Tarihçi Perinçek: Batılı politikacıların kışkırtıcı politikalarının bedelini kendi halkları ödüyor
08:01 01.03.2024 (güncellendi: 08:05 01.03.2024)
© AFP 2023 / MANDEL NGANUkrayna ABD Zelenskiy Biden yardım
© AFP 2023 / MANDEL NGAN
Abone ol
Özel
Rusya Devlet Başkanı Putin’in “Batılı ülkelerin savaşın nasıl bir şey olduğunu çoktan unuttu” sözlerini değerlendiren Tarihçi Mehmet Perinçek Batılı liderlerinin dünyanın her yerinde savaşları kışkırttığını ve bunun faturasını da kendi halklarına ödettiklerini dikkat çekti.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, parlamentonun alt kanadı Duma ile üst kanadı Federasyon Konseyi'nden oluşan Federal Meclis'te yıllık konuşmasında, Batılı ülkelerin savaşın nasıl bir şey olduğunu çoktan unuttuğunu ve Batılıların Ukrayna'da olup bitenleri çizgi film zannettiğini vurguladı.
Putin, "Bunlar zorlu sınamalardan geçmemiş insanlar, savaşın ne olduğunu çoktan unutmuşlar. Biz, hatta bugünkü neslimiz bile, Kafkasya'da uluslararası terörle mücadele sırasında çok ağır sınamalardan geçtik. Şimdi, Ukrayna'da çatışma bağlamında da aynı şeyler oluyor. Batılılar, her şeyin kendileri için hazırlanmış bir çizgi film olduğunu sanıyor" diye konuştu.
Putin’in bu açıklamalarını değerlendiren tarihçi Dr. Mehmet Perinçek, batılı halklarını savaşı unuttuğunu ama Batılı siyasetçilerin dünyanın her yerinde yaşanan savaşlarda parmağının olduğunu belirterek şu değerlendirmeyi yaptı:
“Batılı sıradan insanlar savaşın ne olduğunu bilmiyorlardı. Ancak onlarda bu savaşın faturasını ekonomik hayatlarında, ceplerinde hissediyorlar. Birinci olarak Ukrayna’ya yapılan yardımlar, Batı tarafından Ukrayna savaşının kışkırtılması, bunun sponsorluğunun yapılaması, desteklenmesi, hem silah, hem diğer maddi araçların faturası batılı halklara kesiliyor. Bu paralar sıradan insanların cebinden çıkıyor. İkincisi Rusya’ya yönelik ekonomik yaptırımlar da o insanların ceplerine, elektrik faturası artışı olarak, işsizlik olarak, sanayinin azalması olarak, sanayi üretiminin düşmesi olarak, doğrudan yansıyor. Ama tabi o kanlı savaşı batı halkları görmüş değil. Ancak Batılı ülkelerin yöneticileri, savaşın ne olduğunu çok iyi biliyor. Hatta dünyanın neresinde olursa olsun, bütün savaşların, bütün masumların kanının dökülmesinin arkasından bunlar var. ABD Devlet Başkanı da Fransız cumhurbaşkanı da İsrail şiddetinin arkasında duruyorlar. Afrika’daki yeni sömürgeciliğin arkasında duruyorlar. Afrika’da terör örgütlerini besliyorlar, Ortadoğu'da PKK terörünün arkasında baktığımızda ABD ve Avrupalı ülkeleri görüyoruz. Dolaysıyla onlar bu savaşların ne olduğunu bilmenin ötesinde, bizzat o savaşın içinde bulunuyorlar. O savaşların kışkırtıcıları, sponsorları ve hatta hamileri. Irak, Afganistan savaşı doğrudan oldukları savaşlar. Bir de yürüttükleri vekalet savaşları var. PKK ile yaptıkları gibi, Ermenistan’ı Rusya, Türkiye ve Azerbaycan’a karşı kullandıkları gibi. Dünya’nın neresinde olursa olsun tüm terör örgütlerini biraz arkasına baktığımızda hemen o Batılı devletlerin istihbarat örgütleri ve dolayısıyla da yönetimlerini görebiliriz. Onlar bu savaşların bir numaralı kışkırtıcıları, hatta bu savaşlardan ciddi finansal kaynaklar elde diyorlar. İnsanların kanının dökülmesinden gelir elde eden bir savaş sanayi var batıda. Bunlar savaştan ekmek yiyen savaş lordları, savaş ağaları. Batı yönetimlerine baktığımızda onların savaşı bilmediğini söylemek çok iyimser. Aslında savaş nedir çok iyi biliyorlar. Hatta bütün savaşların sebeplerinde bunlar olduğunu ifade edebiliriz. Bunu bir ekonomik gelire de çeviriyorlar. Ama bu kendi kazdıkları kuyunun içerisine batı ülkeleri de düşüyor. Afganistan’da nasıl kaçtıklarını gördük. Diğer taraftan Avrupa, batı halkları da bu savaşların kurbanı haline geliyor. Bu savaşlar, kışkırtıcı politikalar Batı içinde büyük bir yıkıma, erozyona yol açıyor. Hatta bütün bu göçmen sorunlarına dönüp baktığımızda Batı’nın kışkırtmalarından kaynaklanıyor. Elinde sonunda o sorun Batı halklarını da vuruyor. Batı halkları da bu politikaların kurbanı.”