00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
HABERLER
07:00
6 dk
HABERLER
09:00
6 dk
HABERLER
11:00
5 dk
HABERLER
12:00
6 dk
90 SANİYE
13:28
2 dk
FUTBOL SAATİ
Selin Yazıcı ve Serhat Ayan'la Futbol Saati
14:05
55 dk
HABERLER
16:00
5 dk
HABERLER
17:30
6 dk
HABERLER
18:00
11 dk
HABERLER
19:00
14 dk
HABERLER
07:00
6 dk
HABERLER
09:00
5 dk
HABERLER
11:00
4 dk
DÜNYA HABERİ
11:06
13 dk
PARANIN HAREKETİ
Ekonomide neler oluyor?
11:20
12 dk
HABERLER
12:00
5 dk
90 SANİYE
13:28
2 dk
HABERLER
15:00
5 dk
HABERLER
16:00
5 dk
EKSEN
Ceyda Karan'la Eksen
16:05
85 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
17:30
1 dk
SESLİ HABER
Uzmanlar uyardı: Kulaktaki kalp atışı sesi ölüme bile götürebilir
17:39
3 dk
SESLİ HABER
Bu bitki türü sadece Türkiye'de görülüyor
17:51
2 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
18:00
1 dk
SESLİ HABER
Puşkov: Trump, İngiltere Başbakanı’nın değişmesini istiyor
18:10
1 dk
SESLİ HABER
Radyo Sputnik gündeme getirdi, ilk hamle geldi: Ruhi Su Sokağı
18:20
2 dk
SESLİ HABER
Maduro, Venezüella’da şiddet çıkarmak isteyen militanların yakalandığını duyurdu: Üçü Ukrayna'dan
18:29
2 dk
SESLİ HABER
Danimarka Krallığı'ndan Trump'a armalı Grönland göndermesi
18:37
2 dk
SESLİ HABER
Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev: Türkiye'nin çıkarına olanlar bizim de çıkarımızadır
18:46
2 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
19:00
1 dk
BÖLGENİN KALBİ
Ceyhun Bozkurt'la Bölgenin Kalbi
19:05
84 dk
DünBugün
Geri dön
Adana107.4
Adana107.4
Ankara96.2
Antalya104.8
Bursa101.4
Çanakkale107.2
Diyarbakır89.6
Gaziantep104.3
Hatay106.1
İstanbul97.8
İzmir91.0
Kahramanmaraş92.3
Kayseri105.5
Kocaeli90.2
Konya88.6
Malatya106.0
Manisa101.0
Mardin92.2
Ordu99.6
Sakarya90.2
Samsun107.7
Sivas104.2
Şanlıurfa95.3
Trabzon102.4
Van88.0
 - Sputnik Türkiye, 1920
EKSEN
Ceyda Karan’ın hazırladığı Eksen’de her gün dünyanın farklı bölgelerine dair gelişmeler masaya yatırılıyor.

‘Elon Musk aslında tam karşı cephede Soros’un yerini almaya başladı’

Ceyda Karan'la Eksen
Abone ol
Sedat Aral'a göre milyarder Elon Musk, sağ cenahın George Soros'u olma yolunda ilerliyor. Özellikle Batı'daki kitlesel göçün ve ekonomik darboğazın bu gelişmeye önayak olduğunu kaydeden Aral, yaşam tarzının baskı altına alınması sebebiyle Avrupa'da milliyetçiliğin yükseleceği değerlendirmesinde bulundu.
ABD’de 5 Kasım’da ikinci defa başkan seçilen Donald Trump, X’in, Tesla’nın, SpaceX’in ve birçok şirketin sahibi, Amerikalı milyarder Elon Musk’ın hükümet verimlilik bakanı olacağını duyurdu.
Musk, X platformundaki hesabı üzerinden ABD’ye ilişkin paylaşımlar yaparken, diğer yandan dünya meseleleriyle ilgili de gönderiler paylaştı.
Son dönemde Musk’ın ilgi odağı Avrupa’ya kaydı. Daha önce Telegram’ın kurucusu Pavel Durov’un Fransa’da gözaltına alınmasıyla başlayan Avrupa’da sansür tartışmaları sebebiyle Elon Musk’ın ve Avrupa Birliği’nin arasında sürtüşme yaşanmıştı.
Avrupa Birliği, X platformunun AB yasalarına uygun olmayan içeriklere izin vermemesini talep etmiş, Elon Musk ise ifade özgürlüğünden taviz vermeyeceğini dile getirmişti.
Bu defa Musk, Almanya’da hükümeti topa tutarak, seçimlerde Almanya İçin Alternatif (AFD) partisini desteklediğini açıkça söyledi.
İngiltere’de ise göçmenlerin kurduğu tecavüz çetelerinin soruşturulmadığının ortaya çıkmasıyla başlayan skandala da değinen Musk, Başbakan Keir Starmer’ın yargılanması gerektiğini ve hatta “ABD’nin bu gelişmelere müdahil olması” gerektiğini savundu.
Avrupa’daki göç meselesini, Elon Musk’ın İngiltere ve Almanya hükümetleriyle yaşadığı gerilimi, Donald Trump’ın seçilmesinin etkilerini ve küresel sistemle ilgili tartışmaları, gazeteci ve belgeselci Sedat Aral ile konuştuk.

‘Elon Musk aslında tam karşı cephede Soros’un yerini almaya başladı’

Amerikalı milyarder Elon Musk’ın, liberalleri fonlaması ile tanınan George Soros’un tam tersi bir kampta fakat benzer bir pozisyonda konumlandığını aktaran Sedat Aral, Musk’ın ve Trump’ın tesiri ile dünyada karşı görüşün de güçlenmeye başladığını ifade etti. Sedat Aral’a göre kitlelerin liberallerden uzaklaşma sebeplerinin başında, yaşam tarzını derinden etkileyen kitlesel göçler ve ekonomik darboğaz geliyor:

“İngiltere’de çok enteresan şeyler oluyor. Tüm dünyada bir sallantı var. Sallantının başladığı nokta da Soros’un yarattığı küreselci dalga. 1960’lardan beri yaratılan, liberallerin taşıdığı bir globalist dalga vardı. Trump ile birlikte bu yavaş yavaş değişmeye başladı. Elon Musk da aslında tam karşı cephede Soros’un yerini almaya başladı. Avrupa’daki yeni dönem site yönetimleri yani kasabalar, köyler, ilçeler vs. Yani her ülkenin Avrupa’da yapısal olarak kendisine özgü garip bir federalizmi var. Fransa dışında genelde yüzlerce yıldır böyle yapılanmış devletler var. Bunlar, globalizmden çok sıkıldı çünkü yaşam biçimlerini değiştirecek kadar garip bir göç algısı gelmeye başladı. Avrupa’da ve dünyada yaşanan şey ve Trump’ın bahsettiği şey ırkçılık değil. Yaşam biçimleri uygun olanlar toplumlar tarafından kabul ediliyor, diğerleri edilmiyor. Geçen gün radyo dinliyordum. ‘İslam ülkelerinden göç edenler, Batılılar’ın iyi niyetini çok uzun zamandır kullandı ve bu yerlerde patlamaya neden oldu’ dedi bir yorumcu.

Bu patlama da Elon Musk’ın ve Donald Trump’ın işine yaradı. Musk, Soros’un tam tersi yerde konumlandı. Maddi olanak olarak benzer durumda ve hatta belki daha güçlü. O maddi olanağı devlete de dayadı. Trump’ın kuracağı Amerika sisteminde Musk’ın da eli finans sisteminde olacak muhtemelen. Avrupa’nın da yeniden; 1800’lerde başlayan milliyetçilik dalgasına geleceğini göreceğiz. Yaşam biçimi olarak gelecekler. Avrupa fena sallanıyor. Çok büyük ihtimalle ABD, çok acayip yasalar çıkartacak. Kimi vatandaşlık verdikleri kişilerin elinden vatandaşlığını almak üzere yasalar çıkartabilirler. İngiltere bunu 464 kişiye uyguladı. Vatandaşlıklarını geri aldılar yani. Bu, Avrupa’nın her tarafında artmaya başlayacak. Yeni dönemde ‘herkes evinde mutlu olsun’ fikri gelecek. Liberaller bu savaşları hep toplumları göçe zorlamak için yapıyordu. Keir Starmer’ın ses çıkarmadığı olaylar gündeme geldi. Benzeri olaylar Türkiye’de, Almanya’da da oluyor. Almanya’da saldırılar görüyoruz bugünlerde. Dini inançlarla ilgili olan bu saldırıları göçmenler yapıyor ve derhal üstü örtülüyor. ‘Aman alınmasınlar’ diyorlar. Yasalar herkese eşit olmak zorunda.

İngiltere’de de Tony Blair döneminden beri bunu görüyoruz. Brown dönemine gelinceye kadar Tony Blair dönemi var. Liberaller akımların tam yerleştiği dönem bu. Tam olarak neler olduğunu bilmiyoruz fakat ortaya çıkacaktır. Elon Musk dünyayı azıcık titretti ve bu iyi oldu. Fakat tabii bir tarafın kılıcı tarafından şişlenirken şimdi diğer tarafın kılıcıyla da şişleneceğiz. Üçüncü dünya ülkelerinin durumu düzelmiyor. Tabii dengeler de değişmeye başladı. Hindistan, Çin ve Rusya ekseninde dengeler çok değişti. Umarız ki çok kutuplu dünyada insanlar için daha rahat dengeler oluşur ve herkes yerinde daha mutlu yaşar. Dünya şu anda buna bakıyor. Hakikaten yaşam biçimlerini zorlayan hareketler var. Mesela Noel marketi saldırıları oldu. Liberaller, can çekişirken dahi hala zarar veriyor. Biliyoruz ki bu tür örgütler geçmişte CIA kontrolündeki örgütlerdi. Bu saldırıların bir çoğu onların gözetiminde oldu muhtemelen. BND, CIA veya Fransa gizli servisi üzerinden yapılıyor bu eylemler. Sağır sultan bile duydu bunu. Putin geçenlerde dünyadaki terör saldırılarının yüzde 90’ının NATO bağlantılı olduğunu söyledi. Bunu kabul etmemiz gerekiyor. Kabul etmezsek bu oyunun bir piyonu olmaya başlıyoruz. Bunu kabul ettiğimizde yöneticileri sarsabiliyoruz. Türkiye’ye bakarsak aynı olay var. Romanya’da ise seçimler iptal edildi. Avrupa’nın 2. Dünya Savaşı’ndan beri geçinmek için yaptığı yegane şey başka ülkelerin siyasetine müdahale etmek.”

‘Çok uluslu şirketler Batı’daki siyasi partilere yerleşmiş durumda ve çeşitli kararlar aldırabiliyorlar’

Dünyada savaşların çıkması için gerekçeler kalmadığını ve bu yüzden emperyal odakların savaşlar için bahaneler ürettiğini kaydeden Sedat Aral’a göre çok uluslu şirketler, Batı’da birçok siyasi partiyi etkisi altına almış durumda:
“İnsanlar her şeyin farkında; resmi çok açıktan görüyorlar. Çatlak sesler çıkıyor. Avrupa liberalizminin aslında 1948’de dağılan Nazizm olduğu ortaya çıkmaya başladı. İnsanlar bunu gitgide görüyor. Üç tane başkan döneminde 12 milyon insan öldürüldü savaşlarda. Çok ciddi, çok büyük rakamlar bunlar. Niye öldü bu insanlar? Ukrayna olayı, bir ülkenin iç işlerine nasıl müdahale edildiğinin resmi adeta. Savaş çıktı. Savaşın gerekçelerine bakarsanız diplomatik yollarla çözülecek meselelerdi. Ve şimdi Ukrayna’da kaç kişinin öldüğünü dahi bilmiyoruz. Suriye meselesine bakın: her tarafta milyonlarca göçmen var. Göç hikayesini bir de ‘küresel ısınma’ ile bağdaştırmaya çalışıyorlar. Tabii ki payı vardır fakat bunlar artık bugünkü teknoloji içerisinde çözülebilecek şeyler. Su paylaşımı savaşlarından bahsediyorlar. Dünya teknolojisi şu anda deniz suyunu çok ucuza arıtabiliyor halbuki. Savaş gerekçelerinin birçoğu ortadan kalktı aslında. Bugün enerji kaynakları için savaş olduğu hikayesi var. Fakat pandemi döneminde herkes petrolünü biriktiremediği için satmak zorundaydı. Aslında enerji krizi de yok. Birtakım krizler doğal değil yani adeta doğuruldu. Bu emperyalist düzenek, kendini korumak ve yaşamak için bu krizleri yaratıyordu. İngiltere’de ilk defa 35 pence’e yumurta alıyorsunuz. İki pence ediyordu, on kattan fazla arttı fiyatlar. Reel enflasyon yüzde 9 döneminde. Savaş döneminde bile yüzde 6’yı geçmeyen enflasyon İngiltere’de yüzde 10’a yaklaştı. Bunun barışçıl bir çözümü olmalı. Liberal sol geri adım atıp dünyada neler yaptıklarına bakmaları gerekiyor. Çok aptalca kararlar veriyorlar. Ben bunun hep hesaplı kitaplı olduğunu düşünüyordum. Aslında çok uluslu şirketler partilere yerleşmiş durumda ve bu kararları verdirtebiliyorlar. İşte inşaat şirketlerinin Demokratlara Irak’ı yıkma fikrini vermesi gibi. Bunları aşmak gerekiyor. İnsanların rahatlaması gerekiyor. Bütün dünyada insanlar üç kuruşluk huzur arıyor. İnsanlar bu huzursuzluğun gerekçesini de bulamıyor. Teknoloji insan hayatını çok rahatlattı. Gittiğimiz işlerde zamanında en büyük parayı telefona yatırırdık. O masraf azaldı. Fakat giderler azaldığı halde toplumlar hala fakir. Birtakım ceremeler yapıyorlar. ‘Suriye’ye demokrasi götüreceğiz’ dediler. Götürdünüz mü? Başında 10 milyon dolar ödül olan adam şimdi devlet başkanı. İnsanlar dünyanın her tarafında delirmeye başladı.”

‘Aşırı sağ dedikleri insanlar ırkçı değil’

Batı’da büyük göçlere ve şirketlerin otoritesine karşı çıkan herkese “aşırı sağ” denildiğini aktaran Sedat Aral, adeta kavramların içinin boşaltıldığını belirtti:
“Şirketrokrasi denilen bir hikaye var tüm gelişmiş ülkelerde. East India Company gibi birtakım şirketler var. Bu şirketler, liberaller ile çok güzel anlaşmalar yaptılar. Fonlar akıtıyorlar. Şöyle bir algı var ortalıkta: Sosyal demokratlar, ki onlar da liberallerin bir uzantısı, Malezya’da 2 dolara üretilen bir ayakkabıya İngiltere’de 70 sterlin vermek istemeyen bir İngiliz’e ‘aşırı sağcı’ diyorlar. Hikaye burada bitiyor. Aslında olay bu. Tamamen içerideki halkı sömürmeye yönelik kavramlara karşı çıkarsanız damga yiyorsunuz. Elbette göç gelebilir, dünyanın gereğidir göç. Ama yaşam biçimini bu kadar fazla dikte eden kabalaşmış bir göçü dünya kabul etmez. Eskiden de edilmezdi. Bunu, toplumlara yedirmeye çalıştılar. ‘Bu konuyu konuşamazsın’ diyorlar. Ne demek konuşamazsın? Bir göçmen, 15 yaşındaki kıza tecavüz ediyor ve ceza almıyor. Tweet atan adama 20 ay hapis cezası verdiler İngiltere’de. Diğerine yani tecavüzcüye ev hapsi veriyorlar. Bunu yapamazsın. Bu toplumlar artık buna karşı doldu. Hümanizm vs. arkasına saklayamıyorlar artık. Bunu saklayamadıkları için bunu konuşan herkese ‘aşırı sağ’ demeye başladılar. Elbette ırkçı, aşırıcı birtakım insanlar var. Ama eğitilmiş toplumlarda bu oran çok düşüktür. Avrupa’ya bakarsak, Avrupa’nın eğitim yapısında çeşitli ırklar 2. Dünya Savaşı’ndan beri var. Hele Britanya’da... Hintliler yeni değil ki. 200-300 yıldır burada var o insanlar. Demek ki olay ırksal bir mesele değil, yaşam biçimiyle alakalı bir mesele. Kendi insanlarını eziyorlar çünkü onların cebinden bir şey koparabiliyorlar. Diğerlerinin geliri el vermediği için onlara dokunmuyorlar. Buna karşı çıkan kendi insanlarına da ‘ırkçı’ diyorlar. Üstelik ırkçılıkla faşizmi birbirine karıştırmışlar. Komünizm nedir, sosyalizm nedir, sol nedir, demokrasi nedir? Hepsi birbirine karışmış durumda. Çünkü sakladıkları şey, Nazilere özgü ekonomik sistem. Bunu uzun zaman sakladılar. Başka toplumlar üretemesin. Mesela gariban Sri Lankalı ürettiği biberi yiyemesin istediler. Ama artık o kadar pahalı ki İngiliz de yiyemiyor.”
Haber akışı
0
Tartışmaya katılmak için
giriş yapın ya da kayıt olun
loader
Sohbetler
Заголовок открываемого материала