Sivil altyapı saldırılarına ‘baraj patlatma’ da eklendi: Bugüne kadar hangi noktalar hedef alındı?
© Sputnik / Константин Михальчевский
/ Abone ol
24 Şubat 2022’de Rusya’nın Donbass bölgesine başlattığı operasyonun ardından Batı’nın finans ve silah desteğini arkasına alan Ukrayna yönetimi birçok sivil altyapıya saldırının faili olarak gösteriliyor.
ABD ve İngiltere başta olmak üzere Batı ülkelerinin milyarlarca dolarlık finans ve silah desteğini alan Ukrayna yönetimi Rusya’da ve Rus ordusunun kontrol ettiği bölgelerde sivil altyapılara yönelik saldırıların baş faili olarak gösteriliyor. Kuzey Akım doğalgaz boru hatlarına, Kırım Köprüsü’ne, Kremlin’e ve Moskova’daki sivil yerleşimlere yapılan saldırılara Novaya Kahovka barajı da eklendi. Sputnik, 24 Şubat 2022’den bugüne kadar Ukrayna’nın faili olduğu sivil altyapılara saldırıları derledi.
© Sputnik / Командование обороны ДанииKuzey Akım 1
Kuzey Akım 1
© Sputnik / Командование обороны Дании
Kuzey Akım’a ‘su altı’ sabotaj
Rusya’dan Almanya’ya uzanan Kuzey Akım boru hatları Avrupa’nın enerji ihtiyacını karşılamak için önemli bir görev üstleniyordu. Kuzey Akım 2 yaptırımlarla engellense de geleceğe yönelik olarak hazır bir vaziyette bekliyordu.
Ancak 26 Eylül 2022’de toplam 4 koldan oluşan Kuzey Akım 1 ve 2'nin 3 kolunda basıncın düştüğü tespit edildi ve yapılan incelemelerde söz konusu kolların patlama sonucu hasar aldığı belirlendi.
Almanya, İsveç ve Danimarka makamları olayla ilgili ortak soruşturma yürütmeye başladı. Rus makamları ise patlamayı uluslararası terör eylemi olarak tanımladı.
New York Times (NYT) gazetesi, Kuzey Akım doğalgaz boru hatlarının işlevsiz hale gelmesine yol açan sabotajların arkasında Ukrayna yanlısı bir grubun olabileceğini gösteren yeni istihbarat verileri elde edildiğini, 'Rusya izi' bulunmadığını yazdı.
Ukrayna makamları ise patlamalarla alakası olduğunu reddediyor.
ABD'de duayen gazeteci olarak kabul edilen Seymour Hersh, Kuzey Akım doğalgaz boru hatlarına yönelik saldırıların emrini ABD Merkezi Haberalma (CIA) Direktörü Willam Burns'ün verdiğini açıkladı.
CIA Direktörü Willam Burns ve Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan'ın Kuzey Akım doğalgaz boru hatlarına yönelik saldırıyı Ukrayna'nın düzenlemiş olabileceğini dışlamadıkları belirtildi.
Soruşturmalar tek taraflı yürütüldüğü için henüz bir sonuç çıkmadı.
Öte yandan Ukrayna güçleri, 24 Mayıs’ta, İstanbul Boğazı’nın 140 kilometre kuzeydoğusunda üç insansız araçla TürkAkım ve Mavi Akım doğalgaz boru hatlarının güvenliğini sağlamak adına Türkiye’nin münhasır ekonomik bölgesinde bulunan Rus İvan Hurs gemisine de saldırı girişiminde bulundu.
© TelegramKırım Köprüsü'nde patlama
Kırım Köprüsü'nde patlama
© Telegram
Kırım Köprüsü’nde bomba yüklü kamyon patlatıldı
2014 yılında halkın büyük bir kısmının katılımıyla gerçekleşen referandum sonrasında Rusya topraklarına katılan Kırım, Ukrayna’nın en önemli hedefleri arasında bulunuyor.
Bu kapsamda, Rusya ve Kırım’ı birbirine bağlayan Kerç Boğazı üzerinden geçen Kırım Köprüsü de 8 Ekim 2022 bomba yüklü kamyonla hedef alındı. Patlama sonucu köprünün bir kısmı çöktü, birkaç hafta içinde onarılarak yeniden hizmete girdi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, olayı 'terör eylemi' olarak nitelendirdi.
Ukrayna Güvenlik Servisi (SBU) Başkanı Vasiliy Malyuk, 2022 sonbaharında Kırım Köprüsüne yönelik terör saldırısıyla ilgili ‘geçişi kesilmesi gereken lojistik yol’ yorumunda bulunarak, saldırının arkasında Kiev'in olduğunu dolaylı olarak kabul etti.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova ise olayla ilgili yaptığı açıklamada “Kiev rejiminin sivil altyapının yıkımına tepkisi, onun terörist doğasını kanıtlıyor" ifadelerini kullandı.
Kırım Parlamentosu Başkanı Vladimir Konstantinov da “Ukraynalı vandallar kanlı elleriyle Kırım Köprüsüne ulaşmayı başardı. Şimdi gurur duyacakları bir şey var artık; 23 yıllık yönetimleri boyunca Kırım'da dikkate değer bir şey inşa edemediler, ancak Rus köprüsünün tuvaline zarar vermeyi başardılar. Kiev rejiminin ve Ukrayna devletinin özü budur. Yapabildikleri tek şey ölüm ve yıkım” ifadelerini kullandı.
Ukrayna Devlet Başkanlığı Ofisi Başkan Yardımcısı Mihail Podolyak ise Kırım Köprüsü’ndeki patlama için “Yasadışı olan herşey imha edilmeli. ‘Kırım. Köprü. Başlangıç” ifadesini kullandı. Bu açıklama da saldırıdaki Ukrayna parmağını işaret ediyor.
© AFP 2023 / NATALIA KOLESNIKOVAKremlin- İHA
Kremlin- İHA
© AFP 2023 / NATALIA KOLESNIKOVA
Rusya’nın yönetim merkezi Kremlin hedef alındı
Moskova’da bulunan Kremlin de 3 Mayıs’ta dronelarla hedef alındı. İki drone, Rusya başkanının resmi konutu olarak hizmet veren, Moskova şehrinin ikonik simgelerinden Kremlin'e yaklaştı. Yaklaşan insansız hava araçları, elektronik harp ekipmanı kullanarak tehdidi durdurmak ve etkisiz hale getirmek için hemen harekete geçen Rus güvenlik personeli tarafından tespit edildi. Sonuç olarak, her iki İHA da düşürüldü ve enkazı Kremlin'in arazisine dağıldı. Kremlin basın servisi, bu saldırıda herhangi bir yaralanma veya 'maddi hasar' meydana gelmediğini bildirdi.
Kremlin basın servisi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in saldırı sırasında Kremlin'de bulunmadığını ve görevlerini normal şekilde yerine getirmeye devam ettiğini açıkladı.
Kremlin, 3 Mayıs'ta yaptığı açıklamada, bu olayı 'planlı bir terör eylemi ve Putin'e yönelik bir suikast girişimi' olarak nitelendirdi.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, arkasında hangi birim bulunursa bulunsun Kremlin'e yönelik saldırının Kiev tarafından gerçekleştirildiğini bildiklerini söyledi. Rusya'nın saldırıdan hemen sonra arkasında Ukrayna'nın olduğunu açıkladığını anımsatan Peskov, "Bunun ardında Kiev rejiminin hangi biriminin olduğu büyük bir fark yaratmaz. Saldırının arkasında Kiev rejimi var ve biz bunu biliyoruz" dedi.
Peskov, insansız hava araçlarıyla (İHA) Kremlin’e düzenlenen saldırının terör eylemi olduğunu ve Ukrayna’nın bu saldırıyla terörizmi destekleyen devletler arasına girdiğini belirtti.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da saldırı girişiminin savaş sebebi (casus belli) sayılıp sayılmayacağının sorulması üzerine, Rusya'nın buna savaş sebebi olup olmadığına bakmaksızın eylemlerle yanıt vereceğini söyledi.
Kiev ve Washington'dan gelen, saldırıda parmakları bulunmadığına dair açıklamaları inandırıcı bulmadıklarını kaydeden Lavrov, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'in Ukrayna'ya kendi egemenliğini korumak için uygulayacağı metotları dikte etmeyecekleri yönündeki açıklamasına dikkat çekerek "Sanırım bu her şeyi anlatıyor" dedi.
Moskova- İHA
© Sputnik / Алексей Никольский
/ Moskova’da sivillerin yaşadığı binalara saldırı
30 Mayıs’ta Rusya’nın başkenti Moskova’da insansız hava araçları apartmanlara saldırdı, binalarda küçük tahribatlar oluştu.
Rusya Savunma Bakanlığı, Moskova’daki konutlara yönelik saldırıyı Ukrayna hükümetinin gerçekleştirdiği açıklamasını yaptı. Savunma Bakanlığı yetkilileri, saldırı sırasında sekiz insansız hava aracının kullanıldığını, söz konusu araçlardan her birinin düşürüldüğünü kaydetti.
Rus Savunma Bakanlığı yetkilileri, terör eylemi olarak tanımladıkları saldırı sırasında Ukrayna tarafına ait insansız hava araçlarından üçüne elektronik harp sistemleri ile müdahale edildiğini, bunun sonucunda araçların kontrollerini kaybettiklerini ve belirledikleri hedeflere ulaşamadıklarını belirtti.
Yetkililer, geri kalan insansız hava araçlarının ise Moskova’nın hemen dışında konuşlu olan Pantsir hava savunma sistemi ile vurulduklarını kaydetti.
Rusya Devlet Başkanı Putin de Ukrayna tarafının başkent Moskova’daki konutlara insansız hava araçları ile saldırı düzenlemesine ilişkin değerlendirmesinde de, saldırılar karşısında Rus hava savunma sistemlerinin kendilerinden bekleneceği gibi çalıştığını, ancak hala üstünde çalışılması gereken bazı hususlar olduğunu söyledi. Putin konuşmasına şöyle devam etti:
“(Ukrayna’nın bu tip saldırıları karşısında) Rusya’yı karşı saldırı düzenlemeye, kendisine düzenlenen saldırının aynısını düzenlemeye yöneltecek bu provokatif girişimler konusunda endişeliyiz, Ukrayna vatandaşları bunu anlamalı. Fakat biz ne dersek diyelim, bunun suçlusunu Rusya’da arayacaklar, ancak bilmeliler ki biz Ukraynalı kodamanların kullandıkları bu yöntemleri kullanmıyoruz.”
© Sputnik / Konstantin Mikhalchevsky / Multimedya arşivine gidinZaporojye Nükleer Santrali Rusya güçlerinin kontrolünde
Zaporojye Nükleer Santrali Rusya güçlerinin kontrolünde
© Sputnik / Konstantin Mikhalchevsky
/ Zaporojye Nükleer Güç Santrali’ne sabotaj
Mayıs ayında ise Zaporojye Nükleer Güç Santrali'ne (NGS) dışarıdan elektrik temin eden yüksek gerilim hattı devre dışı kaldı ve santralde dizel jeneratörler devreye girdi. Zaporojye yetkilisi Rogov, olayın ardında Kiev'in olduğunu belirtti.
Dinyeper Nehri'nin sol kıyısında bulunan Zaporojye NGS, güç ünitelerinin sayısı ve kurulu güç kapasitesi bakımından Avrupa'nın en büyük nükleer santrali durumunda. Daha önce Rusya ve müttefikleri tarafından askeri anlamda kontrol altına alınan Zaporojye NGS'nin yönetimi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in imzaladığı kararnameyle Rusya'ya geçmişti.
Santral, Mart 2022'den bu yana Rus güçlerinin koruması altında bulunurken Ukrayna tarafı UAEA temsilcilerinin varlığına rağmen santrale ve çevresindeki yerleşimlere yönelik saldırılarına devam ediyor.
© Sputnikİnfografik Kahovka hidroelektrik santralinin yıkılması
İnfografik Kahovka hidroelektrik santralinin yıkılması
© Sputnik
Son eylem: Novaya Kahovka barajı patlatıldı
Dinyeper Nehri üzerinde bulunan Kahovka Hidroelektrik Santrali 6 Haziran sabahı gerçekleşen saldırıda ağır bir hasar aldı. Santralin yapıları arasında yer alan Novaya Kahovka barajı yıkılırken kontrolsüz şekilde akan sular büyük çağlı su baskınlarına, Dinyeper Nehri'nin her iki yakasında elektrik ve su kesintilerine yol açtı. Herson’da acil durum ilan edildi.
Baraja düzenlenen saldırı, Ukrayna güçlerinin Rusya topraklarına karşı saldırıya geçtiği bir döneme denk geliyor. Ancak Ukrayna, baraja kendisinin saldırı düzenlediğini reddediyor.
Dinyeper Nehri üstünde yer alan ve kısmen beton kısmen de topraktan yapılan Novaya Kahovka Hidroelektrik Santrali, Sovyetler döneminde 1956’da inşa edildi.
Santral ve bünyesindeki baraj, elektrik üretiminin yanı sıra, 2 bin 150+ kilometrekarelik, 240 km uzunluğunda, 18.2 milyar metreküp tatlı su içeren devasa bir havuz olan Kahovka Baraj Gölü'nün de ortaya çıkmasına hizmet etti. Bu baraj gölü, Herson, Zaporojye ve Dnepropetrovsk bölgelerini besliyor, Dinyeper boyunca su akışını düzenliyor, taşkınları önlüyor ve Kuzey Kırım, Kahovka ve Dinyeper-Krivoy Rog kanallarına tatlı su sağlıyor. Buna ek olarak yerel madenleri, fabrikaları ve yerleşim yerlerini besliyor, çiftçilik için su sağlıyor ve en önemlisi de Zaporojye Nükleer Santrali'nin soğutulması için kullanılan suyun tedarikini sağlıyor.
Rus ordusu, Kahovka Hidroelektrik Santrali'ni 24 Şubat 2022'de özel askeri harekata başladığı gün kontrolü altına alarak bu tesisin ne kadar önem taşıdığına vurgu yaptı. Rusya, kısmen Ukrayna güçlerinin Kahovka Hidroelektrik Santrali'nin barajını yıkma olasılığına ilişkin endişeler nedeniyle Ekim 2022'de Dinyeper Nehri'nin sağ yakasındaki sivilleri ve askerleri tahliye etmek için harekete geçti.
© AFP 2023 / ALEKSEY FILIPPOVKahovka Barajı
Kahovka Barajı
© AFP 2023 / ALEKSEY FILIPPOV
Aynı ay içinde Rusya, BM Güvenlik Konseyi'nde tesisin çevresindeki durumla ilgili bir mektup dağıttı ve Rus Daimi Temsilci Vasiliy Nebenzya, Kiev'i 5 ay boyunca günde yaklaşık 120 füze ve mermi kullanarak Novaya Kahovka'nın bombalanmasını içeren korkunç bir provokasyon düzenlemekle suçladı.
Nebenzya'nın uyarıları görmezden gelindi ve aradan yedi ay geçti, bugüne gelindi. Ancak Moskova'nın endişelerini hatırlamak veya dikkate almak yerine Batı medyasının büyük bölümü, beklendiği gibi, sivil altyapıya yönelik bu son terör eyleminden Rusya'yı sorumlu tuttu.
© İHAAleksandr Dugin, kızı Dugina
Aleksandr Dugin, kızı Dugina
© İHA
Ünlü isimlere suikastlar düzenlendi
Ukrayna istihbarat birimlerinin faili olduğu bir dizi de suikast işlendi.
Ünlü Rus siyaset uzmanı Aleksandr Dugin'in kızı Daria Dugina’nın içinde bulunduğu araç 21 Ağustos 2022’de patlatıldı. Daria Dugina, Temmuz ayında İngiltere yaptırım listelerine dahil edilmişti. Dugin'in kendisi ise 2014 ve 2015'te AB, ABD ve Kanada tarafından yaptırıma uğramıştı. Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB), Dugina'ya düzenlenen suikastin arkasında Ukrayna istihbaratının bulunduğunu ve Ukrayna vatandaşı Natalya Vovk tarafından gerçekleştirildiğini açıkladı.
2 Nisan’da ise Rusya'nın kuzeybatısındaki St. Petersburg kentinde bulunan bir kafede patlama meydana geldi. Patlama sonucu ünlü blog yazarı ve savaş muhabiri Vladlen Tatarskiy hayatını kaybetti. Kremlin Sözcüsü Peskov, gerçek ismi Maksim Fomin olan askeri blog yazarı Vladlen Tatarskiy’in ölümünün ardında kimin olduğuna ilişkin, “Kiev rejimi, terör eylemlerini destekleyen bir rejim. Darya Dugina’nın öldürülmesinin ardında da bu rejim bulunuyordu. Fomin’in (Tatarskiy) ölümüne neden olan terör eyleminin ardında da pekala Kiev rejimi bulunuyor olabilir” dedi. Rusya Soruşturma Komitesi de Tatarskiy’in ölümüyle ilgili suçlamayı ‘terör eylemi’ olarak sınıflandırdı.
27 Mart'ta Mariupol kentinde İl Emniyet Müdürlüğü amiri Mihail Moskvin'e suikastdüzenlendi. Moskvin'in patlama sırasında aracın birkaç metre ötesinde bulunduğu, patlamadan sağ kurtulduğu ancak yaralandığı öğrenildi.
Mart ayında Moldova'dan tek taraflı olarak bağımsızlığını ilan eden ve Rus barış gücü birliklerinin konuşlu olduğu Transdinyester bölgesinin lideri Vadim Krasnoselskiy'e yönelik suikast girişimi engellendi.
Aralık 2022’de Herson Vali Yardımcısı Vitaliy Bulyuk’a yönelik suikast girişiminin gerçekleştirildiği, yetkilinin bu saldırıdan hafif yaralanarak kurtulduğu belirtildi.
Mayıs ayında ise Rus yazar Zahar Prilepin’e yönelik bombalı saldırının zanlısı Aleksandr Permyakov ise sorgu sırasında, Ukrayna gizli servisinden aldığı talimatlara göre hareket ettiğini itiraf etti.