https://anlatilaninotesi.com.tr/20230307/siyaset-bilimci-prof-somer-kutuplasma-tum-secimleri-halkoylamasi-haline-getiriyor-1068028423.html
Siyaset Bilimci Prof. Somer: ’Kutuplaşma, tüm seçimleri halkoylaması haline getiriyor’
Siyaset Bilimci Prof. Somer: ’Kutuplaşma, tüm seçimleri halkoylaması haline getiriyor’
Sputnik Türkiye
Radyo Sputnik’te Enver Aysever ile Yolcu Yolunda Gerek programında seçim süreci masaya yatırıldı. Programa konuk olan Prof. Murat Somer, ’Kutuplaşma ve... 07.03.2023, Sputnik Türkiye
2023-03-07T21:50+0300
2023-03-07T21:50+0300
2023-03-09T12:26+0300
yolcu yolunda gerek
radyo
politika
siyaset
murat somer
seçimler
genel seçimler
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e7/03/09/1068028169_0:0:711:400_1920x0_80_0_0_46f57429b15837a6ccef6d7b04db2ff7.jpg
Siyaset Bilimci Prof. Somer: ’Kutuplaşma, tüm seçimleri halkoylaması haline getiriyor’
Sputnik Türkiye
Siyaset Bilimci Prof. Somer: ’Kutuplaşma, tüm seçimleri halkoylaması haline getiriyor’
Radyo Sputnik’te Enver Aysever’le Yolcu Yolunda Gerek programının konuğu Siyaset Bilimci Prof. Murat Somer oldu. Prof. Somer, Türkiye’deki siyasi iklimi ve seçimle gelen tartışmalara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.Prof. Murat Somer: Gerçeklik üzerindeki ortaklığımızı büyük ölçüde yitirdikProf. Murat Somer, Türkiye’yi ‘gündemin en zor olduğu ülkelerden biri’ olarak tanımladı. ‘Uzun zamandır yaşanan bir otoriterleşme var’ diyen Somer’e göre halk gerçeklik üzerindeki ortaklığını büyük ölçüde yitirdi:‘Karşılaştırması kolay değil, benzer çok az ülke vardır bu kadar zor gündemlerin olduğu. Zaten uzun zamandır yaşadığımız bir otoriterleşme var. Geçmiştekilerden farklı, bu yavaş yavaş oldu. Hakikat ötesi söylemlerin, siyasetin aktif biçimde propaganda makinası olarak kullanıldığı bir otoriterleşme yaşadık. Gerçeklik üzerindeki ortaklığımızı yitirdik büyük ölçüde. Gerçeklik olur ama o konuda görüşlerimiz, tercihlerimiz ayrılabilir. Bu daha farklı bir durum. Gerçekliğin ne olduğu üzerinde hiç anlaşamadığımız, bölünmüş bir toplum hâline geldik. Bu toplumun ruh hâli açısından da önemli. Deprem de hepimizi çok sarstı. Bunun bir yandan da siyasal açıdan, özellikle demokrasi açısından geldiğimiz nokta ile depremde yaşadıklarımız arasında bir kader birliği var. Toplumsal deprem ve doğal deprem iç içe geçti diyebiliriz. Kentlerimiz gibi, siyasal yönetim biçimimizi de iyi şekilde inşa etmemiz gerekiyor. Devletimizi yeniden daha iyi, daha şeffaf, daha demokratik, daha insana hizmet eden şekilde inşa edemezsek, şehirlerimizi de inşa edemeyeceğiz.’’Kutuplaşma ve otoriterleşme, tüm seçimleri halkoylaması hâline getiriyor’‘Her seçimde rejim değişikliği tartışması yaşanıyor, bunu nasıl yorumluyorsunuz’ sorusuna da yanıt veren Somer, Türkiye’de demokrasi ve anayasanın askıya alındığı görüşünde. Somer’e göre bu sadece Türkiye’de olmuyor fakat oluşan iklim nedeniyle her seçimde bir rejim tartışması yaşanıyor, kutuplaşma had safhada ve bu nedenle her seçim bir halkoylaması niteliği taşıyor:‘Bence demokrasi ve anayasa bu ülkede askıya alındı. Bu sadece Türkiye’de oluyor diye düşünmek bize yardımcı olmaz ama. Olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Bu daha önce başka ülkelerde de yaşandı. İki sorun var. Birincisi kutuplaşma, bu konuda en yoğun ülkesi Türkiye’dir. Bir de demokratik erozyon dediğimiz otoriterleşme süreci. Bu aslında tüm seçimleri halkoylaması hâline getiriyor. Biz 15 senedir aslında bir rejim tehlikesi yaşıyoruz. Tabii 15 sene önce farklıydı, 10 sene önce farklıydı, 5-6 sene önce farklıydı bu tehlikeler. Bunu görüp engellemek için halkı çağırıp toplumu mobilize edip buna karşı bir direnç yaratmanız lazım. Hem rejim tehlikesi var diyorsunuz hem de seçimlerde gel bana oy ver diyorsunuz insanlara. Rejim yıkıldı, artık demokrasi yok dediğiniz zaman o zaman insanlardan oy isteme meşruiyetiniz de zayıflıyor. Yani muhalefet aslında böyle bir ikilem arasında kalıyor. Ben son 10 senedir muhalefetin yaşadığı bazı zorlukları farklı bir pencereden bakmaya çalışıyorum. Çok tartışmalar oldu örneğin seçimler neden boykot edilmiyor? Bunlar haklı eleştiriler aslında. Çünkü seçimler adil değil diyorsunuz. Öte yandan böyle bir otoriterleşmeyi engellemenin tek yolu da demokrasi.’
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
2023
Enver Aysever
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/102547/47/1025474725_0:0:1000:999_100x100_80_0_0_c7dd406d618ff2bbc5709e8a27ab2ff5.jpg
Enver Aysever
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/102547/47/1025474725_0:0:1000:999_100x100_80_0_0_c7dd406d618ff2bbc5709e8a27ab2ff5.jpg
SON HABERLER
tr_TR
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e7/03/09/1068028169_178:0:711:400_1920x0_80_0_0_b0d69657c584de940f5380abf1878d59.jpgSputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
Enver Aysever
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/102547/47/1025474725_0:0:1000:999_100x100_80_0_0_c7dd406d618ff2bbc5709e8a27ab2ff5.jpg
radyo, politika, siyaset, murat somer, seçimler, genel seçimler, аудио
radyo, politika, siyaset, murat somer, seçimler, genel seçimler, аудио
Siyaset Bilimci Prof. Somer: ’Kutuplaşma, tüm seçimleri halkoylaması haline getiriyor’
21:50 07.03.2023 (güncellendi: 12:26 09.03.2023) Radyo Sputnik’te Enver Aysever ile Yolcu Yolunda Gerek programında seçim süreci masaya yatırıldı. Programa konuk olan Prof. Murat Somer, ’Kutuplaşma ve otoriterleşme, tüm seçimleri halkoylaması hâline getiriyor’ dedi.
Radyo Sputnik’te Enver Aysever’le Yolcu Yolunda Gerek programının konuğu Siyaset Bilimci Prof. Murat Somer oldu. Prof. Somer, Türkiye’deki siyasi iklimi ve seçimle gelen tartışmalara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Prof. Murat Somer: Gerçeklik üzerindeki ortaklığımızı büyük ölçüde yitirdik
Prof. Murat Somer, Türkiye’yi ‘gündemin en zor olduğu ülkelerden biri’ olarak tanımladı. ‘Uzun zamandır yaşanan bir otoriterleşme var’ diyen Somer’e göre halk gerçeklik üzerindeki ortaklığını büyük ölçüde yitirdi:
‘Karşılaştırması kolay değil, benzer çok az ülke vardır bu kadar zor gündemlerin olduğu. Zaten uzun zamandır yaşadığımız bir otoriterleşme var. Geçmiştekilerden farklı, bu yavaş yavaş oldu. Hakikat ötesi söylemlerin, siyasetin aktif biçimde propaganda makinası olarak kullanıldığı bir otoriterleşme yaşadık. Gerçeklik üzerindeki ortaklığımızı yitirdik büyük ölçüde. Gerçeklik olur ama o konuda görüşlerimiz, tercihlerimiz ayrılabilir. Bu daha farklı bir durum. Gerçekliğin ne olduğu üzerinde hiç anlaşamadığımız, bölünmüş bir toplum hâline geldik. Bu toplumun ruh hâli açısından da önemli. Deprem de hepimizi çok sarstı. Bunun bir yandan da siyasal açıdan, özellikle demokrasi açısından geldiğimiz nokta ile depremde yaşadıklarımız arasında bir kader birliği var. Toplumsal deprem ve doğal deprem iç içe geçti diyebiliriz. Kentlerimiz gibi, siyasal yönetim biçimimizi de iyi şekilde inşa etmemiz gerekiyor. Devletimizi yeniden daha iyi, daha şeffaf, daha demokratik, daha insana hizmet eden şekilde inşa edemezsek, şehirlerimizi de inşa edemeyeceğiz.’
’Kutuplaşma ve otoriterleşme, tüm seçimleri halkoylaması hâline getiriyor’
‘Her seçimde rejim değişikliği tartışması yaşanıyor, bunu nasıl yorumluyorsunuz’ sorusuna da yanıt veren Somer, Türkiye’de demokrasi ve anayasanın askıya alındığı görüşünde. Somer’e göre bu sadece Türkiye’de olmuyor fakat oluşan iklim nedeniyle her seçimde bir rejim tartışması yaşanıyor, kutuplaşma had safhada ve bu nedenle her seçim bir halkoylaması niteliği taşıyor:
‘Bence demokrasi ve anayasa bu ülkede askıya alındı. Bu sadece Türkiye’de oluyor diye düşünmek bize yardımcı olmaz ama. Olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Bu daha önce başka ülkelerde de yaşandı. İki sorun var. Birincisi kutuplaşma, bu konuda en yoğun ülkesi Türkiye’dir. Bir de demokratik erozyon dediğimiz otoriterleşme süreci. Bu aslında tüm seçimleri halkoylaması hâline getiriyor. Biz 15 senedir aslında bir rejim tehlikesi yaşıyoruz. Tabii 15 sene önce farklıydı, 10 sene önce farklıydı, 5-6 sene önce farklıydı bu tehlikeler. Bunu görüp engellemek için halkı çağırıp toplumu mobilize edip buna karşı bir direnç yaratmanız lazım. Hem rejim tehlikesi var diyorsunuz hem de seçimlerde gel bana oy ver diyorsunuz insanlara. Rejim yıkıldı, artık demokrasi yok dediğiniz zaman o zaman insanlardan oy isteme meşruiyetiniz de zayıflıyor. Yani muhalefet aslında böyle bir ikilem arasında kalıyor. Ben son 10 senedir muhalefetin yaşadığı bazı zorlukları farklı bir pencereden bakmaya çalışıyorum. Çok tartışmalar oldu örneğin seçimler neden boykot edilmiyor? Bunlar haklı eleştiriler aslında. Çünkü seçimler adil değil diyorsunuz. Öte yandan böyle bir otoriterleşmeyi engellemenin tek yolu da demokrasi.’