https://anlatilaninotesi.com.tr/20250110/1092548417.html
‘Avrupa’da yaşanan enerji gelişmeleri sebebiyle Türkiye’deki fiyatlar da yükseliyor’
‘Avrupa’da yaşanan enerji gelişmeleri sebebiyle Türkiye’deki fiyatlar da yükseliyor’
Sputnik Türkiye
Eski Botaş Gaz Alımı Başkanı Ali Arif Aktürk'e göre Türkiye, henüz enerji Hub'ı olmak için gereksinimleri karşılayamadı. Ukrayna'nın Rus gazı için sözleşmeyi... 10.01.2025, Sputnik Türkiye
2025-01-10T16:05+0300
2025-01-10T16:05+0300
2025-01-12T13:23+0300
eksen
radyo sputnik
radyo
radyo
turgut özal
türkiye
ali arif aktürk
katar
ukrayna
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e9/01/0c/1092586433_0:0:3640:2048_1920x0_80_0_0_6a53072271f0f9f3ebf33e401c113976.jpg
Elon Musk, Avrupa'ya cephe açtı
Sputnik Türkiye
Elon Musk, Avrupa'ya cephe açtı
Kaliforniya yangını: Demokratların 'Yıldızı' Vali Gavin Newsom ve Trump arasında gerilim
Donalt Trump'ın önerilerine Meksika, Kanada ve Danimarka'dan yanıt
Rammstein'da Ukrayna zirvesi: Austin'in açıklamaları
Suriye'deki gelişmeler ve yeni atamalar
Ukrayna sahasında son durum
Konuk: Eski BOTAŞ Gaz Alımı Daire Başkanı Ali Arif Aktürk
Ukrayna, Rusya'nın Gazprom şirketi ile yaptığı beş yıllık sözleşmeyi uzatmayı reddetti. Gazprom'dan gelen teklifi kabul etmeyen Ukrayna, 1 Ocak 2025 itibarıyla Rusya'dan Avrupa'ya gaz akışını tamamen kesti. Kuzey Akım boru hatlarına yapılan sabotaj sonrası Rusya'dan Avrupa'ya gaz akışı sağlayan iki hattan biri olan Ukrayna hattının da kapanmasıyla, Avrupa'da gaz fiyatlarında metreküp başına yaklaşık 5-6 Euro tutarında bir artış gözlemlendi.Slovakya Başbakanı Robert Fico, yaşanan gelişmelerin ardından Ukrayna'yı eleştirdi. Fico, Rus doğal gazının Avrupa'ya geçişini durduran Ukrayna yönetimine karşı sert önlemler alacaklarını açıkladı. Slovak Başbakan, Ukrayna'ya elektrik tedarikini durdurma opsiyonunun dahi masada olduğunu vurguladı.Türk Akımı hattıyla gaz tedarikini sağlayabilen Macaristan'ın Başbakanı Viktor Orban ise, sözleşmenin sona ermesinden önce Rusya ile gaz tedariki konusunda görüştüklerini kaydetmişti.Avrupa Birliği Komisyonu resmi açıklamasında Ukrayna'nın aldığı kararın gaz fiyatlarına olumsuz yansıması olmayacağını söylemiş olsa da, artacak LNG talebi neticesinde fiyatlarda belirli bir miktar artış bekleniyor. Diğer yandan Avrupa'da bu yıl öncekine göre daha soğuk geçen kışın da gaz stokları ve talebi üzerinde etkisi olacağı tahmin ediliyor.Öte yandan Suriye'de 8 Aralık'ta HTŞ önderliğindeki silahlı grupların Şam'a girmesiyle gerçekleşen rejim değişikliği sonucunda Katar-Suudi Arabistan-Ürdün-Suriye-Türkiye boru hattı projesi tekrar gündeme geldi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Katar boru hattı projesinin gerçekleşmesini temenni ettiklerini belirtti. Avrupa'da da Katar gazına ilginin artması sonrası proje dünya basınında ve sosyal medya platformu X'te tartışıldı. Fakat Katar Dışişleri Bakanlığı, böyle bir projenin yürürlükte olmadığını resmi bir açıklama ile duyurdu.Suriye'de rejim değişikliğiyle tekrar gündeme gelen Katar-Türkiye boru hattı projesini, Türkiye'nin enerji merkezi olması projesini ve Ukrayna'nın Rusya ile sözleşmeyi uzatmaması sonrası Avrupa'daki enerji fiyatlarındaki artışı ve Türkiye'ye olası etkilerini, Eski Botaş Gaz Alımı Daire Başkanı Ali Arif Aktürk ile konuştuk.‘Avrupa’da yaşanan enerji gelişmeleri sebebiyle Türkiye’deki fiyatlar da yükseliyor’Avrupa’da 24 Şubat 2022’den sonra Rusya’ya uygulanan yaptırımlar ve Kuzey Akımı boru hatlarına düzenlenen sabotaj sonucunda doğalgaz tedarikiyle ilgili sorunların sürdüğünü ifade eden Ali Arif Aktürk’e göre, Amerika’dan alınan LNG fiyatları dört kat artırmış durumda. Avrupa piyasasında doğalgaz fiyatlarını belirleyen TTF’nin, Türkiye’deki gaz fiyatlarını da etkilediğini sözlerine ekleyen Aktürk, Ukrayna’nın Rusya ile olan sözleşmeyi uzatmaması sebebiyle olumsuzlukların Türkiye’ye de yansıyabileceği uyarısında bulundu:‘Türkiye henüz Hub olmak için gereken adımları atamadı’Türkiye’nin doğalgaz merkezi yani “Hub” olması için üç temel koşulun sağlanması gerektiğini ifade eden Ali Arif Aktürk, henüz bu koşulların sağlanmadığını belirtti. Ticaret merkezi olarak da bilinen Hub’lar için oldukça teknik detayların bulunduğunu ve ticari kolaylık sağlanması gerektiğini vurgulayan Aktürk, henüz bu konuda ilerleme kaydedilemediğini aktardı:‘Katar-Gaziantep arası 2 bin 600 kilometre. Boru hattının maliyeti 15 milyar dolar olur’Katar’dan Türkiye’ye doğalgaz boru hattı kurularak Türkiye merkezli Avrupa’ya gaz akışı projesinin eski Cumhurbaşkanı Turgut Özal döneminden beri düşünüldüğünü aktaran Aktürk, projenin 15 milyar doları bulan maliyetine karşılık uzun dönemli sözleşme imkanı bulunmadığı için gerçekçi bir proje olmadığını kaydetti:
katar
ukrayna
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
2025
Ceyda Karan
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/102181/41/1021814147_0:0:1000:1000_100x100_80_0_0_0126853c15209d716a780aa1a8a8fc94.jpg
Ceyda Karan
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/102181/41/1021814147_0:0:1000:1000_100x100_80_0_0_0126853c15209d716a780aa1a8a8fc94.jpg
SON HABERLER
tr_TR
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e9/01/0c/1092586433_909:0:3640:2048_1920x0_80_0_0_f1276db12af09ff49016757209c2050a.jpgSputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
Ceyda Karan
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/102181/41/1021814147_0:0:1000:1000_100x100_80_0_0_0126853c15209d716a780aa1a8a8fc94.jpg
аудио, radyo sputnik, radyo, radyo, turgut özal, türkiye, ali arif aktürk, katar, ukrayna, ab
аудио, radyo sputnik, radyo, radyo, turgut özal, türkiye, ali arif aktürk, katar, ukrayna, ab
‘Avrupa’da yaşanan enerji gelişmeleri sebebiyle Türkiye’deki fiyatlar da yükseliyor’
16:05 10.01.2025 (güncellendi: 13:23 12.01.2025) Eski Botaş Gaz Alımı Başkanı Ali Arif Aktürk'e göre Türkiye, henüz enerji Hub'ı olmak için gereksinimleri karşılayamadı. Ukrayna'nın Rus gazı için sözleşmeyi uzatmaması sebebiyle Avrupa'da artan enerji fiyatlarının Türkiye'ye de yansıyabileceğini belirten Aktürk, diğer yandan Katar-Türkiye boru hattı projesinin de gerçekçi olmadığını belirtti.
Ukrayna, Rusya'nın Gazprom şirketi ile yaptığı beş yıllık sözleşmeyi uzatmayı reddetti. Gazprom'dan gelen teklifi kabul etmeyen Ukrayna, 1 Ocak 2025 itibarıyla Rusya'dan Avrupa'ya gaz akışını tamamen kesti. Kuzey Akım boru hatlarına yapılan sabotaj sonrası Rusya'dan Avrupa'ya gaz akışı sağlayan iki hattan biri olan Ukrayna hattının da kapanmasıyla, Avrupa'da gaz fiyatlarında metreküp başına yaklaşık 5-6 Euro tutarında bir artış gözlemlendi.
Slovakya Başbakanı Robert Fico, yaşanan gelişmelerin ardından Ukrayna'yı eleştirdi. Fico, Rus doğal gazının Avrupa'ya geçişini durduran Ukrayna yönetimine karşı sert önlemler alacaklarını açıkladı. Slovak Başbakan, Ukrayna'ya elektrik tedarikini durdurma opsiyonunun dahi masada olduğunu vurguladı.
Türk Akımı hattıyla gaz tedarikini sağlayabilen Macaristan'ın Başbakanı Viktor Orban ise, sözleşmenin sona ermesinden önce Rusya ile gaz tedariki konusunda görüştüklerini kaydetmişti.
Avrupa Birliği Komisyonu resmi açıklamasında Ukrayna'nın aldığı kararın gaz fiyatlarına olumsuz yansıması olmayacağını söylemiş olsa da, artacak LNG talebi neticesinde fiyatlarda belirli bir miktar artış bekleniyor. Diğer yandan Avrupa'da bu yıl öncekine göre daha soğuk geçen kışın da gaz stokları ve talebi üzerinde etkisi olacağı tahmin ediliyor.
Öte yandan Suriye'de 8 Aralık'ta HTŞ önderliğindeki silahlı grupların Şam'a girmesiyle gerçekleşen rejim değişikliği sonucunda Katar-Suudi Arabistan-Ürdün-Suriye-Türkiye boru hattı projesi tekrar gündeme geldi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Katar boru hattı projesinin gerçekleşmesini temenni ettiklerini belirtti. Avrupa'da da Katar gazına ilginin artması sonrası proje dünya basınında ve sosyal medya platformu X'te tartışıldı. Fakat Katar Dışişleri Bakanlığı, böyle bir projenin yürürlükte olmadığını resmi bir açıklama ile duyurdu.
Suriye'de rejim değişikliğiyle tekrar gündeme gelen Katar-Türkiye boru hattı projesini, Türkiye'nin enerji merkezi olması projesini ve Ukrayna'nın Rusya ile sözleşmeyi uzatmaması sonrası Avrupa'daki enerji fiyatlarındaki artışı ve Türkiye'ye olası etkilerini, Eski Botaş Gaz Alımı Daire Başkanı Ali Arif Aktürk ile konuştuk.
‘Avrupa’da yaşanan enerji gelişmeleri sebebiyle Türkiye’deki fiyatlar da yükseliyor’
Avrupa’da 24 Şubat 2022’den sonra Rusya’ya uygulanan yaptırımlar ve Kuzey Akımı boru hatlarına düzenlenen sabotaj sonucunda doğalgaz tedarikiyle ilgili sorunların sürdüğünü ifade eden Ali Arif Aktürk’e göre, Amerika’dan alınan LNG fiyatları dört kat artırmış durumda. Avrupa piyasasında doğalgaz fiyatlarını belirleyen TTF’nin, Türkiye’deki gaz fiyatlarını da etkilediğini sözlerine ekleyen Aktürk, Ukrayna’nın Rusya ile olan sözleşmeyi uzatmaması sebebiyle olumsuzlukların Türkiye’ye de yansıyabileceği uyarısında bulundu:
“Şimdi biliyorsunuz üç yıldır süren savaş sırasında Kuzey Akımı boru hattı sabote edildi. Avrupa, Rus gazından vazgeçmek için yeni yöntemler aradı. Talebi düşürmeye çalıştılar. Yüzer enerji terminallerine ve LGN’ye yöneldiler. Amerikan LNG’sine yöneldiler. Türkiye dışındaki tek vana, Ukrayna üzerinden akan boru hattıydı. Oradan yılda yaklaşık 14,5 milyar metreküplük gaz akıyordu. Savaş devam ediyor, her yer bombalandı. Sivil hedefler bile vuruldu fakat boru hattına halel gelmedi. Gaz akmaya devam etti çok ilginçtir. Bu zaten beş yıllık bir anlaşmaydı. Savaş öncesinde de bu güzergahtan akan gaz için Ukrayna ve Rusya hep mücadele etmişti. Geçmişte ‘Gazımı çaldın, çalmadın’ tarzı tartışmalar da oluyordu. Beş yılın sonunda yani 31 Aralık 2024’te bu sözleşme sona eriyordu. Ukrayna bu sözleşmeyi uzatmayacağını söyledi. Ruslar yani Gazprom uzatmak istediğini söyledi ve hatta resmi olarak başvurdular. Fakat Zelenskiy uzatmadı ve vanayı kapattı. Burada Macaristan kısmen etkileniyor. Onların Türk Akımı alternatifi var. Fakat Slovakya maalesef başka bir arz kaynağına sahip değil.
Şimdi tersine birtakım akış olacak vana kapandığı için. Bu şimdilik sembolik olarak fiyatları etkiledi. 16 Aralık’ta yaklaşık 38 Euro idi likit piyasada megawatt saati. 50’lere çıktı, şu anda biraz gevşedi 44 Euro civarında. Tümüyle psikolojik ve sembolik bir fiyat artışıydı. İşin ilginç tarafı ise geçen haziran ayında Ukrayna’da bir şirket, Amerikan LNG’sini almak için sözleşme yaptı. Beş yıllık bir sözleşmeydi bu. İlk teslimat 27 Aralık’ta Yunanistan üzerinden tersine akıtılarak Bulgaristan, Romanya üzerinden Ukrayna’ya ulaştı. Oradan Ukrayna’ya bir miktar gaz gidecek. Oradan da tabii Slovakya’ya verebilirler. Tabii bu gelişmeler olunca Avrupa’daki rüzgar da kalmıyor. Avrupa piyasası ile Amerika’daki piyasayı karşılaştırınca dört kat pahalı. Şu anda Avrupa’daki tüm tüketiciler, yani sadece orta Avrupa’dakiler değil, gazı pahalı tüketiyor Avrupa’daki çatışmadan dolayı. Bunun Türkiye’ye de yansıması var. Türkiye de spot LNG’yi kış döneminde 50-52 kargo almak zorunda konut talebinden dolayı. Spot enerji tümüyle TTF’ye (AB gaz transfer merkezi) endeksli alınıyor. Keza Ruslar da uzun vadeli kontratları TTF’ye endeksledi. Türkiye’nin de ortalama alım fiyatı yükseliyor bu gelişmeler sebebiyle.
Avrupa da bu noktaya geldi. Önümüzdeki yıl talebi yine düşürecekler. Çünkü doğalgazı ikame etmek için elektriği ve ısı pompalarını kullanıyorlar. Elektrikte nispeten rahatlar işte nükleer var, yenilenebilir enerji var. Yenilenebilir enerji de mevsimsel dönemlerden etkilenebiliyor. Rüzgar eserse veya güneş varsa var. Geçen sene çok kötüydü. Bu sene nispeten iyi, kış şartları daha çetin geçiyor Avrupa’da. Avrupa bu Ukrayna krizinden sonra yeraltı depolarına kışa dolu girme zorunluluğu getirdi. Kasım ayına yüzde 95 dolulukla girdiler. Fakta kış şartları çetinleşince doluluk oranı yüzde 70’lere düştü. Soğuk devam ederse ben martın ikinci yarısından sonra Avrupa’da alarm zillerini bekliyorum. Bu doğal olarak LNG fiyatlarını ve talebi de arttıracak.”
‘Türkiye henüz Hub olmak için gereken adımları atamadı’
Türkiye’nin doğalgaz merkezi yani “Hub” olması için üç temel koşulun sağlanması gerektiğini ifade eden Ali Arif Aktürk, henüz bu koşulların sağlanmadığını belirtti. Ticaret merkezi olarak da bilinen Hub’lar için oldukça teknik detayların bulunduğunu ve ticari kolaylık sağlanması gerektiğini vurgulayan Aktürk, henüz bu konuda ilerleme kaydedilemediğini aktardı:
“Enerji Hub’ı yani merkezi olmak ne demek? Ticaret merkezi gibi. Gaz, elektrik vs. son 20 yılda Avrupa’da emtia oldu. Ticaret merkezi olabilmek için emtianın kaynaklarını çeşitlendirmesi gerekiyor. Hem alıcının hem satıcının buluştuğu ve ticaretini yaptığı bir ortamdır bu merkezler. ‘Hub olacağım’ diyerek Hub olunamıyor. Bunun altyapısını sağlamak gerekiyor. Bir ticaret merkezi olmak için öncelikle sermaye piyasanızın ve finans sektörünün hazır olması gerekiyor. Fakat üç koşul var önce: Hukuki, ticari ve teknik engellerin kalkması. Teknikten başlayalım. Kapasite kısıtlarını kaldırırsanız, gaz tedarikçisi ürününü rahatlıkla pazara getirebilir. Türkiye son beş yılda bu konuda çok yol aldı. Giriş noktalarını artırıp kapasite kısıtlarını azalttı. İkinci engel ticari engel. Bir piyasada fiyatın oluşması için Ekonomi 101 derslerinde görüldüğü gibi arz-talebin kesiştiği nokta, fiyatın oluştuğu noktadır. Eğer dışarıdan müdahale yapıyorsanız, fiyatları baskılıyorsanız veya sübvanse ediyorsanız orada limit sonsuza gider. Yani fiyat oluşmaz.
Türkiye’de yıllardır sübvansiyon sorunumuz var. Gaz fiyatları baskılanıyor ve gerçek maliyetler tüketiciye yansımıyor. Tabii sübvansiyon olmasa vatandaş sıkıntı çekebilir. Fakat herkesin sübvansiyon ihtiyacı yok. Bin metrekarelik yalıdakiler de sübvanse edilmiş gazı kullanıyor, Sultanbeyli’deki Ayşe Teyze de kullanıyor. Bu doğrudan desteklerle yapılmalı. İngiltere, Fransa bile yapıyor. Dar gelirliye doğrudan destek yapacaksınız. Fakat gerçek fiyatı ödeyebilenlerden gerçek fiyatı alacaksın. Biz restoranlarda sigara içeceğiz diye atmosferi ısıtıyoruz. Burada enerji yakılıyor, gaz yakılıyor. Sübvansiyonlara kesinlikle karşıyım. Fiyat kendiliğinden oluşmayınca bu ticari engel oluyor. Kimse o pazarda gelip gazını tüketiciye satmıyor.
Üçüncü engel de hukuki engel. Bu, pazara giriş çıkışlardaki engel. Bugün herhangi bir alıcı veya tedarikçi kolayca gelip malını satıp alamıyor. Ciddi lisanslamalar var. Mesela bugün ben istesem şu anda cep telefonumdan TTF’den vadeli doğalgaz kontratı alabilirim. Veya bankalar aracılığıyla yapabilirim. Bu maalesef Türkiye’de mümkün değil. Bu şartlar oluşmadığı için 20 yıldır Hub olacağız diyoruz ama bir arpa boyu yol alamadık. Bu ticaret merkezini işletecek bir altyapı kurulalı 10 sene oldu ama çok yol alamadık. Hub olacağız deyince Hub olunamıyor. Peki Ruslar neden böyle diyor? Türkiye’nin Hub olma hevesini görüyorlar. Avrupa’ya da Rus gazının adını değiştirecekler. Yani Türkiye’de millileşmiş gaz gibi düşünün. Buraya Azerbaycan gazı geliyor, İran gazı geliyor, Amerikan gazı geliyor, Nijerya gazı geliyor vs. Türkiye havuzu üzerinden Avrupa’ya daha fazla gaz satmak istiyorlar. Ama onların anladığı Hub ile dünyadaki ticaret merkezi mantığı, veya Türkiye’nin anladığı ticaret merkezi anlayışında farklılık var. Bu yüzden yol alamadık. Ayrıca şu anda Türk Akım 2’den gelen hacmin tamamı Avrupa’ya gidiyor. Orada Ukrayna’daki hattı ikame edecek yani Avrupa’ya daha fazla gaz götürecek bir hacim yok maalesef.”
‘Katar-Gaziantep arası 2 bin 600 kilometre. Boru hattının maliyeti 15 milyar dolar olur’
Katar’dan Türkiye’ye doğalgaz boru hattı kurularak Türkiye merkezli Avrupa’ya gaz akışı projesinin eski Cumhurbaşkanı Turgut Özal döneminden beri düşünüldüğünü aktaran Aktürk, projenin 15 milyar doları bulan maliyetine karşılık uzun dönemli sözleşme imkanı bulunmadığı için gerçekçi bir proje olmadığını kaydetti:
“Bu Katar hikayesi, 2009’dan da öncesine gidiyor. 2006 yılında eski Özal döneminin Devlet Bakanı Güneş Taner ile evinde bir araya geldik ve enerjiyi konuşuyorduk. Kendisi 1984’leri anlatıyordu. SSCB ile yapılan hükümetler arası anlaşmaların ve doğalgaz alım-satımının içinde bulunmuştu. Konu Katar gazına geldi sonra. Çalışma odasından bir harita getirdi. Turgut Özal kendi eliyle işaretlemiş, kendi el yazısı vardı. Hala Güneş Bey’de vardır bu harita sanıyorum. Özal ta 1986’da bunun hayalini kurmuş. O tarihte Katar, dünyaya gaz satmıyordu. Katar ilk gazını 1996’da LNG olarak sattı. Bu anlattığım anekdot 2006 yılından. Özal’ın haritasının üzerinden 39 yıl geçmiş ve biz hala Katar gazını konuşuyoruz. Gazın piyasaya ulaşması halinde bir değeri var. Eskiden LNG teknolojileri daha pahalıydı. Şimdi onlar gelişti. Katar, Türkiye dahil dünyaya gaz satıyor. Güney Amerika’dan ABD’ye, Afrika’dan Uzakdoğu’ya dünyanın en büyük LNG satıcısı Katar. Dolayısıyla boru hattında kaynak ve pazar birbirine göbek bağıyla bağlıdır. Bütün riskleriyle siz bunu satın alırsınız. Dört tane ülkeden geçecek konuştuğumuz proje. Suudi Arabistan, Ürdün, Suriye, Türkiye. Buradan da Avrupa’ya gidecek. Bu ülkelerin hem siyasi hem ticari riskleri alınacak. Suriye’de belirsizlik bence onlarca yıl sürecek.
Katar’dan sadece Gaziantep sınırı 2 bin 600 kilometre. 2 bin 600 kilometrelik bir boru hattının TANAP maliyetlerini söylüyorum. TANAP sadece Türkiye içinden geçen bir hattır. TANAP maliyetleriyle 2 bin 600 kilometrelik, 56 inç bir boru hattı, 15 milyar dolara mal olur. 15 milyar dolarlık bir yatırımın geri ödemesi için de uzun dönemli sözleşmeler olması gerekiyor ki nakit akışı sağlansın. Avrupa’da zaten uzun dönemli sözleşmeler mevzuatsal olarak yasak. Katar istese, projeyi anlatıp Avrupa’nın kapısını çalsa bile, AB mevzuatına göre hiçbir ülke böyle 15-20 senelik bir anlaşma imzalayamaz. Dolayısıyla nihai yatırım kararı alınabilecek bir proje değil.
Suriye’deki rejim değişikliğini herkes doğalgaza bağlıyor. Fakat o konuya girersek olayın farklı boyutları var. İsrail’in güvenliği, İran’la Lübnan Hizbullahı bağının kesilmesi vs. Gazla ilgisi yok. Aksine geçmişte zaten NABUCCO gibi çöpe atılmış bir proje var. NABUCCO neydi? Azerbaycan’dan gazı Avrupa’ya getirme projesiydi. NABUCCO’yu geliştirmek isteyen şirketler de Avrupalı firmalardı. Bu tür projelerde Katar’ın tedarikçi olarak bulunmadığı projenin gerçekleşme imkanı yok. NABUCCO çöpe gitti. TANAP’ın içinde SOCAR vardı. Azerbaycan vardı. Hayata geçti. Katar’dan doğalgaz hattı çekmek için Katar’ın niyeti olması gerekiyor. Hakeza Katar Dışişleri Bakanlığı böyle bir projeyi yalanladı. Türkiye’de ve Avrupa’da bazı unsurlar rüya görüyor. Rahmetli Turgut Özal da 1986’da o rüyayı görmüştü. Rüya hala devam ediyor. Bizim artık iç ve dış politikada enerjiyi konuşmamamız gerekiyor. Konuşulunca gerek Putin, gerek Erdoğan, gerek von der Leyen bunu konuşunca olay ekonomi mecrasından siyasi mecraya çekiliyor ve tüketiciler olarak bu tür işlerin bedelini ödüyoruz.”