İstanbul 2 Nolu Barosu'ndan 'İslam Hukuku dersine' karşı açılan davaya ilişkin açıklama
© İstanbul 2 Nolu Barosu İstanbul 2 Nolu Barosu
© İstanbul 2 Nolu Barosu
Abone ol
İstanbul 2 Nolu Barosu tarafından, Türkiye Barolar Birliği'nce (TBB) İstanbul Medeniyet Üniversitesi Hukuk Fakültesi müfredatına İslam Hukuku dersinin eklenmesine karşı açılan davaya ilişkin, "TBB yönetimini, bilimi hedef alan yasakçı tutumundan vazgeçmeye ve asli vazifesini gereği gibi yerine getirmeye davet ediyoruz" ifadeleri kullanıldı.
İstanbul 2 Nolu Barosu Başkanlığı'nca, sosyal medya platformu X üzerinden yapılan açıklamada, TBB'nin, İstanbul Medeniyet Üniversitesi Hukuk Fakültesi müfredatına İslam Hukuku dersinin eklenmesine karşı dava açtığı belirtildi.
TBB'nin açtığı davanın bilimsel özgürlüğe aykırı olduğu vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Barolar Birliği yönetiminin bu tavrı öncelikle üniversitenin bilimsel özerkliğine ve bilim hürriyetine saldırıdır. İkinci olarak bilgi karşıtlığıdır. Bilgi karşıtlığı ise gelişmenin önündeki en büyük engeldir. Üniversitelerin bilimsel özerkliği Anayasa ile güvence altına alınmıştır. Herkes, bilim ve sanatı serbestçe öğrenme, öğretme, açıklama, yayma ve bu alanlarda her türlü araştırma hakkına sahiptir. Bu nedenlerle TBB yönetimini, bilimi hedef alan yasakçı tutumundan vazgeçmeye ve asli vazifesini gereği gibi yerine getirmeye davet ediyoruz."
Kamuoyuna saygıyla duyurulur. pic.twitter.com/v7aicHX2ZF
— İstanbul 2 Nolu Barosu (@2NoluBaro) February 4, 2024
Üniversitelerde fikirlerin ve bilgilerin serbestçe ifade edilip geliştirilmesinin evrensel bir esas olduğu aktarılan açıklamada, hukuk fakültesinin, mukayese ve muhakeme yoluyla doğruyu tespit edip, adalet dağıtacak hukukçuların yetişmesini hedefleyen ilim merkezi olduğuna işaret edildi.
Açıklamada, hukuk fakültesinde genç hukukçuların kendi branşlarıyla ilgili önemli bilgilerden mahrum edilmelerinin istenmesinin mantıklı bir izahının bulunmadığı dile getirilerek şu ifadelere yer verildi:
"Zira yüzyıllara ve insanlık tarihine damga vurmuş İslam medeniyetinin zeminini oluşturan İslam hukuku hakkında yüzeysel bilgiye dahi sahip olmayanların, sadece İslam ibaresini görüp yasakçı bir tavır almaları, aslında rahatsız olunan hususun ne olduğunu açıkça göstermektedir. İktibasçı, mukallit hukukçular yerine her hukuk sistemini felsefi arka planları ile bilen, derinliğine düşünen, hukuk üreten, geleceğin hukuk normlarını ve mekanizmalarını inşa edebilecek hukukçuların yetişmesi için İslam Hukuku ve diğer bütün hukuk sitemlerinin bilinmesi zorunludur."