TBMM Filistin Dostluk Grubu Başkanı Turan: Filistinlilerin direnişi terör değil
‘Direnen örgüt değil, Filistin halkıdır’
“Filistin’de islami cihat HAMAS’la sınırlı değil. Filistin Halk Kurtuluş Cephesi gibi birçok Filistin direniş hareketi var. Tabii ki devlet olma hakkını Filistinlilere çok gördükleri için düzenli orduları olamadı, o yüzden direniş grupları var sonuç itibariyle. Grupların içinde en fazla yaygın hem de siyasi çalışmaları olan, seçimlere katılan, kazanan bir HAMAS hareketi öncülüğünü yapıyor. Ama diğer grupların hepsi de İsrail ile mücadeleyi sol, sağ demeden veriyor. Direnen esasında örgüt değil, Filistin halkıdır. Filistin halkı dünden bugüne ister soldan, ister sağdan gelsin topyekûn olarak direnmiştir. Bu bir insani hak, meşru müdafaa.”
‘İnsanlık olarak usta yalancıların maduru oluyoruz’
“Bugün dünyayı usta yalancılar yönetiyor. Katiller maktul, maktuller katil durumuna gelmiş durumda. Binlerce yıldır o topraklarda yaşayan bir halkın meşru müdafaa yapması terör faaliyeti, gelip oraya işgal edip gasp edenlerin de bu işlediği cinayetleri kendini müdafaa hakkı olarak gören bir dünya düzeni var. Bu dünya düzeninin bu şekildeki takdimini yapabilecek çok sayıda enstrümana sahipler. Uluslararası medya onların elinde. İyiyi kötü, kötüyü iyi olarak takdim ediyorlar. Maalesef hep beraber bu usta manipülatör ve yalancıların maduru oluyoruz insanlık olarak.”
‘Gazze’de soykırım yapılıyor’
“7 Ekim’den sonra İsrail’in başlatmış olduğu hava saldırıları, topçu ateşleri, bombalamalarla birlikte binlerce insan hayatını kaybetti. Şu anda enkaz altında binden fazla insanın var olduğu söyleniyor. Bunu hem bölgedeki gazeteci arkadaşlarımızdan hem Gazze’deki dostlarımızdan hem de buradaki temsilcilerinden alıyoruz. Maalesef kadın, çocuk ve ihtiyarlardan oluşan yüzde 70’e yakını sivil insanlar katlediliyor. Bütün dünyanın gözünün önünde, kayıtsızlığının ve sessizliğinin önünde. Çok büyük bir vahşet, büyük bir yok ediş, büyük bir soykırım yaşanıyor.”
‘ABD bölgede ciddi itibar kaybediyor’
“Zaten son günlerde kullanmış olduğu ikircikli dil, savaşçılıktan ara buluculuğa doğru evrilme sürecinin arkasında kendi ülkesindeki halklar başta olmak üzere dünyadaki milletlerden gelen İsrail’in yanında duran herkesi İsrail ile birlikte eşleştiren ve böylelikle protesto eden anlayış onları da tedirgin etmeye başladı. Burada kaybedersiniz, yanlışa yatırım yapan kaybeder.”
‘ABD dünyada en çok öfke duyulan ülke’
“Amerika Vietnam’da, Afganistan’da, Irak’ta yenildi. Dünyanın neresini işgal ederlerse etsinler yenilecekler. Haklı olan kazanır, tarih buna şahittir. Güçlü olan o gün için zarar verir, katliyamlar yapar ama önünde sonunda yaptığı işlerle kendi sonunu yaklaştırır. Çünkü kendisine karşı bir yanardağ misali yeryüzünde bir öfke dağının oluşmasına neden olur, düşmanlarının sayısını çoğaltır. Dolayısıyla en sonunda yenilir. Burada haklı olan galip gelecektir. Dünyada bugün bir anket yapılsa ‘en çok öfke duyulan ülkeler arasında kim gelir?’ diyerek ABD sıralamayı kimseye kaptırmaz. İsrail’in yanında durmak bu cinayetlere ortak olmak demektir.”
‘Batı yalnızlaşıyor, dünya Filistin’in yanında’
“Batı yalnızlaşıyor, yalnızlaştı zaten. Çok da fazla sürdüremez bu gidişini. Bugüne kadar en şiddetlisi olan bir mücadele yürütülüyor şu anda. Bunun maliyeti yüksek olacak hem İsrail’e hem de İsrail’e sahip çıkanlara. O taraf Filistin Devleti’ne razı olmak zorunda. Bölgeye barış gelmediği sürece dünya bu bölge üzerinden istikrarsızlaşmaya da devam edecek. Gazze’de katledilen bir çocuğun protestosu NewYork’ta, Paris’te, Londra’da oluyor. İslam dünyasında yüz binleri, on binleri sokağa döküyor, yönetimleri tehdit ediyor. Bunu uzun süre sürdüremezsiniz. Filistin davası gündemden ikinci plana düşürülmüştü, ama şimdi tekrar Filistin davası birinci planda. Tüm dünya 10 günden fazladır Filistin meselesini konuşuyor. Dolayısıyla bu mesele çözülmek zorunda. Dünya bu şekilde devam edemez. Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi başkenti Kudüs olan egemen, bağımsız ve bütünleşik bir Filistin Devleti kurulmak zorunda. Filistin halkı kendi topraklarına dönüp, kendi topraklarında yaşamak zorunda. Eğer İsrail de orada varlığını devam ettirmek istiyorsa buna mecbur.”
‘İsrail ve Batı yalan pompalıyor’
“Allah’a şükür en azından dünya yüzde 100’ü teşkil eden bir tekelcilikten uzaklaştı, çok kutuplu bir noktaya doğru gitti ve medyada da bu söz konusu. Dünyayı yalanları ile birlikte zehirlemelerine, aldatmalarına ve kandırmalarına müsaade etmeyelim. Bu anlamda da direniş veren medya organları var, onlar onların tezgâhını kısa zamanda bozuyor ve yalancının mumunun yatsıya kadar yandığını da bütün dünyaya göstermiş oluyor.”
