İBB Başkan adayı Murat Kurum: Yoğunlukta diliniz sürçebiliyor
© AA / Abdulhamid HoşbaşMurat Kurum
© AA / Abdulhamid Hoşbaş
Abone ol
AK Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkan Adayı Murat Kurum, son dönemde konuşmalarında yaptığı maddi hatalara gelen eleştiriler üzerine "Çok yoğun programımız var. Sabah 8'de başlıyorsunuz ve gece 2'ye 3'e kadar. Her gün böyle. İster istemez bu yoğunlukta diliniz sürçebiliyor" dedi.
AK Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan Adayı Murat Kurum, NTV'de Seda Öğretir ve Ahmed Arpat'ın sorularına yanıt verdi.
İstanbullunun değişim isteği olduğunu söyleyen Kurum, 31 Mart'ta kazanması halinde kimsenin kaybetmeyeceğini belirtti.
İstanbul'da kentsel dönüşüm vaadi ile ilgili bilgiler de veren Kurum, Türkiye'de ilk defa 100 bin kiralık konut yapacaklarını ifade etti.
Murat Kurum'un açıklamalarından ve sorulara verdiği yanıtlardan öne çıkanlar şöyle:
'İstanbul'da yaşamak sorun oldu'
Gittiğimiz her yerde coşkuyu görüyoruz. Bir heyecan var. İstanbul yorulmuş, beklentileri karşılanamamış. Gittiğimiz yerlerde ulaşımdan depreme, kentsel dönüşümden yeşil alanlara projelerimizi paylaşıyoruz. İstanbul'da yaşamak sorun oldu. İstanbul'da yaşayan herkesin deprem korkusu var. Şu 5 yıllık süreçte maalesef sözler vermiş ama tutmamış bir yönetim var. İstanbullunun bu çileden bıkmışlığı var. Bir değişim sinyali var. Değişim arzusu ve isteği var. 31 Mart'a da tüm İstanbul'un kazanacağı gün diyoruz biz. 31 Mart'ta hiç kimse kaybetmeyecek.
'İthal aday' sözlerine yanıt
"Sürekli bu polemiklerle karşılaşıyoruz. Şununla karşılaşmadım hiç, "Murat Kurum 650 bin konut yapacak, yapabilir mi? Yeşil alanla ilgili hedefler yapılabilir mi?" gibi proje üzerinden hiçbir şekilde konuşmuyoruz. Maalesef konuşamıyoruz. Karşıda kibri siyasi aklının önüne geçmiş bir aday var. Bu aday her gün bir polemik peşinde. 5 yıldır İstanbul dışında her konuyla ilgilenmiş biri. Bugün de aynı şey. Bir bakıyorsunuz, "ithal aday" diyor. Neye göre ithal aday. 1999 depreminde buradaydım. 2005'te TOKİ'de görev yaptım burada. Bizim yaptığımız işleri koyduğumuzda yanından bile geçemezler. Bizim yanımızda çırak olamazlar. Ben İstanbulluyum veya değilimi anlatmak zorunda değilim. Ben 25 yıllık iş hayatımın büyük bir kısmını İstanbul'da geçirdim. Müsilajda biz buradaydık. Kendisi tatile gittiği zaman biz milletin yanındaydık. Anlayışı maalesef bu. Benim tasvip ettiğim bir durum değil. İstanbul'da yaşayan biri olarak işinize gelirken, evinize giderken trafik çilesiyle karşı karşıyasınız. İBB Başkanından da beklentiniz sorunun çözülmesidir. Ama bakıyorsunuz sürekli bir İstanbul dışı gündem yaratıyor"
'Gazze'de masum çocuklar sevinecek'
"Dün bizi Gazze-Filistin üzerinden eleştiren belediye başkanı, bugün TIR dorsesinin arkasında poz veriyor. Bu pozdan ötürü kendisini tebrik ediyorum. İyi poz vermesini biliyor. Ucunda Gazze'ye iyilik dokunacak her işin arkasındayız. 1485'te inşa edilen bir medreseye gittim. İstanbul'un geçmişine baktığınızda birçok medeniyetin burada yaşadığını görürsünüz. İstanbul'da Üsküdar'da başka bir medeniyet var. Eyüpsultan sizi İstanbul'un manevi muhafızı olarak karşılar. İstanbul'un 39 ilçesinin bir kimliği ve kültürü vardır. Burada birçok medeniyetin uyum içinde yaşadığı bir anlayış var. İstanbul sadece Türkiye'yi ilgilendiren bir şehir değil, dünyanın başkenti diye tarif edilen bir şehirdir. Biz sessiz kalacaksak kişiliğimizi, kimliğimizi kaybedeceğiz. Bizi biz yapan değerleri unutamayız. Biz her zaman mazluma el uzatan bir millet olduk. İBB bizim söylemimiz üzerine bir TIR gönderiyorsa bu yanlış olamaz. Bunu siyasi bir malzeme haline getirmek yanlıştır. Yanlış olan TIR'ın dorsesinin önünde poz vermektir. İBB'nin Gazze için bir mücadele verdiğini gördünüz mü? Sadece Gazze değil, Ukrayna da var. Şurada bir araya gelsek de hep birlikte bir TIR yollasak. Şimdiye kadar neden yapmadılar? Deprem bölgesine gidiyorsunuz, "biz bu konutları yapacağız" diyoruz "biz bedava yapacağız" diyorlar. Yap, tutan mı var? Niye yapmadılar?
'Yoğunluktan dil sürçebiliyor'
"Çok yoğun programımız var. Sabah 8'de başlıyorsunuz ve gece 2'ye 3'e kadar. Her gün böyle. İster istemez bu yoğunlukta diliniz sürçebiliyor. Ben bunu insani buluyorum. Fark ettiğim zaman da bugün bunu haber yaparlar diye ifade etmeye çalıştım. Küçükçekmece'ye gitmişiz Büyükçekmece demişiz. İstanbul'u bilmiyor diyorlar. 1 haftalık sürece bakın. Özgür Özel ve İmamoğlu birçok gaf yaptılar. Gafın ötesine geçtiler. Bedelli askerlik yapanların vatan sevgisini sorgulayacak şeyler söylediler. Bunu düzeltmek için bir girişimde de bulunmadılar. Biz insanız, hata da yapabiliriz. Farklı bir söylem de söyleyebiliriz. En azından samimiyiz. Samimi olmak her şeyden değerli. İnsansınız hatadan dönmek erdemdir."
DEM seçmeni CHP'ye destek verir mi?
DEM, 22 ilçede belediye başkanı adayı çıkarmamış. Bazı ilçelerde adayları CHP listelerinde. Sonuçta kent uzlaşısı altında ittifak yaptıklarını kendileri söylüyorlar. Bunun ismini koyamadılar. Başak Demirtaş adaylığını ilan etti. Talimat gelince "ben aday değilim" dedi. Orada terör örgütü elebaşı açıklama yaptı. İttifakı işaret etti. Sonra aday değişti. O adayların da ne yapıp yapmayacağını göreceğiz. Masa arkasında her zamanki gibi bir ittifak söz konusu. Bunu da niye gizlerler anlamıyorum. Çıkın mertçe söyleyin. Bakıyorsunuz masada 6 kişi, 8 kişi. Biri üzerinde biri altında. Diğer adayların nasıl bir söylem içinde olduğu beni ilgilendirmiyor. Tüm adaylara saygılıyız. Milletimiz 31 Mart'ta şunun kararını verecek, 5 yıllık süreçte verdiği sözleri tutmayan bir aday var, diğer tarafta bakanlık yapmış, milletin yanında olmuş bir aday var. Türkiye Yüzyılında İstanbul lokomotif bir şehir olsun mu olmasın mı? Bunun kararının verileceği bir seçim olacak.