https://anlatilaninotesi.com.tr/20230510/evlat-edindigi-kizini-depremde-kaybetti-arabasindan-sac-topladim-1070889604.html
Evlat edindiği kızını depremde kaybetti: 'Arabasından saç topladım'
Evlat edindiği kızını depremde kaybetti: 'Arabasından saç topladım'
Sputnik Türkiye
Depreme Antakya’da yakalanan Meral Bozkır Laleci'nin babası, kızının cenazesi için delil olarak verdiği saçının da kaybedildiğini açıkladı ve 10.05.2023, Sputnik Türkiye
2023-05-10T12:52+0300
2023-05-10T12:52+0300
2023-05-10T12:52+0300
6 şubat 2023 kahramanmaraş depremi
deprem
hatay
dna
evlat edinme
evlatlık
baba
adli tıp kurumu
antakya
afad
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e7/04/0e/1069668474_0:0:865:486_1920x0_80_0_0_8a3856f45d6e90a27bc07bcdb72b72ce.jpg
Kahramanmaraş merkezli depremlerden en çok etkilenen şehirlerden biri olan Hatay Antakya’da yaşayan Mehmet Hayrettin Bozkır, evlat edindiği kızını depremde kaybetti. 30 yaşındaki kızı Meral Bozkır Laleci’yi depremde kaybeden baba, Cumhuriyet’ten Sena Tufan'a süreci anlattı.Baba, kızının cenazesinin bulunması için delil olarak verdiği saç örneğinin de kaybedildiğini söyledi. Yaşadıklarını Cumhuriyet’e anlatan Mehmet Hayrettin Bozkır, depremin yaşandığı sırada evli olan kızının Antakya’daki evinde olduğunu, kendisinin de eşiyle birlikte 1 kilometre uzaktaki evlerinde oluduğunu söyledi.'Çıplak ayakla 5 saatte ulaştık'Bozkır, “Depremde benim evim de çöktü. Biz eşimle birlikte 5 saniyeyle kurtulduk. Dışarıya çıktıktan hemen sonra binamız çöktü. Hemen koşup kızımıza bakmak istedik. Bir kilometre mesafedeki evine 5 saatte yalın ayak, pijamalarımızla yürüyerek gittik. Enkazdan sesimi duyan damadımla konuştum. Meral’i sordum, ‘Yaşıyor mu?’ dedim. Damadım, ‘Baba, maalesef. Sanırım üzerine kolon düştü. Meral bana ‘Hayallerimizi gerçekleştir’ diye söz verdirdi. Sonra da konuşmadı’ dedi” şeklinde konuştu.‘Farkına varamadık'Kendi olanaklarıyla kızının cenazesini çıkarmak istediklerini ancak yardım bulamadıklarını anlatan Bozkır, “Kızımı çıkarmak için bir yardım bulabileceğimi sandım ancak o an Antakya’daki yıkımın farkına varamadık. Dünürüm kendi olanaklarıyla damadımı çıkarıp hastaneye götürdü. Sonrasında kızımla aynı binada oturan ve dört evladını kaybeden komşusu, kendi çocuklarını ararken kızımı bulmuş. Enkazın dışına çıkarıp battaniyeye sarmış. Sabaha kadar yavrum orada kalmış. Sabah bir AFAD görevlisi ve ambulans kızımı alıp götürmüş, bundan sonrası yok” diye konuştu.‘DNA örneği ortada yok'Cenazelerinin kaybolması üzerine başvurular yaptıklarını ancak bir sonuç alamadıklarını belirten baba sözlerini şöyle sürdürdü:
hatay
antakya
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
2023
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
SON HABERLER
tr_TR
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e7/04/0e/1069668474_108:0:756:486_1920x0_80_0_0_9d6a23cd9141650d7cbf2b689ed0afcb.jpgSputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
deprem, hatay, dna, evlat edinme, evlatlık, baba, adli tıp kurumu, antakya, afad
deprem, hatay, dna, evlat edinme, evlatlık, baba, adli tıp kurumu, antakya, afad
Evlat edindiği kızını depremde kaybetti: 'Arabasından saç topladım'
Depreme Antakya’da yakalanan Meral Bozkır Laleci'nin babası, kızının cenazesi için delil olarak verdiği saçının da kaybedildiğini açıkladı ve
Kahramanmaraş merkezli depremlerden en çok etkilenen şehirlerden biri olan Hatay Antakya’da yaşayan Mehmet Hayrettin Bozkır, evlat edindiği kızını depremde kaybetti.
30 yaşındaki kızı Meral Bozkır Laleci’yi depremde kaybeden baba,
Cumhuriyet’ten Sena Tufan'a süreci anlattı.
Baba, kızının cenazesinin bulunması için delil olarak verdiği saç örneğinin de kaybedildiğini söyledi. Yaşadıklarını Cumhuriyet’e anlatan Mehmet Hayrettin Bozkır, depremin yaşandığı sırada evli olan kızının Antakya’daki evinde olduğunu, kendisinin de eşiyle birlikte 1 kilometre uzaktaki evlerinde oluduğunu söyledi.
'Çıplak ayakla 5 saatte ulaştık'
Bozkır, “Depremde benim evim de çöktü. Biz eşimle birlikte 5 saniyeyle kurtulduk. Dışarıya çıktıktan hemen sonra binamız çöktü. Hemen koşup kızımıza bakmak istedik. Bir kilometre mesafedeki evine 5 saatte yalın ayak, pijamalarımızla yürüyerek gittik. Enkazdan sesimi duyan damadımla konuştum. Meral’i sordum, ‘Yaşıyor mu?’ dedim. Damadım, ‘Baba, maalesef. Sanırım üzerine kolon düştü. Meral bana ‘Hayallerimizi gerçekleştir’ diye söz verdirdi. Sonra da konuşmadı’ dedi” şeklinde konuştu.
Kendi olanaklarıyla kızının cenazesini çıkarmak istediklerini ancak yardım bulamadıklarını anlatan Bozkır, “Kızımı çıkarmak için bir yardım bulabileceğimi sandım ancak o an Antakya’daki yıkımın farkına varamadık. Dünürüm kendi olanaklarıyla damadımı çıkarıp hastaneye götürdü. Sonrasında kızımla aynı binada oturan ve dört evladını kaybeden komşusu, kendi çocuklarını ararken kızımı bulmuş. Enkazın dışına çıkarıp battaniyeye sarmış. Sabaha kadar yavrum orada kalmış. Sabah bir AFAD görevlisi ve ambulans kızımı alıp götürmüş, bundan sonrası yok” diye konuştu.
Cenazelerinin kaybolması üzerine başvurular yaptıklarını ancak bir sonuç alamadıklarını belirten baba sözlerini şöyle sürdürdü:
“Aranabilecek her yere gittik, bizimle ilgilenecek kimseyi bulamadık. Hâlâ bir muhattabımız yok. Günlerce resimlere baktık. Hiçbir sonuç çıkmadı. Kızımızın biyolojik anne ve babası olmadığımız için DNA testi veremiyoruz. Bu yüzden kızımın arabasını bulup arabasından saç tellerini topladık. Görevlilere durumu anlattık. Topladığımız saçları Trabzon Adli Tıp Kurumu’na göndermemizi söylediler, gönderdik. Oradan raporu aldık, Antakya’daki savcıya teslim ettik. Hatay’a Diyarbakır Adli Tıp Kurumu başkanı bakıyormuş. Oranın adli tıp kurumu başkanı, oluşturulan DNA profilini kabul etmemiş. Annesi, kızımız 14 yaşındayken saçlarını kesip bir albümün içinde saklamıştı. Aklımıza bu gelince, kepçe operatöründen rica ederek evimizin enkazında 12 saat boyunca albümü aradık, kızımın saçlarının olduğu albümü bulduk. Ertesi gün savcıya saçları götürdük, saçlar delil torbasına konuldu. Teslim tutanağı tutuldu. Aradan 10 gün geçti, haber gelmedi. Öğrendik ki savcı saçları kaybetmiş. Bir açıklaması da yok. Personel almış, nereye koyduğunu bilmiyormuş, biraz beklemeliymişiz. O günden bu yana hiç kimse bizi aramadı.”