Adalet Bakanı Bozdağ: Delil toplanmadan kaldırılmış tek bir enkaz dahi yok
17:08 20.02.2023 (güncellendi: 17:20 20.02.2023)
© Adalet BakanlığıAdalet Bakanı Bekir Bozdağ
© Adalet Bakanlığı
Abone ol
Adalet Bakanı Bozdağ, Kahramanmaraş merkezli depremlere yönelik, "Delil toplanmadan kaldırılmış tek bir enkaz dahi yoktur. Aksi yöndeki haber ve yorumların büyük bir karalama kampanyası olduğunu bir kez daha buradan ifade etmek isterim" dedi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Diyarbakır'daki Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezi'nde (GAMER), Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından yürütülen çalışmalara ve soruşturmalara ilişkin açıklama yaptı. Diyarbakır'daki çalışmaları yoğun bir gayretle yürüttüklerini aktaran Bozdağ, devletin yanı sıra vatandaşların da olayın ilk anından itibaren seferberliğe katıldığını kaydetti.
Devlet ve milletin el ele olmasının dünyaya büyük bir örnek teşkil ettiğine dikkati çeken Bozdağ, Türkiye'nin geçmiş yıllarda olduğu gibi zor ve dar zamanlarda bir ve beraber olmayı her zaman başardığını, bundan sonra da birliğin korunarak her türlü felaketin üstesinden gelineceğine inandığını söyledi.
Diyarbakır'da yürütülen çalışmalara katkı sağlayan kurumlara ve çalışanlara teşekkürlerini ileten Bozdağ, "Depremden sonra yapılan tespit çerçevesinde Diyarbakır'da 126 binanın yıkıldığını ve buradan 74 binanın acil yıkılacak binalar arasında olduğunu görüyoruz. Bu yıkık binalardan ise içinde insanımızın mukim olduğu 6 bina vardı. Bu binaların enkazları kaldırıldı. Enkaz altında olan her bir vatandaşımıza ulaşıldı. Bunlardan kimisi sağ olarak kurtarıldı, kimilerine maalesef vefat etmiş olarak ulaşıldı. Kimisine de sağ olarak ulaşıldığı halde hastaneye kaldırıldıktan bir süre sonra vefat edenler oldu. Bu kapsamda bakıldığında Diyarbakır'da toplamda 912 yaralımızın bulunduğunu, 414 vefat eden insanımızın bulunduğunu görüyoruz. Vefat edenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabır, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz" dedi.
'Bütün konut stokunu elden geçirerek hasar tespit çalışmalarını tamamlayacağız'
Bakan Bozdağ, Diyarbakır'da kimliklendirme işlemi yapılamayan vatandaşın olmadığını ifade etti.
Vefat eden her bir vatandaşın kendi yakınlarında doğru bilgiler ve tespitler çerçevesinde teslim edildiğini aktaran Bozdağ, defin işlemlerinin tamamlandığını kaydetti.
Depremde yakınının kaybolduğuna dair herhangi bir başvuru olmadığına dile getiren Bozdağ, hasar tespit çalışmalarının da hızla devam ettiğini söyledi.
Hasar tespit çalışmalarının Diyarbakır merkezdeki dört büyük ilçede bina bazında yüzde 57 oranında ve bağımsız bölüm/daire bazında da yüzde 87 oranında tamamlandığını belirten Bozdağ, şöyle devam etti:
"Kısa süre içerisinde Diyarbakır'ın ilçe ve köyleri dahil bütün konut stokunu elden geçirerek hasar tespit çalışmalarını tamamlayacağımızı ifade etmek isterim. Yapılan çalışmalar çerçevesinde şu ana kadar Diyarbakır'da yıkık 126 bina, 599 bağımsız bölüm; acil yıkılacak 74 bina, 519 bölüm; ağır hasarlı 959 bina bağımsız bölüm olarak 7 bin 341 bağımsız bölüm; orta hasarlı 1196 bina ve bağımsız bölüm olarak 12 bin 546 daire; az hasarlı bağımsız bina 12 bin 268, tabii bağımsız bölüm sayısı ise 113 bin 604; hasarsız 31 bin 354 bina ve bağımsız bölüm olarak da 236 bin 97 olduğunu ifade edebiliriz. Şu ana kadar toplamda acil yıkılacak, ağır hasarlı, yıkılmış bina ve bağımsız bölüm sayısına baktığımızda toplamda 1159 bina ve 8 bin 459 bağımsız bölüm olduğunu görüyoruz."
Bakan Bozdağ, 279 komisyon tarafından hızla sürdürülen hasar tespit çalışmalarının yakın zamanda tamamlanacağını kaydetti.
Depremzedelerin barınma ihtiyacına yönelik ihtiyacın da hızla karşılandığına değinen Bozdağ şu ifadeleri kullandı:
"Ancak hasar tespit çalışmalarının ilerlemesi ve bu çerçevede de evleri sağlam çıkan vatandaşlarımızın da evlerine geçmesiyle geçici barınma merkezlerinde barındırdığımız insan sayımızın önemli ölçüde azaldığını ifade etmek isterim. Şu ana kadar yaklaşık 200 binlerden bu rakamın şu anda 10 bin 654'e düştüğünü ifade etmek isterim. Bu rakamın da barınma yerlerine baktığımızda 1850'sini çadır kentlerde ve 4 bin 948'ini de Kredi Yurtlar Kurumumuza ait yurtlarda barındırmaktayız. Barındırma konusunda da önemli ölçüde sorunu Diyarbakır'da aştığımızı ifade etmek isterim. Zira yurt kapasitemiz 6 bin 63 şu ana kadar kullandığımız kapasite 4 bin 948. Buralarda henüz kullanabileceğimiz kapasitemiz olduğunu da ifade etmek isterim. Orta öğretim pansiyonlarıyla ilgili de daha henüz oralarda bir kullanıma girmedik ama ihtiyaç olması halinde buraların da değerlendirmesi yapılacaktır."
'Kamuoyundaki değerlendirmelerin kimi bilgisizlikten kimi de maalesef kötü niyetten kaynaklı'
Bozdağ, soruşturmalara değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bütün illerde olduğu gibi Diyarbakır ilimizde de soruşturmalar büyük bir titizlikle hukuka uygun bir biçimde yürütülmektedir. Her yerdeki soruşturmalar usul ve yasalara uygun yürütülmektedir. Zaman zaman kamuoyunda farklı değerlendirmeler yapılmakta, bunların kimi bilgisizlikten kimi de maalesef kötü niyetten kaynaklıdır. Bilgisizlikten olanlara fazlaca bir şey söylemek istemem, doğrusu söylemeyi de doğru görmem ama gerçekten art niyetle manipüle etmek ve toplumu farklı şekilde algılarla bir tarafa yönetmek isteyenleri bir kez daha kınadığımı ifade etmek isterim. Soruşturmaların nasıl yapılacağı bellidir. Cumhuriyet Başsavcılıklarımız yasalarımızda usul ve esaslara göre bu soruşturmaları titizlikle yürütmektedir. Deprem nedeniyle yıkılan binalarda hayatını kaybeden ve yaralanan vatandaşlarımızın olduğu yerlerde sorumluluğu olduğu değerlendirilen herkesle ve ilgili çalışmaların zaman aldığı büyük bir titizlik içerisinde yürütüldüğünden hiç kimsenin şüphesi olmasın.
Delillerin toplanması konusunda da herhangi bir sorun yaşanmamaktadır. Şu ana kadar deprem yaşanan her yerde deliller kanunlarımıza uygun bir şekilde toplanmaktadır. Bilirkişiler yine usul, yasa ve fenne uygun bir biçimde incelemelerini ve çalışmalarını sürdürmektedir. Delil toplanmadan kaldırılmış tek bir enkaz dahi yoktur. Aksi yöndeki haber ve yorumların büyük bir karalama kampanyası olduğunu bir kez daha buradan ifade etmek isterim.
'Adli Tıp Kurumu uzmanlarımız büyük bir titizlikle çalışmaktadır'
Zira kimliklendirmede sorun yaşanan konularda kimliklendirme maksadıyla DNA raporlarının hazırlanması, yakınlarından alınan referans numunelerle eşleştirilmesi biraz zaman almaktadır ama bu konuda da büyük bir başarı ortaya konulduğunu ifade etmek isterim. Adli Tıp Kurumu uzmanlarımız büyük bir titizlikle çalışmaktadır. Emniyetimizle işbirliği içerisinde bu çalışmaları savcılıklarımızla da koordineli bir şekilde yürütmektedirler.
Biliyoruz ki ölenlerimizi geri getiremeyiz ama kalanlarımızın yaralarını sarmak devletimizin en önemli vazifesidir, öncelikli görevidir. Bundan sonra Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bu vazifeyi de hassasiyetle yerine getireceğinden hiç kimsenin endişe olmamalıdır. Sayın Cumhurbaşkanımız bundan önce depremlerde yaşanmış hangi sözü verdiyse sözlerini bir bir yerine getirdi. Van'daki depremde, Elazığ depreminde, Malatya depreminde, Bingöl depreminde, Tunceli depreminde ve Düzce, İzmir depremlerinde milletimize hangi sözü verdiysek, ne kadar zamanda nasıl yapacağımızı taahhüt ettiysek sözlerimizi aynen tuttuk. Şimdi buralarda da vereceğimiz sözleri aynen tutacak, milletimize taahhüt ettiğimiz her şeyi bir bir yerine getireceğiz. Bunun için de bizim zamana ihtiyacımız var. Sayın Cumhurbaşkanımızın da dediği gibi 1 yıl içerisinde bütün bu sözlerin yerine geldiğine hem Diyarbakırlılar hem deprem yaşayan yerlerdeki vatandaşlarımız hem de aziz Türk milleti şahit olacaktır. Biz bu gayretle bundan sonraki süreçte çalışmalarımızı yürütmeye devam edeceğiz.
Çadır kentte de 2 bin 200 çadır kent planlamıştık ama ihtiyaca göre biz bunu biraz da çadır kentlerin alanını genişleterek 2 bine düşürdük. Bunlar da ayrıca ihtiyaca binaen hazır tutulmaktadır."