Yazar Fırat Devecioğlu: ‘Kurban psikolojisi yaşayan kişi, bir kurtarıcıya ya da zorbaya dönüşebilir’
16:05 18.02.2024 (güncellendi: 10:54 19.02.2024)
Serhat Sarısözen'le Gündem Dışı
Abone ol
Yazar Fırat Devecioğlu, Serhat Sarısözen’le Gündem Dışı’nda stüdyo konuğu oldu.
"Lazarus – Tanrı Oyuncağı" adlı novellasına ilişkin konuşan Devecioğlu, şunları söyledi:
"Lazarus - Tanrı Oyuncağı, yalnızca bir dönüşüm hikayesi değil, aynı zamanda insanın içindeki iyilik ve kötülükle olan sonsuz mücadelesini de simgeliyor. Hikayede karşılaşacağınız, Lazarus hariç, tüm karakterler gerçek.”
Novellasını ilk önce tiyatro metni olarak kaleme aldığını belirten Devecioğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Lazarus - Tanrı Oyuncağı’nı, öncesinde, 2020'de tiyatro metni olarak kaleme aldım. THINK House ile, oyunun yapımcılığını üstlendim. Lazarus, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın sezon destek programına seçildi ve tiyatro sahnelerine taşındı. Bugüne kadar başta, CKM, Barış Manço Kültür Merkezi, Koma Sahnesi, Kadıköy Belediyesi Salonları, Kültüral Performing Arts ve THINK House olmak üzere, şehrin en prestijli sahnelerinde, yetmişin üzerinde gösterim yaptı. Her oyun sonrası, benim, oyuncu ve yönetmenin katıldığı söyleşiler gerçekleştirdik. Oyunun metnine yönelen ilgi, beni Lazarus'un novellasını yazma konusunda motive etti.”
Sıradanlık ve kahramanlık arasındaki çizgide yürüyen bir karakteri anlattığını dile getiren Fırat Devecioğlu, eserindeki temalardan bahsetti:
“Lazarus - Tanrı Oyuncağı ile sarsıcı bir karakterin doğuşuna şahitlik ediyoruz. Sıradanlık ile kahramanlık arasındaki silik çizgide yürüyen genç bir adamın, sevdikleriyle hesaplaşmasına, çöküşüne, yeniden varoluşuna, ikinci hayatına, dünyası ile tekrar bütünleşmesine tanıklık ediyoruz. Metinde, üstün insan, özgürlükten kaçış, temel bağlara dönüş, kolektif bilinçdışı, fırlatılmışlık gibi güçlü felsefi temalar üzerinden, insan ruhunun labirentlerine odaklanmak istedim.”
Travma sonrası kurban psikolojisindeki kişilerin kurtarıcı veya zorba olabileceğine dikkat çeken Devecioğlu, romanında öne çıkan psikolojik tema hakkında şu ifadelere yer verdi:
”Lazarus karakterinin, travma sonrası kurban psikolojisinin etkisinde olduğunu söyleyebiliriz. Travması, annesini kaybetmesi. Kurban psikolojisi yaşayan biri, bir kurtarıcıya ya da zorbaya dönüşebilir. Lazarus ise, kahramanlık ile zorbalık arasındaki çizgide dolaşıyor. Altını çizmek isterim ki, karakterimiz deli değil. Ancak deliliğin sınırlarında dolaşıyor. Her an delirebilir ya da sıradan bir insana dönüşebilir. Psikolojik bir hastalık teşhisi olmayan birinin, deliliğin sınırlarında dolaşmasını aktarabilmenin önemli olduğunu düşünüyorum.”
Romana ve karaktere adını veren Lazarus hakkında konuşan Devecioğlu sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Neden Lazarus? Tıpta geçen Lazarus etkisine göre, insan, kesin ölümü gerçekleştikten kısa süre sonra hareket edebilir, ayağa kalkabilir, bilinçli gibi etrafa bakabilir. Kahramanımız, tam bir Lazarus evreninde yaşıyor.”