https://anlatilaninotesi.com.tr/20250410/dinlenirken-ortaya-cikan-titremeler-parkinson-belirtisi-olabilir-65-yas-ustu-her-100-kisiden-birini-1095282485.html
Para sayar gibi titremeler Parkinson belirtisi olabilir: 65 yaş üstü her 100 kişiden birini tehdit ediyor
Para sayar gibi titremeler Parkinson belirtisi olabilir: 65 yaş üstü her 100 kişiden birini tehdit ediyor
Sputnik Türkiye
65 yaş üstünde her 100 kişiden bir ya da ikisinde Parkinson görülüyor. Dünyada 10 milyondan fazla Türkiye'de ise 150 binden fazla parkinson hastası bulunuyor. Peki parkinson nedir? Parkinson'un belirtileri neler?
2025-04-10T13:38+0300
2025-04-10T13:38+0300
2025-04-10T17:56+0300
sağlik
parkinson
parkinson hastalığı
yaşlı nüfus
türkiye
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e7/06/09/1072228512_0:0:865:486_1920x0_80_0_0_7c1736c841b6edd21cae5ccdb697eaec.jpg
Yarın 11 Nisan Dünya Parkinson Günü. Yaşla birlikte ortaya çıkan, 65 yaş üstünde her 100 kişiden bir ya da ikisinde görülürken, dünya genelinde 10 milyondan fazla Parkinson hastası bulunuyor. Araştırmalara göre, 'dünyada en hızlı büyüyen' nörolojik hastalık olan Parkinson ile mücadele eden kişi sayısının 2050'de iki katına çıkması bekleniyor. Türkiye'de ise 150 binden fazla parkinson hastası olduğu belirtiliyor. Peki parkinson nedir? Parkinson hastalığının belirtileri nelerdir? Kimler risk altında? Parkinson'un tedavisi var mı? Parkinson nedir? Parkinson belirtileri nelerdir?Parkinson, dopamin seviyelerinin düşmesine neden olan beyin sinir hücre hasarının yol açtığı, elde titreme ile başlayan, kas sertliği yanı sıra denge kaybı gibi kontrolün bulunmadığı belirtiler gösteren ve yavaş ilerleyen nörolojik bir hastalık olarak tanımlanıyor. Dopamin'in vücudun hareket kontrolünde önemli bir rolü olan kimyasal bir madde olduğunu söyleyen Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Yaşar Kütükçü, “Bu hücre kayıplarının devam etmesi bir süre sonra Parkinson’a ait bulgu ve belirtileri ortaya çıkarıyor. Rahatsızlığın dört ana belirtisi; hareketlerin yavaşlaması, istirahat halinde ortaya çıkan tremor adlı tiremeler, kaslarda sertlik ve vücudun denge yeteneğinin zayıflaması anlamına gelen postür reflekslerinde azalmadır” dedi.Parkinson’un yavaş ilerleyen bir beyin hastalığı olduğundan bahseden Prof. Dr. Yaşar Kütükçü, “Ancak hastalığın ilerlemesiyle; fleksiyon postürü dediğimiz vücudun öne ve yanlara doğru eğilmesi, donma diye isimlendirdiğimiz harekete başlamada zorluk, unutkanlık, psikiyatrik bulgular, kabızlık gibi sindirim sistemi problemleri, ürolojik belirtiler ve çoğu hastada görülen uyku bozuklukları gibi diğer sistem etkilenmeleri de ortaya çıkar” dedi.Parkinson tedavi edilir mi? Parkinson'un tedavisi var mı?Hastalığın ilerleyişini tamamen durduracak bir tedavi yöntemi henüz olmasa da Parkinson’un yaşam süresini kısaltmadığını vurgulayan Kütükçü, “Hastaların şikayetlerine yönelik tedavilerle hayat kalitesi yıllar boyu korunabilir. Özellikle doğru tanı konmuş hastalarda tedaviye yüzde 90 oranında olumlu cevap alınması önemli bir gerçek. Tedavi seçeneklerini ise ilaç, cerrahi ve diğer yöntemler olarak sınıflandırabiliriz. Piyasada çok çeşitli ve etkili ilaçlar bulunduğu için tüm tedavi planının deneyimli bir nörolog tarafından yapılması kritik” ifadelerini kullandı.Parkinson riskini yüzde 70 artırıyorProf. Dr. Kütükçü'nün dikkat çektiği bir nokta ise parkinson riskini artıran unsurlar. Özellikle toksik etkileri nedeniyle tarım ve böcek ilaçlarına maruz kalanlarda Parkinson riskinin yüzde 70 oranında arttığı biliniyor. Diğer tehlike faktörleri ise; kırsal yaşam, çiftçilik, kuyu suyu tüketimi, kafa travması ve hayvansal yağların fazla kullanımı olarak sıralanabilir. Para sayar tarzı titremelere dikkat!İstanbul Atlas Üniversitesi Rektörü, Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ersoy Kocabıçak da parkinson hastalığının beyinde dopamin adı verilen maddenin azalmasıyla ortaya çıkan ve genellikle ileri yaşlarda görülen kronik ilerleyici bir hastalık olduğunu belirterek şu bilgileri paylaştı: “Hastalık genellikle bir vücut yarısında görülen bulgularla başlar ve yavaş ilerler. Hareketlerde yavaşlama, genellikle istirahat halinde görülen ve para sayar tarzda diyebileceğimiz el titremesi, eklemlerde görülen katılık ve sertlik, küçük adımlarla yürüme ve yürüyüş bozuklukları hastaların yaşam kalitesini bozan en önemli hastalık bulgularıdır”Prof. Dr. Ersoy Kocabıçak, bu şikayetlerin ve bulguların yanında konuşma bozukluğu, yüz mimiklerinin kaybı nedeniyle gelişen maske yüz, bağırsak hareketlerinin azalması nedeniyle olan kabızlık, koku almada azalma, eklemlerde ve kaslarda gerginlik ve ağrı, uyku problemleri, depresyon ve bazı psikolojik sorunların da hastalığın azımsanmayacak ölçüde şikayete neden olan bulguları arasında sayılabileceğini söyledi.Bu belirtileri görmezden gelmeyinParkinson hastalığı bulguları arasında en sık rastlanan bulgunun el titremesi olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Kocabıçak, “Titreme özellikle hasta bir şey yapmazken yani istirahat halinde ortaya çıkar. Hareketlerde yavaşlama olur, hastalar öne bükük şekilde ellerini sallamadan yürümeye başlar. Hastaların mimiklerinde azalma olur ve hastaların bakışları donuklaşır. El yazısında küçülme görülür. Titreme, yavaşlık vücudun bir tarafında başlar zamanla diğer tarafta da görülebilir. Denge bozukluğu gelişebilir” uyarısında bulundu. Prof. Dr. Ersoy Kocabıçak, hareketle ilgili bulguların dışında uyku sırasında aşırı hareket etme ve bağırma gibi uyku bozukluklarının, zihinsel yeteneklerde bozulma, özellikle ayağa kalkınca olan tansiyon düşüklüğü, göz kararması ve kabızlığın diğer bulgular arasında yer aldığını ifade etti.İlk birkaç yıl 'balayı dönemi'Günümüzde Parkinson hastalığının tedavisinde önemli gelişmeler olduğunu belirten Prof. Dr. Kocabıçak, “Ağız yoluyla alınan ilaçların yanında, hastalığa yönelik yapılan basit ameliyatlar, sürekli ilaç salınımı yapan pompalar, deriye yapıştırılan ilaçlar, ince bağırsakta çözünen ilaçlar bunlardan bazılarıdır. Tedavide esas olan eksik maddelerin yerine konmasıdır. Hastalıktaki sorun “dopamin” eksikliği olduğundan bu madde bir şekilde beyinde tamamlanmalıdır. Önemli olan hastaya ve hastalığın aşamasına göre doğru tedavinin şeklinin seçilmesi, dozunun ayarlanması ve yakın takibin yapılmasıdır” dedi.Hastalığın tanısının konulmasıyla birlikte ilaç tedavisine başlandığını, hastaların ilk birkaç yıl sanki hiç hasta olmamış gibi hastalanmadan önceki yaşamlarına dönebildiğini belirten Prof. Dr. Kocabıçak, bu dönemin balayı dönemi olarak adlandırıldığını söyledi. Hastalığın ilerleyen yıllarında beyin pili ameliyatının gündeme gelebileceğini kaydeden Prof. Dr. Kocabıçak şunları söyledi:
https://anlatilaninotesi.com.tr/20250318/yaslilikta-genc-kalmanin-10-puf-noktasi--1094585987.html
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
2025
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
SON HABERLER
tr_TR
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e7/06/09/1072228512_108:0:756:486_1920x0_80_0_0_7b9de94fcd0d127310d216132dca7b3f.jpgSputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
parkinson nedir, parkinson belirtileri, parkinson tedavi edilir mi, parkinson nedir belirtileri, parkinson hastalığı belirtileri, parkinson ilaçla tedavi edilir mi, parkinson ilacı var mı, parkinson kimi etkiler, parkinson ameliyatı, parkinson beyin pili, 11 nisan dünya parkinson günü, 11 nisan ne günü
parkinson nedir, parkinson belirtileri, parkinson tedavi edilir mi, parkinson nedir belirtileri, parkinson hastalığı belirtileri, parkinson ilaçla tedavi edilir mi, parkinson ilacı var mı, parkinson kimi etkiler, parkinson ameliyatı, parkinson beyin pili, 11 nisan dünya parkinson günü, 11 nisan ne günü
Para sayar gibi titremeler Parkinson belirtisi olabilir: 65 yaş üstü her 100 kişiden birini tehdit ediyor
13:38 10.04.2025 (güncellendi: 17:56 10.04.2025) En sık görülen beyin ve sinir hastalıklarından Parkinson, 65 yaş üstü her 100 kişiden bir ya da ikisini tehdit ediyor. Yaş ilerledikçe görülme olasılığı artıyor, genetik ve çevresel faktörler hastalığın ortaya çıkmasını etkiliyor.
Yarın 11 Nisan Dünya Parkinson Günü. Yaşla birlikte ortaya çıkan, 65 yaş üstünde her 100 kişiden bir ya da ikisinde görülürken, dünya genelinde 10 milyondan fazla Parkinson hastası bulunuyor. Araştırmalara göre, 'dünyada en hızlı büyüyen' nörolojik hastalık olan Parkinson ile mücadele eden kişi sayısının 2050'de iki katına çıkması bekleniyor. Türkiye'de ise 150 binden fazla parkinson hastası olduğu belirtiliyor. Peki parkinson nedir? Parkinson hastalığının belirtileri nelerdir? Kimler risk altında? Parkinson'un tedavisi var mı?
Parkinson nedir? Parkinson belirtileri nelerdir?
Parkinson, dopamin seviyelerinin düşmesine neden olan beyin sinir hücre hasarının yol açtığı, elde titreme ile başlayan, kas sertliği yanı sıra denge kaybı gibi kontrolün bulunmadığı belirtiler gösteren ve yavaş ilerleyen nörolojik bir hastalık olarak tanımlanıyor. Dopamin'in vücudun hareket kontrolünde önemli bir rolü olan kimyasal bir madde olduğunu söyleyen Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Yaşar Kütükçü, “Bu hücre kayıplarının devam etmesi bir süre sonra Parkinson’a ait bulgu ve belirtileri ortaya çıkarıyor. Rahatsızlığın dört ana belirtisi; hareketlerin yavaşlaması, istirahat halinde ortaya çıkan tremor adlı tiremeler, kaslarda sertlik ve vücudun denge yeteneğinin zayıflaması anlamına gelen postür reflekslerinde azalmadır” dedi.
Parkinson’un yavaş ilerleyen bir beyin hastalığı olduğundan bahseden Prof. Dr. Yaşar Kütükçü, “Ancak hastalığın ilerlemesiyle; fleksiyon postürü dediğimiz vücudun öne ve yanlara doğru eğilmesi, donma diye isimlendirdiğimiz harekete başlamada zorluk, unutkanlık, psikiyatrik bulgular, kabızlık gibi sindirim sistemi problemleri, ürolojik belirtiler ve çoğu hastada görülen uyku bozuklukları gibi diğer sistem etkilenmeleri de ortaya çıkar” dedi.
Parkinson tedavi edilir mi? Parkinson'un tedavisi var mı?
Hastalığın ilerleyişini tamamen durduracak bir tedavi yöntemi henüz olmasa da Parkinson’un yaşam süresini kısaltmadığını vurgulayan Kütükçü, “Hastaların şikayetlerine yönelik tedavilerle hayat kalitesi yıllar boyu korunabilir. Özellikle doğru tanı konmuş hastalarda tedaviye yüzde 90 oranında olumlu cevap alınması önemli bir gerçek. Tedavi seçeneklerini ise ilaç, cerrahi ve diğer yöntemler olarak sınıflandırabiliriz. Piyasada çok çeşitli ve etkili ilaçlar bulunduğu için tüm tedavi planının deneyimli bir nörolog tarafından yapılması kritik” ifadelerini kullandı.
Parkinson riskini yüzde 70 artırıyor
Prof. Dr. Kütükçü'nün dikkat çektiği bir nokta ise parkinson riskini artıran unsurlar. Özellikle toksik etkileri nedeniyle tarım ve böcek ilaçlarına maruz kalanlarda Parkinson riskinin yüzde 70 oranında arttığı biliniyor. Diğer tehlike faktörleri ise; kırsal yaşam, çiftçilik, kuyu suyu tüketimi, kafa travması ve hayvansal yağların fazla kullanımı olarak sıralanabilir.
Para sayar tarzı titremelere dikkat!
İstanbul Atlas Üniversitesi Rektörü, Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ersoy Kocabıçak da parkinson hastalığının beyinde dopamin adı verilen maddenin azalmasıyla ortaya çıkan ve genellikle ileri yaşlarda görülen kronik ilerleyici bir hastalık olduğunu belirterek şu bilgileri paylaştı:
“Hastalık genellikle bir vücut yarısında görülen bulgularla başlar ve yavaş ilerler. Hareketlerde yavaşlama, genellikle istirahat halinde görülen ve para sayar tarzda diyebileceğimiz el titremesi, eklemlerde görülen katılık ve sertlik, küçük adımlarla yürüme ve yürüyüş bozuklukları hastaların yaşam kalitesini bozan en önemli hastalık bulgularıdır”
Prof. Dr. Ersoy Kocabıçak, bu şikayetlerin ve bulguların yanında konuşma bozukluğu, yüz mimiklerinin kaybı nedeniyle gelişen maske yüz, bağırsak hareketlerinin azalması nedeniyle olan kabızlık, koku almada azalma, eklemlerde ve kaslarda gerginlik ve ağrı, uyku problemleri, depresyon ve bazı psikolojik sorunların da hastalığın azımsanmayacak ölçüde şikayete neden olan bulguları arasında sayılabileceğini söyledi.
Bu belirtileri görmezden gelmeyin
Parkinson hastalığı bulguları arasında en sık rastlanan bulgunun el titremesi olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Kocabıçak, “Titreme özellikle hasta bir şey yapmazken yani istirahat halinde ortaya çıkar. Hareketlerde yavaşlama olur, hastalar öne bükük şekilde ellerini sallamadan yürümeye başlar. Hastaların mimiklerinde azalma olur ve hastaların bakışları donuklaşır. El yazısında küçülme görülür. Titreme, yavaşlık vücudun bir tarafında başlar zamanla diğer tarafta da görülebilir. Denge bozukluğu gelişebilir” uyarısında bulundu. Prof. Dr. Ersoy Kocabıçak, hareketle ilgili bulguların dışında uyku sırasında aşırı hareket etme ve bağırma gibi uyku bozukluklarının, zihinsel yeteneklerde bozulma, özellikle ayağa kalkınca olan tansiyon düşüklüğü, göz kararması ve kabızlığın diğer bulgular arasında yer aldığını ifade etti.
İlk birkaç yıl 'balayı dönemi'
Günümüzde Parkinson hastalığının tedavisinde önemli gelişmeler olduğunu belirten Prof. Dr. Kocabıçak, “Ağız yoluyla alınan ilaçların yanında, hastalığa yönelik yapılan basit ameliyatlar, sürekli ilaç salınımı yapan pompalar, deriye yapıştırılan ilaçlar, ince bağırsakta çözünen ilaçlar bunlardan bazılarıdır. Tedavide esas olan eksik maddelerin yerine konmasıdır. Hastalıktaki sorun “dopamin” eksikliği olduğundan bu madde bir şekilde beyinde tamamlanmalıdır. Önemli olan hastaya ve hastalığın aşamasına göre doğru tedavinin şeklinin seçilmesi, dozunun ayarlanması ve yakın takibin yapılmasıdır” dedi.
Hastalığın tanısının konulmasıyla birlikte ilaç tedavisine başlandığını, hastaların ilk birkaç yıl sanki hiç hasta olmamış gibi hastalanmadan önceki yaşamlarına dönebildiğini belirten Prof. Dr. Kocabıçak, bu dönemin balayı dönemi olarak adlandırıldığını söyledi. Hastalığın ilerleyen yıllarında beyin pili ameliyatının gündeme gelebileceğini kaydeden Prof. Dr. Kocabıçak şunları söyledi:
“İlerleyen yıllarda ilaç tedavisine rağmen titreme, donma, katılık, hareket yavaşlığı gibi şikayetlerin kontrol altına alınamaması, gün içinde kapalı dönemlerin süresinin artması, ilaç dozlarının yükseltilmesiyle birlikte dans eder gibi istemsiz hareketlerin ortaya çıkmasıyla artık beyin pili ameliyatının düşünülme zamanının geldiği söylenebilir”