Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yüzde 30'a indirdik, bu düzenleme pazartesiden itibaren geçerli olacak
15:14 08.06.2024 (güncellendi: 19:49 08.06.2024)
© AA / Arif Hüdaverdi YamanCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan
© AA / Arif Hüdaverdi Yaman
Abone ol
Haliç Kongre Merkezi’nde TİM 31. Olağan Genel Kurulu ve İhracatın Şampiyonaları Ödül Töreni'nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan "İhracatçılarımız için döviz bozdurma zorunluluğunu yüzde 40'tan yüzde 30'a indirdik. Bu düzenleme pazartesiden itibaren geçerli olacak" açıklamasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) 31. Olağan Genel Kurulu ve İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni'nde yaptığı konuşmada, 2002'den bu yana yüksek teknolojili ürün ihracatının 4,5 katına çıktığını söyleyerek bu oranları çok daha yukarı taşıyacaklarını ifade etti.
Müjdeli bir haber vermek istediğini dile getiren Erdoğan, "İhracatçılarımız için döviz bozdurma zorunluluğunu yüzde 40'tan yüzde 30'a indirdik. Bu düzenleme pazartesiden itibaren geçerli olacak. Tüm ihracat ailesine hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu.
Erdoğan, bölgede yaşanan sıcak çatışmalara ve 6 Şubat depremlerinin 104 milyar dolarlık mali faturasına rağmen, küresel ekonominin içinden geçtiği fırtınalı dönemi başarıyla yönettiklerini dile getirdi.
Geçen sene tüm taraflarla görüşerek hazırladıkları Orta Vadeli Program (OVP) ve 12. Kalkınma Planı'yla ekonomideki yol haritalarını paylaştıklarını anımsatan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Popülizmin zirveye çıktığı 31 Mart seçimleri sürecinde Türk ekonomisine ilave yük oluşturacak afaki adımlardan uzak durmak suretiyle programa olan güvenimizi uygulamalarımızla ispat ettik. Sırf seçim kazanmak uğruna milletimize yalan söyleme, meydanlarda bol keseden vaat dağıtma gibi yollara başvurmadık. Bundan 3 ay önce seçim meydanlarında olmadık sözler verenler, bugün verdikleri sözleri tutmak yerine sadece miting yapıyor, ipe un seriyor, milleti oyalamanın yollarını arıyor. 'Liyakat, adalet, hak, hukuk' diyerek ahkam kesenlerin bugün nepotizmin kitabını yeniden yazdıklarını görüyoruz. Şehirlerine hizmet etmesi gerekenler sadece hısım akrabaya çalışıyor."
'Enflasyonda en zor dönemin artık geride kaldığına inanıyoruz'
Etik dışı yolların hiçbirine tevessül etmeyip insanlara karşı daima dürüst olduklarını ve tutamayacakları sözü vermediklerini vurgulayan Erdoğan, "Biz siyaseti ülkemize ve milletimize hizmet için yapıyoruz. Biz velev ki kendimiz bedel ödesek de milletimize bedel ödettirmemenin derdindeyiz. Biz kendi çıkarımıza uygun olanı değil, Türkiye ve Türk ekonomisi için en doğru olanı yapmanın peşindeyiz. Önceliğimiz bu ülkeyi hayat pahalılığı sorunundan temelli kurtarmaktır. Enflasyonu düşürmek için para, maliye ve gelirler politikalarını uyum içinde yürütüyoruz. Mali disiplin alanındaki adımlar para politikamızın etkinliğini arttıracak ve enflasyonla mücadeleye güçlü destek verecek" dedi.
Ekonomi programının ilk yılının geçiş yılı olduğunu ve bu dönemi öngördükleri şekilde başarıyla tamamladıklarını belirten Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Enflasyonda en zor dönemin artık geride kaldığına inanıyoruz. Şimdi programın sonuçlarını daha net göreceğimiz yeni bir döneme, dezenflasyon sürecine giriyoruz. Geçmişte enflasyonu nasıl tek haneye indirdiysek, inşallah aynı başarıyı tekrar yakalayacağız. Büyüme tarafında da hamdolsun oranlar son derece olumlu seyrediyor. Geçen yıl yaşadığımız deprem felaketine ve ihracat pazarlarımızdaki zayıflamaya rağmen yüzde 4,5'luk bir büyüme kaydettik. Milli gelirimiz cari fiyatlarla ilk kez 1 trilyon doları aştı."
Türkiye ekonomisinin nominal değerle dünyada 17'inci, satın alma paritesine göre 11'inci sırada yer aldığına dikkati çeken Erdoğan, "Bu yılın ilk çeyreğinde büyümemiz yüzde 5,7 olarak gerçekleşti. Bunun 1,6 puanı net dış talepten, yani siz değerli ihracatçılarımızın kıymetli çabalarından kaynaklandı. Büyümede kalitenin arttığı, kompozisyonun özellikle iyileştiği bir döneme adım atmış bulunuyoruz" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, makine ve teçhizat yatırımlarındaki artışın 18 çeyrektir devam ettiğini, yatırımların ve ihracatın sürüklediği bir büyüme ideallerini süratle gerçeğe dönüştürdüklerini belirterek, "2024 yılı genelinde net dış talebin pozitif katkı vereceği yüzde 4'e yakın dengeli bir büyüme öngörüyoruz" şeklinde konuştu.
Ekonominin emin adımlarla hedeflerine doğru ilerlerken, Türkiye'nin uluslararası çevrelerdeki görünümünün de ciddi biçimde değiştiğini vurgulayan Erdoğan, "Ekonomide ilk yılın karnesi oldukça iyi geldi. Programımız tıpkı öngördüğümüz doğrultuda meyvelerini veriyor. Merkez Bankamızın brüt rezervleri 31 Mayıs itibarıyla 45.2 milyar dolar artışla toplam 143.6 milyar dolara yükseldi" dedi.
Ekonomi programının oluşturduğu güven ve öngörülebilirlik sayesinde ülkeye dış kaynak girişinin devam ettiğini dile getiren Erdoğan, bankacılık ve reel sektörün dış borç çevirme oranları artarken, bu borçlanmaların daha düşük maliyetlerle gerçekleştirildiğini söyledi.
Son bir yıldır bankaların dış borç çevirme oranının yüzde 96'dan yüzde 153'e, reel sektörün dış borç çevirme oranının ise yüzde 118'e yükseldiğini aktaran Erdoğan, bankaların yılbaşından bu yana 4 milyar doların üzerinde sermaye benzeri dış kaynağa erişim sağladığını bildirdi.
Erdoğan, "Önümüzdeki dönemde uluslararası doğrudan yatırımlarda da güçlü bir canlanma göreceğimize inanıyorum. Yatırım ortamımızın daha da iyileştirilmesi için gerekli olan her adımı zaman kaybetmeden atacağız. Aktif sanayi politikalarına hız kazandıracak dijital ve yeşil dönüşüme odaklanan politikalarla temellerimizi daha da sağlamlaştıracağız" ifadelerini kullandı.
Programın olumlu sonuçlarını ülke risk priminde de net şekilde gördüklerini dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:
"Ülkemizin CDS primi 266 baz puana kadar geriledi. Kredi derecelendirme kuruluşlarının not artışı ve görünüm adımlarını sizler de yakından takip ediyorsunuz. Çok taraflı kalkınma bankaları da önümüzdeki dönemde 60 milyar dolara yakın kaynağı ülkemizdeki kalkınma projelerinin finansmanına aktaracak. Uzun vadeli ve düşük maliyetli bu kaynaklar yatırım yapan, istihdam sağlayan ve ihracata katkı sunan tüm girişimcilerimizin emrinde olacaktır."
'Türkiye'nin tekrar şaha kalkmasını istemeyenlerin tezviratlarına karşı daha dikkatli olalım'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha rekabetçi, müreffeh, üretken ve güçlü bir Türkiye'yi ihracatçıların da katkısıyla hep birlikte inşa edeceklerini, bunun için de biraz sabır, kararlılık, uyguladıkları programda dirayet göstermek gerektiğini belirtti.
Erdoğan, ihracatçılara şöyle seslendi:
"Şunu sizin de bilmenizi isterim. Türkiye ekonomisi bu sürecin sonunda çok farklı bir lige yükselecektir. Gelişmiş ülkeler dahil, tüm dünyayı olumsuz etkileyen belirsizliklerden kurtulduğumuzda bu yeni dönemin baş aktörü inşallah Türkiye olacaktır. Bundan en küçük bir şüphe duymamanızı sizlerden özellikle bekliyorum. Sizlerden, siz iş insanlarımızdan programa güvenmenizi istiyorum. Kendi çıkarları dışında başka hiçbir şey düşünmeyen felaket tellallarının girişimlerine karşı hep beraber sağlam bir duruş sergileyelim. Türkiye'nin tekrar şaha kalkmasını istemeyenlerin tezviratlarına karşı daha dikkatli olalım. Bunlara prim vermeyelim, biz işimize bakalım, ihracat hedeflerimizi gerçekleştirmeye odaklanalım. Türkiye'nin başarılarına bir türlü sevinemeyen, sırf haklı çıkmak için bütün bunların uğruna sokaktaki vatandaşı bilerek yanlış yönlendiren, insanımıza sürekli karamsarlık aşılayan muhterislere meydanı asla terk etmeyeceğiz. Sizlerle ve Anadolu'nun farklı illerindeki iş dünyası temsilcilerimizle daha yoğun bir şekilde bir araya gelerek bu süreci suhuletle yürüteceğiz. İnşallah bundan sonra ekonomi ekibimiz başta ihracatçılarımız olmak üzere iş dünyamızı daha sık, daha düzenli olarak bilgilendirecek, bilgi kirliliğinin önüne geçmek için de farklı adımları devreye alacağız."
Türkiye'nin dış ticarette iş insanlarının da emeğiyle yazdığı başarı hikayesini yalnızca kendilerinin değil rakamların da çok net biçimde söylediğinin altını çizen Erdoğan, "Rusya-Ukrayna Savaşı'na ve 6 Şubat depremlerine rağmen hamdolsun 2023 senesinde ihracatta güzel bir yıl geçirdik. 2023 yılını, 255.4 milyar doları mal ihracatı, 101.7 milyar doları hizmetler ihracatı olmak üzere toplam 355 milyar dolar ihracatla kapattık. Bu ihracat miktarıyla, geçen sene Cumhuriyet tarihimizin rekorunu kırdık" ifadelerini kullandı.
'Mayıs ayı ihracatımız, aynı zamanda tüm ayların en yüksek aylık ihracat değeri oldu'
Geçen hafta açıklanan rakamlarla bunu bir üst seviyeye taşıdıklarını kaydeden Erdoğan, "24.1 milyar dolarlık mayıs ayı ihracatımız tarihin en yüksek mayıs ayı ihracat değeri olarak kayıtlara geçti. Bu rekor, yeni bir rekoru da beraberinde getirmiştir. Mayıs ayı ihracatımız, aynı zamanda tüm ayların en yüksek aylık ihracat değeri oldu. Mayıs ayı itibarıyla yıllıklandırılmış ihracatımız 260,1 milyar dolar ve bir önceki yıla göre yüzde 2,3 artışla yine rekor kırdı" bilgisini verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihracattaki güzel haberlere, ithalat tarafından gelen olumlu verilerin de eşlik ettiğine işaret ederek, "İthalatımızdaki düşüş eğilimi, mayıs ayında da devam etti. İthalatımız mayıs ayında yıllık bazda yüzde 10,3 oranında geriledi. 2024 yılı mayıs ayında ihracattaki artış ve ithalattaki azalışın da etkisiyle dış ticaret açığımız yıllık bazda yüzde 47,8 düşüş gösterdi. 2024 yılının ilk beş ayında ise ihracatımız bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 4,5 artışla 106 milyar 914 milyon dolara çıktı. Böylece, ilk beş ayda mal ihracatında net 4,6 milyar dolar artış sağladık" dedi.
Dış ticaret açığındaki iyileşmenin sürdüğünü anlatan Erdoğan, ilk 5 ayda bu açığın 19,2 milyar dolar azaldığını, mal ihracatındaki artışın yanında hizmet ihracatında da 2024 yılı hedeflerine yaklaşıldığını söyledi.
Erdoğan, "Yılın ilk üç ayında, hizmet ihracatımız bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8 artış göstererek 19,9 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmiştir. Yılın ilk 5 ayında, hizmet ihracatımızın bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8 artışla, 36,2 milyar dolara yükseleceğini tahmin ediyoruz. Yıllıklandırılmış olarak 2024'ün ilk üç ayı sonunda 103,2 milyar dolar olan hizmet ihracatımızın ilk beş ay sonunda 104,3 milyar dolara yükseleceğini öngörüyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Cari işlemler açığındaki iyileşme, dış ticaret dengesindeki iyileşme, ticaret ortaklarımızda toparlanma ve turizm gelirlerindeki artışla 'Orta Vadeli Program' hedeflerinden çok daha iyi gerçekleşecek. Cari açıktaki azalma hem rezerv birikimini müspet etkileyecek hem de finansal istikrara destek olacaktır. 2024 sonunda mal ihracatımızı 267 milyar dolara ve hizmet ihracatımızı ise 110 milyar dolara mutlaka taşıyacağız. Bunu da son 21 yıldır olduğu gibi yine sizlerle birlikte başaracağız."
İhracata ve ihracatçılara verdikleri desteğin artarak devam etmesinin Türkiye'ye farklı bir ivme kazandırdığını vurgulayan Erdoğan, ihracatın katma değerli ve yüksek teknolojili sektörlere yönlendirilmesini arzu ettiklerini farklı vesilelerle ifade ettiklerini dile getirdi.
Erdoğan, firmaların finansman sorununa çözüm bulunmasının ne kadar önemli olduğunun farkında olduklarını, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Merkez Bankasının ihracatçıların finansman imkanlarını geliştirmek için farklı formüller üzerinde çalıştığını, sürekli yeni teşvikler ve destekleri devreye aldıklarını bildirdi.
'2024 yılında bu desteği 50 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz'
Türk Eximbank'ın sermayesini güçlendirdiklerine dikkati çeken Erdoğan, "Son bir yıl içinde toplam 22 milyar liralık nakdi sermaye artışı oldu. Böylece Türk Eximbank, 70 milyar liralık öz kaynak yapısıyla siz değerli ihracatçılarımıza daha fazla destek verme imkanına kavuştu. Eximbank vasıtasıyla 2023 yılında ihracatçılarımıza toplam 42 milyar dolar destek olduk. Yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı büyüme stratejimizle 2024 yılında bu desteği 50 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kredide kefalet sorununun ortadan kaldırılması amacıyla kurulan İhracatı Geliştirme Şirketi'yle bugüne kadar 78,4 milyar liralık kefalet sağladıklarını aktararak, "Son dönemde yapılan tüm düzenlemelerle, reeskont kredilerinin günlük limitini 10 kat artışla 3 milyar liraya çıkardık. Reeskont kredilerinin toplam maliyetinin Merkez Bankası politika faizi seviyesini aşmamasını temin ettik. 360 gün vadeli reeskont kredisinin maliyet oranı yüzde 25,93'e sabitlendi" ifadelerini kullandı.
Kurumlar Vergisi mükellefleri için uygulanacak yüzde 25 oranındaki vergi oranını, ihracatçı firmalar için beş puanlık indirimle yüzde 20 olarak belirlediklerinin altını çizen Erdoğan, şunları ifade etti:
"Mimarlık, mühendislik, tasarım ve yazılım gibi çeşitli hizmet ihracatı gelirlerindeki kazanç istisnasını yüzde 50'den yüzde 80'e yükselttik. Eximbank kredilerinin yanı sıra yatırım taahhütlü avans kredilerinin kapsamını, katma değeri yüksek ihracatı artıracak şekilde genişlettik. Yıllık 100 milyar lira olmak üzere, üç yıl süreyle toplam 300 milyar liralık limit tahsis edilmesini planlıyoruz. Merkez Bankası tarafından ticari bankalar aracılığıyla kullandırılan bu krediler cari dengenin iyileşmesine ve fiyat istikrarına katkı verecek. Ayrıca verimliliği yüksek yatırımların uygun koşullarda uzun vadeli ve Türk lirası cinsinden finansmanını mümkün kılacak."
Erdoğan, "Türkiye'yi yıllık sadece 36 milyar dolar ihracat yapan bir ülkeden bugünkü seviyelerine sizlerle beraber getirdik. 2002'de bir haftada yaptığımız ihracatı artık bir günde gerçekleştiriyoruz" dedi.
Marifetin iltifata tabii olduğunu belirten Erdoğan, "Başarıyı takdir, hakkı teslim etmenin yanı sıra yeni başarıların da önünün açılmasını sağlar. Az önce Sayın Başkan ve Sayın Ticaret Bakanımız ihracatçılarımızın Türkiye ekonomisine katkılarını detaylıca anlattılar. Bu ülkenin herhangi bir vatandaşının rakamların açıkça ortaya koyduğu böylesi bir başarıdan gurur duymaması mümkün değil. Sizlerin nezdinde 150 bin ihracatçımızın her birine Türk malı damgasını taşıyan ürünlerimizi dünyanın dört bir ucuna ulaştırdıkları için teşekkür ediyorum" diye konuştu.
İhracatçıların ticaret diplomasisinin öncü neferleri, akıncıları, Türk ekonomisinin yurt dışındaki sancaktarları olarak gördüklerini her zaman söylediğini kaydeden Erdoğan, ihracatçılarla yol yürümekten hem bahtiyarlık hem de büyük şeref duyduğunu dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihracatçıların yürüttüğü çalışmalarda daima yanın olduğunu, Başbakan ve Cumhurbaşkanı olarak kapısını her zaman açık tuttuğunu, her meseleleriyle bizzat ilgilenmeye, sorunlara pratik, sürdürülebilir ve kalıcı çözümler bulmaya gayret ettiğini anlattı.
İhracatçıların çalıştığını kendilerinin de yardım ettiğine dikkati çeken Erdoğan, "Siz ürettiniz, biz de sizi destekledik. Siz ihraç ettiniz, biz de sizin işlerinizi kolaylaştırdık. Siz yeni pazarlar aradınız, biz de sizin yolunuzu açtık. Ülkemizi ziyaret eden devlet ve hükümet başkanlarıyla yaptığımız her görüşmenin gündeminde mutlaka sizlerin talepleri de vardı. Hemen her yurt dışı ziyaretimize sizlerin de iştirak etmesini sağladık" ifadelerini kullandı.
'İhracat yapmayan ilimiz kalmadı'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, anlaşmalarla, forumlarla, fuarlarla ve etkinliklerle ülkeyle dünyanın geri kalanı arasında ticari köprüler kurduklarını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Türkiye'yi yıllık sadece 36 milyar dolar ihracat yapan bir ülkeden bugünkü seviyelerine sizlerle beraber getirdik. 2002'de bir haftada yaptığımız ihracatı artık bir günde gerçekleştiriyoruz. İhracatı ülke sathına yaydık. Hatta ihracat yapmayan ilimiz kalmadı. 2023 yılında 48 ilimizde ilk 1000 ihracatçı firma arasına girebilecek ölçüde ihracat yapan firmamız bulunuyor. Klavye ekonomistleri bunları görmüyor olabilir, salon siyasetçileri bunları bilmiyor olabilir. Fil dişi kulelerinde ahkam kesenler bunları anlamıyor olabilir."
Bu gerçekleri işin içinde olan, elini taşın altına koyan, dünyanın dört bir köşesine Türk mallarını götüren ihracatçıların çok iyi bildiğini vurgulayan Erdoğan, 2024'ün ilk beş ayında 42 ülkeye 79 heyet düzenleyen TİM mensuplarının Türk ekonomisinin muazzam potansiyelini çok iyi gördüğünü belirtti.