https://anlatilaninotesi.com.tr/20250919/cumhurbaskani-erdogan-tum-dunyada-artik-turk-savunma-sanayinin-hamleleri-konusuluyor-1099513045.html
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Değil size kitabeyi, Kudüs-ü Şerif'e ait tek bir çakıl taşını dahi vermeyiz'
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Değil size kitabeyi, Kudüs-ü Şerif'e ait tek bir çakıl taşını dahi vermeyiz'
Sputnik Türkiye
Tüm dünyada artık Türk savunma sanayinin hamlelerinin konuşulduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tüm ambargolara rağmen elde ettiğimiz kazanımlar asla... 19.09.2025, Sputnik Türkiye
2025-09-19T17:48+0300
2025-09-19T17:48+0300
2025-09-19T18:10+0300
türki̇ye
recep tayyip erdoğan
siloam yazıtı
siloam tableti
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e9/09/13/1099513848_0:160:3072:1888_1920x0_80_0_0_8ae38a5ba1a9e073ed13759503f5f347.jpg
İstanbul'da düzenlenen TEKNOFEST'e katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin teknoloji ve özellikle savunma sanayinde farklı ivme yakaladığını belirtti. Erdoğan, "Tüm dünyada artık Türk savunma sanayinin hamleleri konuşuluyor. Tüm ambargolara rağmen elde ettiğimiz kazanımlar asla tesadüf değildir. Türkiye'nin yerli ve milli teknolojide eriştiği bu nokta birileri tarafından bize gençler altın tepside sunulmadı." dedi. Erdoğan konuşmasında, "Geçen gün bir tanesi çıkmış Siloam Kitabesi'ni vermediğimiz için bize nefret kusuyor. Değil size kitabeyi, Kudüs-ü Şerif'e ait tek bir çakıl taşını dahi vermeyiz" ifadelerini kullandı.Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından önemli satır başları şöyle; "Gençlerimiz duruşlarıyla, cesaretleriyle, özgüvenleriyle işte bugün olduğu gibi ortaya koydukları muhteşem eserlerle büyük ve güçlü Türkiye'nin taşlarını döşüyor. Tüm samimiyetimle bütün kalbimle inanarak söylüyorum; sizin gibi zihni ve ufku açık merak ve iştiyakı diri hem şahsiyetiyle hem de geliştirdiği ürünlerle göz kamaştıran genç arkadaşlarımızı gördükçe inanın istikbale daha bir güvenle bakıyoruz. 1 milyon 200 bin yarışmacı katıldıSınırlarımızı aşan bu başarı tablosunu fikir ve icatlarıyla süsleyen siz genç arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. Gözlerinizdeki ışık hiç sönmesin. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımıza, T3 Vakfımıza tüm paydaşlarımıza teşekkürlerimi iletiyorum. Bu yıl 64 farklı yarışmaya 81 il yanı sıra 96 ülkeden 565 bin takım ve 1 milyon 200 bin yarışmacı katıldı. Finale kalan 13 bin yarışmayla birlikte ödül kazanacak takımlarımızı kutluyorum. Tüm dünyada artık Türk savunma sanayinin hamleleri konuşuluyorArtık tüm dünyanın ikrar ettiği bir hakikati burada ifade etmek isterim. Türkiye olarak teknolojide ve özellikle savunma sanayinde farklı ivme yakalamış durumdayız. Tüm dünyada artık Türk savunma sanayinin hamleleri konuşuluyor. Tüm ambargolara rağmen elde ettiğimiz kazanımlar asla tesadüf değildir. Türkiye'nin yerli ve milli teknolojide eriştiği bu nokta birileri tarafından bize gençler altın tepside sunulmadı. Buralara dişimizle, tırnağımızla geldik. Alın teri, yürek teri dökerek geldik. Gecemizi gündüzümüze katarak geldik. Sabırla ve samimiyetle çalışarak geldik. İnancımızı ve umudumuzu koruyarak geldik.Çok uğraştık, çok zorluk çektikHer aşamasında adeta canımızı ortaya koyarak geldik. Çok uğraştık, çok zorluk çektik, çok bedel ödedik. Hedeflerimizle aramıza hiçbir engelin girmesine izin vermedik. Türkiye'nin başarılarının gerisinde zorluklar, baskılar, tehditler karşısında yılmadan mücadele eden vatan evlatlarının tertemiz emekleri vardır. Ürettiğimiz her üründe geliştirdiğimiz her teknolojide ülkesi için tüm varlığını ortaya koyan fedakâr insanların gayretleri vardır. Bugün karada, havada ve denizde kendi ürettiğimiz ürün ve sistemlerle yeni başarı hikayeleri yazıyoruz. Savunma ihracatında dünyanın en büyük 11. ülkesi konumundayız. İHA ve SİHA teknolojisinde dünyada ilk 3'teyiz. Tasarımda, seri üretime kendi savaş gemisini denize indiren 10 ülkeden biriyiz. İHA ve SİHA'larımızla tamamı yerli üretim uçak ve helikopterlerimizle gök vatanda çıkarma gemilerimiz insansız deniz araçları, firkateynlerimiz, karakol ve mayın gemilerimizle mavi vatanda yeni nesil insansız araçlar, tanklarımız ve otonom zırhlı muhabere araçları, kontrol, radar, elektronik harp sistemlerimizle karada gücümüze güç katıyoruz.27 Ağustos'ta 47 araçtan oluşan Çelik Kubbe'yi envanterimize katarak tarihi bir eşiği daha geride bıraktık. Bütün bunlar sadece birer başlangıç. Savunma sanayi destanımızı yazmaya henüz yeni başladık. Önümüzdeki dönemde gurur verici müjdelerimiz olacak. Sadece savunma sanayide değil yapay zeka teknolojilerinde de atılımların hazırlığı içindeyiz. Türkiye'nin sosyal medyası elektronik sosyal hizmete girdi. Biz de orada yerimizi aldık. Dijital tekelleşmeye karşı bir itiraz olarak gördüğümüz NSosyal'in 1 milyon 300 bini aşkın kullanıcıya ulaşması son derece sevindirici. Nereden nereye?Kutlu bir yolculuğun ortasındayızDezenformasyonun etrafımızı kuşattığı dönemde bu platform hakikati arayan gençlerimiz için bir çıkış yolu olacaktır. Kızıl elmamız olan Türkiye Yüzyılı'nın inşası başlamıştır. Kutlu bir yolculuğun ortasındayız. Artık bundan geriye dönüş olmayacak. Emin adımlarla hedefe yürüyoruz ve yürüyeceğiz. Bu mübarek kervan inşallah kazasız, belasız menziline ulaşacaktır. Son günlerde kan tüccarlarının şahsımız ve Kudüs'le ilgili hezeyanların arka planında bu hakikatin onlar tarafından da bilinmesi vardır. Türkiye bu artık gücüyle mazlumlara umut zalimlere korku veriyor.Kudüs tüm insanlığın onurudurGeçen gün bir tanesi çıkmış ecdadın emaneti olan Siloam Kitabesi'ni vermediğimiz için bize nefret kusuyor. Kim olduğunu anladınız değil mi? Siz anladıysanız mesele kalmadı. İlk kıblemiz Kudüs-ü Şerif'le ilgili hadsiz ifadelerle kendince bir şeyler deniyor. Onların ne yapmaya çalıştığının bilincindeyiz. Kudüs tüm insanlığın onurudur, izzetidir, şerefidir. Kudüs'ü savunmak barışı ve insanlığın ortak değerlerini savunmaktır. Kudüs'e yönelik her saldırı karşısında bu mübarek beldeye, övünmüş şehre kara sevdalı serdengeçtileri bulacaktır. Bir de utanmadan halen kitabenin peşine düşüyor. Değil size o kitabeyi Kudüs-ü Şerif'e ait tek bir çakıl taşını dahi vermeyiz.Sultan Abdülhamid verdi mi? Alabildiniz mi? Biz Sultan Abdülhamid'lerin torunuyuz, aynı yolda gidiyoruz. Bu can bu tende olduğu müddetçe ecdadın emanetlerini sahip çıkacak Kudüs'ten elimizi hiç çekmeyeceğiz. Biz müslümanlarla birlikte tüm insanların haklarını savunmaya devam edeceğiz. 1967 sınırları dahilinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen Filistin devleti kuruluncaya dek mücadelemiz sürecek."
türki̇ye
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
2025
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
SON HABERLER
tr_TR
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e9/09/13/1099513848_171:0:2902:2048_1920x0_80_0_0_8f558c054b2946680150e9e5aceb9472.jpgSputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
recep tayyip erdoğan, siloam yazıtı, siloam tableti
recep tayyip erdoğan, siloam yazıtı, siloam tableti
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Değil size kitabeyi, Kudüs-ü Şerif'e ait tek bir çakıl taşını dahi vermeyiz'
17:48 19.09.2025 (güncellendi: 18:10 19.09.2025) Tüm dünyada artık Türk savunma sanayinin hamlelerinin konuşulduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tüm ambargolara rağmen elde ettiğimiz kazanımlar asla tesadüf değildir" ifadelerini kullandı.
İstanbul'da düzenlenen TEKNOFEST'e katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin teknoloji ve özellikle savunma sanayinde farklı ivme yakaladığını belirtti. Erdoğan, "Tüm dünyada artık Türk savunma sanayinin hamleleri konuşuluyor. Tüm ambargolara rağmen elde ettiğimiz kazanımlar asla tesadüf değildir. Türkiye'nin yerli ve milli teknolojide eriştiği bu nokta birileri tarafından bize gençler altın tepside sunulmadı." dedi. Erdoğan konuşmasında, "Geçen gün bir tanesi çıkmış Siloam Kitabesi'ni vermediğimiz için bize nefret kusuyor. Değil size kitabeyi, Kudüs-ü Şerif'e ait tek bir çakıl taşını dahi vermeyiz" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından önemli satır başları şöyle;
"Gençlerimiz duruşlarıyla, cesaretleriyle, özgüvenleriyle işte bugün olduğu gibi ortaya koydukları muhteşem eserlerle büyük ve güçlü Türkiye'nin taşlarını döşüyor. Tüm samimiyetimle bütün kalbimle inanarak söylüyorum; sizin gibi zihni ve ufku açık merak ve iştiyakı diri hem şahsiyetiyle hem de geliştirdiği ürünlerle göz kamaştıran genç arkadaşlarımızı gördükçe inanın istikbale daha bir güvenle bakıyoruz.
1 milyon 200 bin yarışmacı katıldı
Sınırlarımızı aşan bu başarı tablosunu fikir ve icatlarıyla süsleyen siz genç arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. Gözlerinizdeki ışık hiç sönmesin. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımıza, T3 Vakfımıza tüm paydaşlarımıza teşekkürlerimi iletiyorum. Bu yıl 64 farklı yarışmaya 81 il yanı sıra 96 ülkeden 565 bin takım ve 1 milyon 200 bin yarışmacı katıldı. Finale kalan 13 bin yarışmayla birlikte ödül kazanacak takımlarımızı kutluyorum.
Tüm dünyada artık Türk savunma sanayinin hamleleri konuşuluyor
Artık tüm dünyanın ikrar ettiği bir hakikati burada ifade etmek isterim. Türkiye olarak teknolojide ve özellikle savunma sanayinde farklı ivme yakalamış durumdayız. Tüm dünyada artık Türk savunma sanayinin hamleleri konuşuluyor. Tüm ambargolara rağmen elde ettiğimiz kazanımlar asla tesadüf değildir. Türkiye'nin yerli ve milli teknolojide eriştiği bu nokta birileri tarafından bize gençler altın tepside sunulmadı. Buralara dişimizle, tırnağımızla geldik. Alın teri, yürek teri dökerek geldik. Gecemizi gündüzümüze katarak geldik. Sabırla ve samimiyetle çalışarak geldik. İnancımızı ve umudumuzu koruyarak geldik.
Çok uğraştık, çok zorluk çektik
Her aşamasında adeta canımızı ortaya koyarak geldik. Çok uğraştık, çok zorluk çektik, çok bedel ödedik. Hedeflerimizle aramıza hiçbir engelin girmesine izin vermedik. Türkiye'nin başarılarının gerisinde zorluklar, baskılar, tehditler karşısında yılmadan mücadele eden vatan evlatlarının tertemiz emekleri vardır. Ürettiğimiz her üründe geliştirdiğimiz her teknolojide ülkesi için tüm varlığını ortaya koyan fedakâr insanların gayretleri vardır.
Bugün karada, havada ve denizde kendi ürettiğimiz ürün ve sistemlerle yeni başarı hikayeleri yazıyoruz. Savunma ihracatında dünyanın en büyük 11. ülkesi konumundayız. İHA ve SİHA teknolojisinde dünyada ilk 3'teyiz. Tasarımda, seri üretime kendi savaş gemisini denize indiren 10 ülkeden biriyiz. İHA ve SİHA'larımızla tamamı yerli üretim uçak ve helikopterlerimizle gök vatanda çıkarma gemilerimiz insansız deniz araçları, firkateynlerimiz, karakol ve mayın gemilerimizle mavi vatanda yeni nesil insansız araçlar, tanklarımız ve otonom zırhlı muhabere araçları, kontrol, radar, elektronik harp sistemlerimizle karada gücümüze güç katıyoruz.
27 Ağustos'ta 47 araçtan oluşan Çelik Kubbe'yi envanterimize katarak tarihi bir eşiği daha geride bıraktık. Bütün bunlar sadece birer başlangıç. Savunma sanayi destanımızı yazmaya henüz yeni başladık. Önümüzdeki dönemde gurur verici müjdelerimiz olacak. Sadece savunma sanayide değil yapay zeka teknolojilerinde de atılımların hazırlığı içindeyiz. Türkiye'nin sosyal medyası elektronik sosyal hizmete girdi. Biz de orada yerimizi aldık. Dijital tekelleşmeye karşı bir itiraz olarak gördüğümüz NSosyal'in 1 milyon 300 bini aşkın kullanıcıya ulaşması son derece sevindirici. Nereden nereye?
Kutlu bir yolculuğun ortasındayız
Dezenformasyonun etrafımızı kuşattığı dönemde bu platform hakikati arayan gençlerimiz için bir çıkış yolu olacaktır. Kızıl elmamız olan Türkiye Yüzyılı'nın inşası başlamıştır. Kutlu bir yolculuğun ortasındayız. Artık bundan geriye dönüş olmayacak. Emin adımlarla hedefe yürüyoruz ve yürüyeceğiz. Bu mübarek kervan inşallah kazasız, belasız menziline ulaşacaktır. Son günlerde kan tüccarlarının şahsımız ve Kudüs'le ilgili hezeyanların arka planında bu hakikatin onlar tarafından da bilinmesi vardır. Türkiye bu artık gücüyle mazlumlara umut zalimlere korku veriyor.
Kudüs tüm insanlığın onurudur
Geçen gün bir tanesi çıkmış ecdadın emaneti olan Siloam Kitabesi'ni vermediğimiz için bize nefret kusuyor. Kim olduğunu anladınız değil mi? Siz anladıysanız mesele kalmadı. İlk kıblemiz Kudüs-ü Şerif'le ilgili hadsiz ifadelerle kendince bir şeyler deniyor. Onların ne yapmaya çalıştığının bilincindeyiz. Kudüs tüm insanlığın onurudur, izzetidir, şerefidir. Kudüs'ü savunmak barışı ve insanlığın ortak değerlerini savunmaktır. Kudüs'e yönelik her saldırı karşısında bu mübarek beldeye, övünmüş şehre kara sevdalı serdengeçtileri bulacaktır. Bir de utanmadan halen kitabenin peşine düşüyor. Değil size o kitabeyi Kudüs-ü Şerif'e ait tek bir çakıl taşını dahi vermeyiz.
Sultan Abdülhamid verdi mi? Alabildiniz mi? Biz Sultan Abdülhamid'lerin torunuyuz, aynı yolda gidiyoruz. Bu can bu tende olduğu müddetçe ecdadın emanetlerini sahip çıkacak Kudüs'ten elimizi hiç çekmeyeceğiz. Biz müslümanlarla birlikte tüm insanların haklarını savunmaya devam edeceğiz. 1967 sınırları dahilinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen Filistin devleti kuruluncaya dek mücadelemiz sürecek."