WhatsApp, Skype, YouTube ve Netflix’e karşı yerel şirketler neler yapabilir?
14:04 17.07.2024 (güncellendi: 16:01 17.07.2024)
Serhat Ayan'la Yeni Seyler Rehberi
Abone ol
Serbest Telekomünikasyon İşletmeciler Derneği (TELKODER) Yönetim Kurulu Başkanı Halil Nadir Teberci, Serhat Ayan’la Yeni Şeyler Rehberi’ne konuk oldu.
Şebekeler üstü hizmet hakkında bilgiler paylaşan Teberci, BTK’nın bu konuda düzenlemelere gittiğini kaydetti:
“Şebekeler üstü hizmet, şebekelerden bağımsız olan sosyal medya, içerik vb. hizmetleri kapsar kısaca. Yani interneti kullanarak birtakım hizmetler veren şirketler var. Whatsapp, YouTube gibi hizmetler bu alana giriyor. Bazı Türk şirketlerinin de benzer hizmetleri var. Biz yıllar önce bunu internet tabanlı hizmetler olarak nitelendirmşitik. ‘Over The Top’ İngilizcesi. Sonra zaman geçti, BTK buna ‘şebekeler üstü hizmet’ denildiğini söyledi. Bunu düzenleme görevi de BTK’ya verildi. İyi bir gelişme. Bu, başıboş bırakılmaması gereken bir alan. Uluslararası dev firmalar, iletişimin altyapısını kelimenin tam anlamıyla sömürüyorlar. Öte yandan ödeme yapmadıkları gibi hep ödeme alıyorlar. Bu, dünyanın ortak sorunu. Benzer çalışmalar var. Bu şirketlerin ortak olması gerektiği şeklinde bazı öneriler var.”
Uluslararası dev sosyal medya şirketlerinin veri çekiminin çok yüksek boyutta olduğunu ve bunun altyapıyı zorladığını ifade eden Halil Nadir Teberci, şunları söyledi:
“Öncelikle internetin tek varlık sebebi bu olmamalı. Şu anda evet, internet sadece bu amaçlar için kullanılıyor. Ama bunu kullanırken çekilen verinin büyüklüğünden dolayı, altyapı şirketleri sürekli yeni yatırımlar yapmak durumunda kalıyor. Türkiye’deki telekom şirketlerinin durumunu daha önce konuştuk. Her biri yatırım yapabilecek durumda değil fakat sürekli yatırım yapmaları gerekiyor zira bu dev şirketler sürekli veri çekiyor. Bu yatırımların karşılığında Türkiye’deki telekom şirketleri, karşılığını alamıyor. Bunun bir şekilde karşılanması gerekiyor. Bizim savunmamız bu. Telekom firmaları, yani ülkemizdekiler, ciddi bir gelir kaybında. Ama bu veri çekiminden dolayı yatırım yapmak zorundalar. Fakat yatırım yapamıyorlar. Yani son kullanıcı, almak istediği hizmeti kaliteli olarak alamıyor. Ben telekom işletmecileri ve Türkiye açısından bakıyorum. Durum bu.”
Halil Nadir Teberci’ye göre Türk şirketlerinin piyasada tutunabilmesi için pozitif ayrımcılık gerekiyor. Uluslararası şirketlerin buradaki internet üzerinden vergi ödemeksizin veri kullanabildiğini fakat yetkilendirilmiş yerli şirketlerin yüzde 30’a varan vergiler ödediğini aktaran Teberci, şu ifadeleri kullandı:
“Burada özellikle şebekeler üstü hizmet düzenlenecekse, ki bazıları burada etkin piyasa gücüne sahip oldu, o zaman etkin piyasa gücüne sahip olmayanlara pozitif ayrımcılık yapılsın diyoruz. Telekom tarafında bunu yapamadık. Büyükler aldı başını gitti, küçükler boyunlarını bile kaldıramadı. Şebekeler üstü hizmette böyle bir düzenleme yapılıyor. O vakit küçük şirketler ve piyasalarda var olmaya çalışanlar lehine pozitif bir ayrımcılık yapalım. Diğer hizmetleri vergilendirmek lazım. Bir diğer olay ise ses hizmetleri. Herhangi bir yetkilendirme almadan Skype, Whatsapp vs. ses hizmeti veriyor. Ama benim suçum ne? Ben yetkilendirildiğim için ses hizmeti veriyorum. Bunu yaparken yüzde 10 özel iletişim vergisi, yüzde 20 KDV toplam yüzde 30 vergi veriyorum. Vergi alınmamalı demek şu ortamda pek gerçekçi değil ama hiç değilse diğerleri ile aynı şartta olmalıyız. Hatta diğerlerine göre yerli şirketlerin daha pozitif ayrımcılıktan faydalanması lazım. Ben Whatsapp ile uluslararası konuşmalarda rekabet ediyorum telekom şirketleri olarak. Bu vergi oranı mobilde daha da yüksek. Ben onlarla nasıl rekabet edeyim? Uluslararası ses trafiğine bakarsanız ciddi bir düşüş var. O vakit onlarla rekabet edebilmemiz için BTK’nın bunları da dikkate alması lazım.”
Durumu Türk şirketlerinin lehine çevirebilmek için alınması gereken önlemlere değinen Teberci, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Önerilerimizden birisi pozitif ayrımcılık. Diğeri ise telekom işletmecilerin yani yetkilendirilmiş işletmecilerin yapması gerektiği işler konusunda bir düzenleme gerekir. Yerli şirketlere bir teşvik getirilebilir. Bir diğer konu da biliyorsunuz büyük şirketler yani sosyal medya şirketleri çok büyük trafik çekiyor. O vakit bu büyük şirketleri bir şekilde Türkiye’ye getirmek lazım. Sunucuları, veri merkezlerini burada tutmak gibi şeyler lazım. Ciddi trafik çekiyorlar o vakit buradaki altyapılarını güçlendirmemiz lazım. Buraya gelmeyi seçmemelerinin birkaç nedeni var. Bir tanesi yasal mevzuattan doğan birtakım sıkıntılar var. Altyapıda ciddi sıkıntılar var. Veri merkezlerinde en babasına giden beş tane fiber var. Bu, uluslararası ve her yere ulaşabilir hale gelmeli. Böylece verilerini buraya getirdiklerinde kolaylıkla ulaşabilsinler. Ama altyapı şu anda müsait değil. Bir de internet değişim noktaları var. Bu da iç hizmetlerle ilgili. Adana’daki arkadaş, Adana’daki içeriğe erişmek için mutlaka bir İstanbul’a gidip gelmiş oluyor. Bunların oluşturulması lazım.”