Prof. Dr. Ahmet Güzel: '0-6 aylık bebeklerde ailelerin burun tıkanıklarını önemsemesi gerekiyor'

RSV, özellikle kış aylarında ortaya çıkan çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonuna neden olan bir virüs. RSV, üst solunum yolu enfeksiyonu bulgularıyla başlıyor ve özellikle iki yaş altındaki çocukları ciddi bir şekilde tehlikeye sokuyor. Aileler genellikle; burun akıntısı, ateş, solunum sıkıntısı, nefes almada güçlük şikayetleriyle başvuruyorlar. Ateş 38 derecenin üzerindeyse, nefes alırken dudaklarda, ellerde ve ayaklarda morarma gibi durumlar yaşanıyorsa ve çocuklarda beslenmeyle ilişkili problem meydana geliyorsa ailelerin dikkatli olması gerekir. Böyle bir durumla karşılaşıldığı an bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerekiyor.

0-6 aylık bebeklerde solunum sıkıntısı riski daha fazla oluyor. Bebeklerde solunum kapasiteleri düşük oluyor. Burun yapıları küçük olduğu için herhangi bir balgamla çok çabuk tıkanıyorlar. Bu durum ciddi bir solunum sıkıntısına neden olabiliyor. Özellikle ilk altı ayda anne sütünü çok önemsiyoruz. Bebeklerde burun tıkanıklığının meydana gelmiş olması emmelerini de engelleyen bir unsur haline geliyor. Böylelikle beslemeleri de düşüyor. Beslenmeleri düştüğü zaman vücut dirençleri azalıyor ve solunum sıkıntısına karşı mücadeleleri daha zor bir hale geliyor. Anne sütüyle beslenen 0-6 aylık bebeklerde ailelerin burun tıkanıklarını önemsemesi gerekiyor. Viral enfeksiyonlar destekleyici tedavilerle kendilerini toparlayan hastalıklardır. Fakat bir virüse başka bir virüs ya da bakteri de eşlik edebiliyor. 38 haftanın altında bir doğum hikayesi olan bebeklerde, kalp rahatsızlığı, kronik böbrek yetmezliği, kronik karaciğer hastalığı gibi bir durum varsa hastalık daha ağır seyredebiliyor.

RSV şikayetlerinin başladığı ilk iki üç gün önem arz ediyor. İki yaş altında burun akıntısı, hırıltı, öksürük şikâyeti olan çocukların mutlaka hekim tarafından görülmesi gerekiyor. RSV, küçük çocuklarda yoğun bakımlara giden solunum sıkıntılarına kadar ulaşabiliyor. Bu nedenle erken dönemde müdahale edilmesi gerekiyor. Çocukların mutlaka beslenmelerini sağlamamız gerekiyor. Beslenme dirençle eşit diyebiliriz. Yeterli direncin olması hastalıkla mücadelede önemli bir etken. Ateşin de kontrol altında tutulması gerekiyor. Ateş, metabolizmayı arttırarak solunum sıkıntısını daha da belirginleştiren bir faktör. Kuru hava soluyan çocuklarda şikayetler daha da belirginleştiriyor. Çocukların nemli ortamda bulunması süreci kolaylaştırıyor.