00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
HABERLER
07:00
7 dk
HABERLER
09:00
6 dk
HABERLER
11:00
5 dk
DÜNYA HABERİ
11:07
13 dk
PARANIN HAREKETİ
11:21
16 dk
HABERLER
12:00
6 dk
HABER MASASI
13:30
35 dk
HABERLER
15:00
5 dk
HABERLER
16:00
5 dk
HABERLER
17:30
4 dk
HABERLER
19:00
5 dk
ARAMIZDAN AYRILANLAR
20:30
15 dk
HABERLER
07:00
5 dk
HABERLER
09:00
6 dk
HABERLER
11:00
4 dk
HABERLER
12:01
5 dk
YAPAY ZEKA GÜNLÜĞÜ
14:05
54 dk
HABERLER
16:00
5 dk
HABERLER
17:30
3 dk
HABERLER
19:00
14 dk
DünBugün
Geri dön
Adana107.4
Adana107.4
Ankara96.2
Antalya104.8
Bursa101.4
Çanakkale107.2
Diyarbakır89.6
Gaziantep104.3
Hatay106.1
İstanbul97.8
İzmir91.0
Kahramanmaraş92.3
Kayseri105.5
Kocaeli90.2
Konya88.6
Malatya106.0
Manisa101.0
Mardin92.2
Ordu99.6
Sakarya90.2
Samsun107.7
Sivas104.2
Şanlıurfa95.3
Trabzon102.4
Van88.0
 - Sputnik Türkiye, 1920, 06.02.2023
6 Şubat 2023 Kahramanmaraş Depremi
6 Şubat’ta biri 7.7 diğeri 7.6 büyüklüğünde Kahramanmaraş merkezli iki deprem, Türkiye’nin on şehrini vurdu. Deprem çok büyük can kaybı ve yıkıma yol açarken, Türkiye'de milli yas ilan edildi.

Evlat edindiği kızını depremde kaybetti: 'Arabasından saç topladım'

© AA Antakya ilçesi Güzelburç Mahallesi'ndeki '600 Evler Sitesi'
 Antakya ilçesi Güzelburç Mahallesi'ndeki '600 Evler Sitesi' - Sputnik Türkiye, 1920, 10.05.2023
Abone ol
Depreme Antakya’da yakalanan Meral Bozkır Laleci'nin babası, kızının cenazesi için delil olarak verdiği saçının da kaybedildiğini açıkladı ve
Kahramanmaraş merkezli depremlerden en çok etkilenen şehirlerden biri olan Hatay Antakya’da yaşayan Mehmet Hayrettin Bozkır, evlat edindiği kızını depremde kaybetti.
30 yaşındaki kızı Meral Bozkır Laleci’yi depremde kaybeden baba, Cumhuriyet’ten Sena Tufan'a süreci anlattı.
Baba, kızının cenazesinin bulunması için delil olarak verdiği saç örneğinin de kaybedildiğini söyledi. Yaşadıklarını Cumhuriyet’e anlatan Mehmet Hayrettin Bozkır, depremin yaşandığı sırada evli olan kızının Antakya’daki evinde olduğunu, kendisinin de eşiyle birlikte 1 kilometre uzaktaki evlerinde oluduğunu söyledi.

'Çıplak ayakla 5 saatte ulaştık'

Bozkır, “Depremde benim evim de çöktü. Biz eşimle birlikte 5 saniyeyle kurtulduk. Dışarıya çıktıktan hemen sonra binamız çöktü. Hemen koşup kızımıza bakmak istedik. Bir kilometre mesafedeki evine 5 saatte yalın ayak, pijamalarımızla yürüyerek gittik. Enkazdan sesimi duyan damadımla konuştum. Meral’i sordum, ‘Yaşıyor mu?’ dedim. Damadım, ‘Baba, maalesef. Sanırım üzerine kolon düştü. Meral bana ‘Hayallerimizi gerçekleştir’ diye söz verdirdi. Sonra da konuşmadı’ dedi” şeklinde konuştu.

‘Farkına varamadık'

Kendi olanaklarıyla kızının cenazesini çıkarmak istediklerini ancak yardım bulamadıklarını anlatan Bozkır, “Kızımı çıkarmak için bir yardım bulabileceğimi sandım ancak o an Antakya’daki yıkımın farkına varamadık. Dünürüm kendi olanaklarıyla damadımı çıkarıp hastaneye götürdü. Sonrasında kızımla aynı binada oturan ve dört evladını kaybeden komşusu, kendi çocuklarını ararken kızımı bulmuş. Enkazın dışına çıkarıp battaniyeye sarmış. Sabaha kadar yavrum orada kalmış. Sabah bir AFAD görevlisi ve ambulans kızımı alıp götürmüş, bundan sonrası yok” diye konuştu.

‘DNA örneği ortada yok'

Cenazelerinin kaybolması üzerine başvurular yaptıklarını ancak bir sonuç alamadıklarını belirten baba sözlerini şöyle sürdürdü:

“Aranabilecek her yere gittik, bizimle ilgilenecek kimseyi bulamadık. Hâlâ bir muhattabımız yok. Günlerce resimlere baktık. Hiçbir sonuç çıkmadı. Kızımızın biyolojik anne ve babası olmadığımız için DNA testi veremiyoruz. Bu yüzden kızımın arabasını bulup arabasından saç tellerini topladık. Görevlilere durumu anlattık. Topladığımız saçları Trabzon Adli Tıp Kurumu’na göndermemizi söylediler, gönderdik. Oradan raporu aldık, Antakya’daki savcıya teslim ettik. Hatay’a Diyarbakır Adli Tıp Kurumu başkanı bakıyormuş. Oranın adli tıp kurumu başkanı, oluşturulan DNA profilini kabul etmemiş. Annesi, kızımız 14 yaşındayken saçlarını kesip bir albümün içinde saklamıştı. Aklımıza bu gelince, kepçe operatöründen rica ederek evimizin enkazında 12 saat boyunca albümü aradık, kızımın saçlarının olduğu albümü bulduk. Ertesi gün savcıya saçları götürdük, saçlar delil torbasına konuldu. Teslim tutanağı tutuldu. Aradan 10 gün geçti, haber gelmedi. Öğrendik ki savcı saçları kaybetmiş. Bir açıklaması da yok. Personel almış, nereye koyduğunu bilmiyormuş, biraz beklemeliymişiz. O günden bu yana hiç kimse bizi aramadı.”

Haber akışı
0
Tartışmaya katılmak için
giriş yapın ya da kayıt olun
loader
Sohbetler
Заголовок открываемого материала