Mısır’dan deprem felaketi yaşayan Türkiye’ye dayanışma eli: ‘Normalleşme süreci hız kazanacaktır’
© Fotoğraf : Türkiye Dışişleri BakanlığıMısır Dışişleri Bakanı Semih Şükri, Türkiye'de
© Fotoğraf : Türkiye Dışişleri Bakanlığı
Abone ol
Özel
Mısır Dışişleri Bakanı Semih Şükri’nin, depremler kapsamında gerçekleştirdiği Türkiye ziyareti iki ülkenin ilişkilerinin seyri açısından önem taşıyor. ORSAM’dan Oytun Orhan, “Bu deprem felaketi Türkiye ve Mısır arasındaki normalleşme sürecine daha fazla hız verilmesi açısından da uygun bir ortam yarattı” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye ve Mısır arasındaki ilişkilerde son günlerde buzların eritilmesine yönelik önemli adımlar atılıyor. Katar'da 2022 FIFA Dünya Kupası'nın açılışına katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es Sisi'nin el sıkışması, Mısır'da 3 Temmuz 2013'te Müslüman Kardeşler (İhvan) hükümetinin devrilmesinin ardından bir ilk olmuştu.
6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Mısır Dışişleri Bakanı Semih Şükri’nin bugün gerçekleştirdiği Türkiye ziyareti de uzun zaman sonra bir ilk olarak kayıtlara geçti.
Şükri, depremlerden etkilenen bir başka ülke olan Suriye ziyaretinin ardından Adana’ya indi ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu tarafından karşılandı. İki ismin samimi bir şekilde kucaklaşması da dikkat çekti. Çavuşoğlu ve Şükri buradan Mısır'a ait bir yardım gemisinin ulaştığı Mersin Limanı'na geçti.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, burada yaptığı açıklamada, Mısır’a dayanışmasından dolayı teşekkür ederek "Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkilerin gelişmesi her iki tarafın yararınadır ama sadece her iki ülke için değil, bölgemizin istikrarı, huzuru ve kalkınması için de son derece önemlidir. İlişkilerimizin soğuk olduğu dönemde de sık sık vurguladığım gibi Mısır Akdeniz için, Arap dünyası için, İslam dünyası için, Filistin için, Afrika için, bizler için önemli bir ülkedir. Mısır’ın güçlü olması hepimizin yararınadır. Ben inanıyorum ki ilişkilerimizi çok daha iyi seviyeye getirmek için birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Bugün Kardeşim Şükri’nin burada Türkiye’de olması bizim için son derece önemli ve anlamlıdır. Bu ziyaret için de kendisine çok çok teşekkür etmek istiyorum." dedi.
Mısır Dışişleri Bakanı Şükri ise "Mısır hükümeti ve halkı olarak, Türkiye'nin en kısa zamanda (depremin sonuçlarıyla ilgili) bunların üstesinden geleceğine gönülden inanıyoruz. Mısır her zaman Türkiye'deki kardeşlerinin yanında olacaktır. İlişkilerimizin de bundan sonra en iyi düzeye geleceğine inanıyorum" ifadelerini kullandı.
Mısır’dan deprem sonrası bugüne kadar toplamda bin 200 tonun üzerinde yardım malzemesi gönderildiği ve Mersin Limanı’na bu sabah demir atan El Hürriye isimli ticaret gemisi aracılığıyla 525 tonluk yeni yardım malzemesi Türkiye’ye ulaştırıldığı öğrenildi. Yardımların içeriğinde döşek, çadır, battaniye, yatak, mobil tuvalet ve hijyen malzemesi olduğu ifade ediliyor.
‘Bölgede siyasi sorunlar bir kenara bırakıldı, dayanışma gündeme geldi’
Ortadoğu Araştırmaları Merkezi’nden Oytun Orhan, Mısır Dışişleri Bakanı Şükri’nin Türkiye ziyaretinin ikili ilişkilere ne gibi yansımaları olabileceğini Sputnik’e değerlendirdi.
Bir süredir Ortadoğu genelinde bir normalleşme süreci yaşandığını ifade eden Orhan,
“Aralarında siyasi sorun bulunan ülkeler bunları çözme yoluna gitti. Gerginliğin düştüğü çatışma sahasının sahalarında tarafların vekiller üzerinden rekabet ettiği, çatıştığı ortam giderek yumuşuyor. Buna bağlı olarak Türkiye Mısır arasında da bir normalleşme süreci gündeme geldi. Ancak bu süreç diğer ülkelerle olan normalleşme süreçleri ile kıyaslandığında nispeten daha yavaş ilerliyordu. Buradaki temel belki nedenlerden biri sürecin daha çok kurumlar seviyesinde yürütülmesi ve henüz devlet başkanları seviyesinde bu normalleşme sürecinin sahiplenmemiş olmasıydı. Ama Libya'daki ortak çıkarlar ve iki ülkenin birlikte çalışma zorunluluğu, yine Doğu Akdeniz'deki işbirliği alanları ve genel anlamda Türkiye ve Mısır'ın ekonomik, siyasi, bölgesel güvenlik konularındaki ortak çıkarları ilişkileri normalleştirmeye yönlendiriyordu. Son olarak da Erdoğan ve Sisi’nin Doha’da ayaküstü görüşmesi süreci daha da hızlandıran bir gelişme oldu. Zira bununla birlikte iki ülke artık devlet başkanları seviyesinde de bu normalleşme sürecini sahiplenmiş oldu. Türkiye'de Kahramanmaraş merkezli olarak yaşanan deprem felaketi, bölgede ve bölge ülkeleri arasında siyasi sorunları bir kenara bırakıp insani temelde dayanışma duygusunu gündeme getirdi.”
Sadece Türkiye’nin değil aynı zamanda Suriye’nin de bölgedeki ihtilaflı ilişkilerini depremler kapsamında gerçekleştirilen ziyaretler ile yumuşattığını belirten Orhan, “Bu deprem felaketi Türkiye ve Mısır arasındaki normalleşme sürecine daha fazla hız verilmesi açısından da uygun bir ortam yarattı. Bu ziyaret normalleşme sürecine bir ivme vermesi açısından fırsat yaratacaktır” ifadelerini kullandı.
‘Mısır ve Türkiye deniz yetki sınırları anlaşması imzalayabilir’
Oytun Orhan, Türkiye ve Mısır normalleşmesinin stratejik yansımalarının ise şöyle olabileceğini anlattı:
“İlk ve doğrudan yansımasının Libya üzerinde olacağını düşünüyorum. Libya konusunda iki ülke en aktif ve etkili dış aktör konumunda. Dolayısıyla bu normalleşme süreci Libya da siyasi çözüm ve istikrar konusunda doğrudan olumlu etki yaratacaktır. Bunun yanı sıra tabii Türkiye'nin Körfez ülkeleriyle yaşadığı normalleşme süreci yine Mısır'la normalleşme sürecine olumlu katkı yapacaktır. Tabii Türkiye'nin buradaki beklentilerinden biri de Doğu Akdeniz konusunda Mısır'la Libya ile benzer bir şekilde bir deniz yetki sınırları anlaşması imzalanması konusu. Bu konunun daha yavaş ilerleyeceğini düşünüyorum. Çünkü Türkiye de Mısır'ın ilişkilerinin sorunlu olduğu dönemde Mısır, Güney Kıbrıs ve Yunanistan'la bu konuda yakın bir işbirliği geliştirdi. Dolayısıyla çok kısa bir sürede buna aykırı bir şekilde Türkiye ile birlikte pozisyonu alması çok olası değil. Ama Mısır bu ilişkilerini de gözeterek Türkiye'yle de yine Doğu Akdeniz'de bir deniz yetki sınırları anlaşması imzalanması yoluna gidebilir.”
Mısır ile normalleşme süreci
Arap Baharı döneminde gerilen Türkiye-Mısır ilişkileri 2013 yılında Mısır’daki darbenin ardından karşılıklı büyükelçilerin çekilmesiyle durma noktasına gelmişti. Maslahatgüzar düzeyine inen ilişkilerde 2021 yılından itibaren yeni bir normalleşme dönemi başladı.
Türkiye'nin Mısır’ın talepleri doğrultusunda Müslüman Kardeşler’e bağlı kişiler tarafından işletilen bazı televizyon kanallarının çalışmalarının durdurması bir jest oldu.
Mayıs 2021'de, Mısır ve Türkiye'de iki ülke arasında dışişleri bakan yardımcıları düzeyinde ikili düzeyde ve bölgesel bağlamda ilişkileri normalleştirmek için gerekli adımları görüşmek üzere iki tur keşif görüşmeleri yapıldı. Dışişleri Bakanları telefon diplomasi kurdu. Ancak bu görüşmeler sonuçlanmadı.
Mısır Dışişleri Bakanı Semih Şukri ise Kasım 2022’de Mısır ile Türkiye arasındaki normalleşme görüşmelerinin Ankara'nın Libya politikalarını değiştirmeye dair hiçbir işaret göstermemesi nedeniyle durduğunu söyledi.
Erdoğan-Sisi görüşmesi sürecin üst perdeden yeniden başlamasına vesile olmuştu.