Cumhurbaşkanı Erdoğan enflasyonun düşmesi için tarih verdi: Yeni bir sanayi politikası geliyor
15:18 25.05.2024 (güncellendi: 18:41 25.05.2024)
© AA / TCCB / Mustafa KamacıCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan
© AA / TCCB / Mustafa Kamacı
Abone ol
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Yıllık bazda enflasyonun mayısta en yüksek seviyeye ulaşmasını ardından hızlı bir düşüşe geçmesini bekliyoruz" diyerek hem ekonomiye hem de İsrail-Filistin çatışmasında alınan ekonomik kararlara dair açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda DEİK (Dış Ekonomik İlişkiler) Genel Kurulu ve Ustalara Saygı Ödül Töreni'ne katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:
'Netanyahu yönetimi Gazze'deki katliamlarına son verinceye kadar baskı kurmayı sürdüreceğiz'
"Gazze'de 36 bin masumu şehit eden İsrail'i ateşkese zorlamak amacıyla aldığımız ticari işlemleri durdurma kararımızın uygulanma sürecinde de iş dünyamızla iletişim kanallarımızı açık tutuyoruz. Netanyahu yönetimi Gazze'deki katliamlarına son verinceye kadar baskı kurmayı sürdüreceğiz."
DEİK üyelerine seslenen Erdoğan: Türk ekonomisine katkıda bulunduğunuz sürece biz de sizlerin yanında olacağız'
"Türkiye için çalışan ihraç eden yatırımlarını artıran Türkiye Yüzyılı inşasına omuz veren herkesin yanındayız. Siz çalıştığınız ürettiğiniz yatırım yaptığınız ihraç ettiğiniz Türk ekonomisine katkıda bulunduğunuz sürece biz de sizlerin yanında olacağız."
'Herkesin düşüncesine ve yapıcı eleştirisine saygıyla yaklaşıyoruz'
"Tüm farklılıklarımızı kucaklıyoruz. Herkesin düşüncesine ve yapıcı eleştirisine saygıyla yaklaşıyoruz. Türkiye'nin mutlu yarınları için ter döken herkesin başımızın üstünde yeri vardır. Türkiye Yüzyılı vizyonumuz için taş üstüne taş koyan insanlarımızla yürümekten gurur duyuyoruz. İş dünyamız söz konusu olunca, açık söylüyorum, hiçbir bahaneyi kabul etmiyoruz. Rabbim muhabbetimizi, yol arkadaşlığımızı daim eylesin."
'İhracatımız 255 milyar doları aşarak Cumhuriyet tarihimizin rekorunu kırdı'
Kovid salgınının tetiklediği ekonomik sıkıntılı bölgemizdeki çatışmalarla daha da çetrefilleşti. Türkiye, tüm bu sınamalara ilave olarak deprem yaşadı. Depremin toplam maliyeti 104 milyar dolardır. Hiçbir ekonomi böyle bir badireyi kolayca atlamaz. Üst üste 3 seçim geçirdik. Ülke ekonomisini durağan hale getirdiğini hepimiz biliyoruz. Hiçbir alanda hamdolsun hedeflerimizden kopmadık. İhracatımız 255 milyar doları aşarak Cumhuriyet tarihimizin rekorunu kırdı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan enflasyonun düşeceği tarihi işaret etti
"Yıllık bazda enflasyonun mayısta en yüksek seviyeye ulaşmasını ardından hızlı bir düşüşe geçmesini bekliyoruz. Yılın ikinci yarısından itibaren dezenflasyon dönemine gireceğiz. Maliye politikası üzerinden ilave enflasyon baskısına izin vermeyeceğiz. Yeni bir sanayi politikasını devreye alıyoruz. Kamuda tasarruf ve verimlilik paketiyle yatırım ödeneklerindeki kesintileri öncelikli alanlara yönlendireceğiz.
'Ekonomi programımızın olumlu neticelerini almaya başladık'
Başkaları gibi kendi siyasi ikballeri uğruna ülkenin ve milletin geleceğini riske atmadıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Düne kadar seçim meydanlarına bol keseden vaat dağıtanlar görüyorsunuz bugün borç üstüne borç alıyor, zam üstüne zam yapıyorlar. Daha hısım akraba piyangosuna çevirdikleri atamaları saymıyorum bile. Çok kritik bir dönemeçte hükümetimizin nasıl tarihi bir karar verdiğini önümüzdeki yıllarda çok daha iyi anlayacağız. Ekonomi programımızın olumlu neticelerini almaya başladık. Geçen yıl mayıs ayında 97.1 milyar dolar olan brüt rezervlerimiz 42 milyar dolar artışla 140 milyar dolar seviyesine yükseldi. Swap hariç net uluslararası rezervlerde son 1.5 aydaki iyileşme 50.7 milyar dolar oldu" dedi.
'Bu sancılı dönemi Türkiye ve Türk ekonomisi açısından inşallah tarihi bir sıçrama tahtasına dönüştüreceğiz'
Ülkeye yönelik yatırımcı güveninin de her geçen gün arttığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Uyguladığımız program sayesinde cari işlemler açığı düştü. Enflasyon beklentileri iyileşmeye başladı. Ülke risk primimiz salgın öncesi seviyelere geriledi. Yerli ve yabancı yatırımcıların Türk lirası varlıklara ilgisi arttı. Bankacılık sektörü ve reel sektörümüzün dış borç çevirme oranları gelişme gösterdi. Son 1 buçuk aylık dönemde gelişmekte olan ülkelerden sermaye çıkışı olurken Türkiye'ye sermaye girişleri ivme kazandı. Kredi derecelendirme kuruluşları teker teker not artırımına gidiyor. Çok taraflı kalkınma bankaları Türkiye portföylerini genişletiyor. Enerjide Karadeniz ve Gabar'daki keşiflerimizle kabuğumuzu kırmaya başladık. Turizmcilerimiz yeni rekorlar için hazırlıklarını yapıyor. 2028 yılına kadar olan 4 yıllık seçimsiz süreci, gereksiz tartışmalara sokmadan ilerleyeceğiz. Biraz sabır ve dirayetle çok daha güzel neticeler alacağız. Tüm dünyanın içinde olduğu bu sancılı dönemi Türkiye ve Türk ekonomisi açısından inşallah tarihi bir sıçrama tahtasına dönüştüreceğiz. Yeter ki felaket tüccarlarına kulak asmayalım. DEİK ailesi, Türkiye’nin ekonomide yazdığı başarı hikayesinde sizlerin önemli bir payı var. DEİK üyelerimizin emeği, çabası, girişimleri olmadan açık söylüyorum bunların hiçbirini yapamazdık. Bu ülkenin ve milletin potansiyeline inandınız. Bu mücadelenizde sizlere yardımcı olabilmek adına biz de sadece elimizi değil tüm gövdemizi taşın altına koyduk. İhracatın büyümeye katkısını arttırmak, dengeli, kaliteli ve sürdürebilir yüksek büyüme hedefine ulaşmak için gerekli adımları atıyoruz. Eximbank’ın sermayesini 21.9 milyar liradan 35.7 milyar liraya yükselterek güçlendirdik. 2023 yılında ihracatçılara 42 milyar dolar finansman desteği sağlayan Eximbank’ın bu yılki hedefi 50 milyar dolardır. Yüzde 50 kazanç istisnasını yüzde 80'e çıkardık. Geçen yıl Temmuz ayında ihracat bedellerini en az yüzde 40’ını merkez bankasına satılması kuralına ek olarak uygulanan yüzde 30’luk döviz satışı zorunluluğunu kaldırdık. Desteklerimiz ve reel sektörümüzün dinamizmi sayesinde kişi başı gelirimize oranla imalat sanayi katma değerinde önemli bir nokta ulaştık ancak burada artık daha yeni hamleler yapmamız gerektiğini görüyoruz. Üretimde avantajlarımızı koruyarak üst düzey ürünlere yönelmemiz zaruridir. Yeni bir sanayi politikasını devreye alıyoruz. Kamuda tasarruf paketiyle yaptığımız kesintileri önemli alanlara yönelteceğiz. Sanayide yapısal dönüşümü sağlamak için kritik sektörlerdeki teknoloji odaklı yatırımları kapsamlı teşvik programlarıyla destekliyoruz" açıklamasında bulundu.